Dün bütün gün ortalıkta küçüğümü görmemiştim.Zaten görecek halimde yoktu. Bir ara Niall hala yaşıyormuyum diye bakmak için gelmişti. Tabi ben konuşmak istemediğim için uyuma nunarası yapmıştım.
*********
Birazdan konser programı için toplantı yapılacaktı. Telefonda toplantı sonunda gitmemem istenmişti. Bu kez beni ne bekliyordu acaba.
Şuan çocuklarla karşılaşmak istemesemde buna mecburdum. Belki yönetimden birileri şu keyifsiz halimizi görür ve saçma davalarından vazgeçmelerini sağlar. En çokta şuanda Harry ile karşılaşmak istemiyordum. Yüzüne bakmaya cesaretim yoktu. Ne olacaktı ki zaten iki gün önce sevişip şimdi hiçbir şey olmamış gibi gidip naber kanka mı diyecektim. Saçmalığın daniskası bu olurdu. Zaten istesemde böyle göremezdim.
Toplantı salonuna girerken tahmin ettiğim gibi herkes oradaydı. Yine rol yapma sırası gelmiş çatmıştı. Kapıdan girmemle küçüğümle göz göze gelmiştik bile. Bir anlık zaman dilimi gözlerinin dolmasına yetmiş benimde yanıp tutuşmama. Dolan gözlerine sinir yüklemesi yapmaya çalışsada hemen kafasını yere eğdi. Artık gözlerimizin birbirine değmesi bile yasak hale gelecekti. Ne büyük acı ama. Liam ve Niall bana bakarken, Zayn göz ucuyla bile bakmamış hatta yumruğunu sıkıyordu. Çünkü Harry'nin ne hale geldiğini farketmişti. Neyseki her zaman Harry'nin destekçisi olacaklardı. Bu iyiydi.
-" Hadi Louis gel ve otur tur programı açıklanacak birazdan." dedi yönetimden biri. Gidip Harry'nin görüş alanıma girmediği bir yere sıvıştım. Oda da büyük bir sessizlik hakimdi sadece program anlatılıyor ve biz muhteşem beşliden çıt ses çıkmıyordu. Alışılmış şey değildi. Normalde birilerinin masada zıplayıp birilerinin ortalığı karıştırması birilerininse benim sağımda solumda biryerimde olması gerekiyordu. One Direction 'ın geldiği son durum bu mu olmalıydı yani gerçekten harika fikir.
Sonunda toplantı bitmişti. Herkesin çıkmasını bekledim. Çünkü Louis'in hayatı daha bok olmamıştı. Biraz daha bok olması için uğraşacaklardı. Bay Tom geldiğinde elimdeki kalemi çevirmekle meşguldüm.
-" Nasılsın Louis." dedi içeri girer girmez. İstifimi bozmadan gayet ciddi bir ses tonuyla:
-" Bok gibiyim." dedim ve ters ters baktım. Afallasada geçip karşıma oturmuştu.
-" Yapma Louis bunu sizin iyiliğiniz için yapıyorsun. Diğerleri eğer bu yaptığını bilselerdi sana sonsuza dek minnettar kalırlardı." dedi.
-" Eminim bunu çocuklara duyurmama sebebiniz bana minnettar kalmamaları için. " dedim alay edercesine. Yaptıklarında hala mantık aramaya çalışıyorlardı.
-" Evet tam olarak bu olmasada hepiniz için bunu yapacaksın Louis." dedi. Yine emirler başlamıştı işte. Ama bununla kalmayacağı belliydi ve devam etti. Sesi gittikçe yükseliyordu.
-" Daha fazla anti çekmemek için bunu yapacaksın.Katıldığınız canlı yayınlarda larry hikayesinde nasıl kıvrandığınızı, ve diğerlerinin de sizi kurtarmak için şekilden şekile girmemeleri için bunu yapacaksın. Ve bunu yapabilmen için bir tarafın bunu gerçekten bitirmesini istiyorum. Sen böyle devam edeceksin ve Harry'e hiçbir açık vermeden devam edip gerçekten onun seni bitirmesini sağlayacaksın. En garanti yol bu." dedi uzun konuşmasının sonunda ancak nefes alabilmişti. Bense gözlerimden akmak için yarışa girmiş yaşlarla sıktığım elimi masaya vurdum ve bir hışımla ayağa kalktım.
-" Demek en garanti yol bu haa. Bunun sonundaki en garanti yolu sana söyleyeyim budala herif bunun sonunda biten en garanti şey Harry ve ben olacağız, en garanti enkaz bizim olacak ve siz bizi toplayamadığınızda ortada bir ONE DİRECTİON kalmayacak." dedim ve kapıdan çıkmak için bir adım atabilmiştimki :
-" Emin ol Louis fanlarınız sizin acı çekip çekmediğinizle ilgilenmiyorlar. Ve bu Larry davası ortaya çıkarsa milyonlar sizin üzerinize yürürken sizin aşkınızla ilgilenmeyecek. Biraz daha bu saçmalığa devam ederseniz işte o zaman biteceksiniz. Ve bununla ilgisi olmayan diğer grup üyelerinide rezilliğinizle bitireceksiniz." diyebilmişti ki dakikalardır sıktığım yumruğumu yüzüne patlattım. Sendeleyerek geri giderken canının acısıyla bağırdı. Buna aldırmadan :
-" Sen bizim yaşadığımız hiçbir şeye rezilce diyemezsin sik kafalı lanet herif. " diye bağırarak odadan çıktım. Arkamdan sen gününü göreceksin Tomlinson diye bağırıyordu. Artık umrumda değildi batabileceğim kadar batmıştım zaten bundan sonrasını yer bile kabul etmezdi. Nasıl yaşadığımız aşkın kutsallığını görmez ve ona rezillik diyebilir gerizekalı aklım almıyor.
Bir hışımla odadan çıktığımda sinirden birilerini öldürebilirdim. Küfürler yağdırarak yürürken kolumdan birinin tuttuğunu hissettim. Kafamı kaldırdım ve kolun sahibine baktım.
-" Sen iyi misin Louis." dedi şirketin diğer ortağı Bay John. Neden bu gün herkes bunu soruyordu. İyi değilim hemde hiç iyi değilim.
-" Değilim." dedim dişlerimi sıkarak. Acıyarak bana bakan Bay John kolumdan çekiştirdi :
-" Gel benimle ve biraz konuşalım Lou." dedi. Hiç konuşmak istemesemde ona itaat edip takip ettim. Odasına geldiğimiz de eliyle oturmamı için işaret etti. Gösterdiği yere oturdum. Çok geçmeden lafa girdi.
-" Ne kadar acı çektiğinin farkındayım Lou ama bizim bile engel olamayacağımız şeyler var ve bunu şuanda göremesende bu gerçekten sizin için iyi olacak." dedi çaresiz görünüyordu ama benim kadar olamazdı.
-" Anlayabileceğiniz bir durum olduğunu sanmıyorum." dedim. Sakin olmaya çalıyordum. Ama birilerinin sürekli beni anladığını söylemesi gerçekten sinirime dokunuyordu.
-" Peki Lou öyle olsun. Ama Eleanor belki acını biraz dindirebilir diye düşünüyorum." dedi.
-" Nee Eleanor da kim ?" dediğimde biran şaşkınca yüzüme baktıktan sonra:
-" Şey aslında ben sinirle çıktığını görünce.." diye devam edecekti ki :
-" Lanet olsun çıkar artık ağzında ki baklayı." diye bağırdım.
-" Eleanor senin için ayarladığımız yeni kız arkadaşın ve yarın akşam saat 8 de yemek yiyeceksiniz. Ve basından birileri de orada olacak." dedi evet beni kesinlikle anladığı belli olmuştu. Bu kadarıda fazlaydı artık.
-" Siz ne saçmalıyorsunuz böyle ben bunu asla yapmam." dedim ve sinirle ayağa kalktım.
-" Sakin ol Lou otur ve konuşalım."
-" Sakin olmak mı? Sakin falan olamam tamam mı bunu Harry'e nasıl yaparım ne hale geleceğiyle ilgili bir fikriniz var mı."
-" Var. Biraz acı çekecek biliyorum ama elbet atlacaktır. Bu sayede senden tamamen ümidini kesecek bunu Harry için yapmalısın Lou değilse senden hep bir umut bekleyecek böyle olması daha kötü olur."
-" Biraz acı mı ya ben bana ne olacak ben nefes alamazken nasıl olacak nasıl gidip birini koluma takabilirim. Bu gördüğüm en saçma fikir." desemde bu şeyin içine çekiliyorduk. Artık tamamen acizdim ve ne söylesemde buna engel olamayacaktım. En başından bunu kabul etmemeliydim. Biliyordum ama elimi kolumu bağlamışlardı bir kere.
Kendimi Harry ve benim için aldığım evde buldum. Evin bir köşesine sinmiş elimdeki küçüğümün fotoğrafını öpüp ağlayarak şişeleri kafama dikiyordum. Yine gözyaşı yine başıma yıkılan koca bir dünya.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WRONG TİME ( Larry Stylinson)
FanficLarry Stylinson foreverrrr :) Adaletsiz bir düzende kaybeden hep birbirini delice sevenler olur!!! Acı bazen kaderden yaşam tarzına dönüşür ve sen sadece İZLERSİN. HERKESE İYİ OKUMALAR!! Umarım beğenirsiniz :))