0.1 Yoonkook

13.8K 163 124
                                    

Uke Kook x Seme Yoongi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Uke Kook x Seme Yoongi

Boyfriends

Onu izlemeye yetişebilmek için tüm gücümü sarf ederek koşunca nefes nefese kalmıştım; bir elimi kestane rengindeki kapıya yasladım, diğer elimi boğazıma koydum ve içimdeki o tatlı heyecanı dizginlemeye çabaladım.

Her seferinde böyle oluyordum. Bu asla azalmayan heyecanım tüm damarlarımdan şiddetle kalbime akıyor, ensem ve kulaklarım kızarıyordu; hatta öyle kızarıyorlardı ki tenimde mum yakıyorlar gibi hissediyordum. Ve o olmadan hep sakin ve dipte yaşayan ben, o hayatıma girdikten sonra hep zirvede kalmıştım. Asla inemiyordum da oradan. İzin vermiyordu bana.

Kulağıma gelen tınılarla gülümsedim ve kapıyı duyamamaları ihtimaline karşılık -bu oldukça yüksekti- art arda çalmaya başladım.

''Kimsin?'' diye tek elimin yaslandığı kapının ardından seslenildiğimde daha yeni düzene giren soluklarımla ''Jimin.'' demiştim. Sonra Jimin kapıyı açmış, açtığı gibi gözlerini devirmiş ve söylenmişti.

''Bunu yapmaktan asla vazgeçmeyeceksin, değil mi Jungkook?''

Hâlâ kapının tam ortasında durup geçmeme izin vermediğinde dediğini takmayıp ''Çekilsene yer cücesi.'' dedim ağzımın içinden, biraz geveleyerek.

İlk önce duraksadı, kaşlarını çatarak sinirden civciv sarısı, kıvır kıvır saçlarıyla oynamaya başlayarak kapıdan ayrıldı ve klasik köşesine geçti: Taehyung'un içine düşme köşesi.

Sonunda içeri girip kapıyı çarptığımda gözlerim, önüme düşen dağınık kahverengi tutamlarımı umursamadan onu aramaya başladı ve saniyeler içerisinde buldu.

Sanırım, sanırım sevgilim bir Yunan tanrısı.

Öylece ayakta put kesildim. Karşımda alnına terden yapışmış benden daha koyu kahve saçları, boynundaki gül dövmesini gözler önüne sermek için arkaya doğru ritimle sallayan başı, bagetleriyle baterisini her dövdüğünde beyaz teninde oldukça belirginleşen damarları ve damarlarının üstündeki dokuya naif ama sertçe işlenmiş balina dövmesi, sevmelere ve öpmelere doyamadığım ince parmaklarını saran yüzükleri ve çıkardığı seslerden duyduğu hazzı işlemek istercesine hafif aralık gözleri ile Min Yoongi duruyordu. Şu Yunan tanrısı olan sevgilim hani, nefes keseninden.

Birkaç uzun saniyenin ardından gözlerimiz büyük bir çekimle birleşip sadece birbirimize odaklandığımızda daha onu görmeden yanmaya başlayan ve şu an kıpkırmızı olduğunu bildiğim ense ve kulaklarımı her zamanki alışkanlığımla elimle kapatmaya çalıştım. Ensemdeki saçlarımla oynuyor, aramızda oluşan etkiden hem kurtulmak istiyor hem de sonsuza kadar sürsün istiyordum. Sonsuzumuza kadar sürsün ve onun gözlerinde takılayım, hep mutluluktan uçmuş gibi hissedeyim. Aynı ona taktığım lakap gibi: Euphoria.

Oneshots | BTSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin