Sıraya kafamı gömmüş her şeyi unutmaya çalışıyordum. Nasıl unutabilirdim ki terk etmiştim hepsini ağlamaya hakkım bile yoktu
"Gece" Kayra'nın sesi kulaklarımda çınlıyordu. Ne kadar özlemişsem artık götü boklumu. Hata yapmıştım aptaldım geri dönülmeyen bir yola girmiştim
"Gece biraz konuşabilir miyiz?" Ah keşke keşke konuşsakta her şeyi anlatsam dertleşsek. Bir dakika. Kafamı aniden sıradan kaldırıp Kayra'nın yüzüne aval aval baktım. Gerçek olduğuna emin olunca kafamı olumlu anlamda sallayıp ayağa kalktım ve bahçeye indik
"Sen değiştin" yüzüme bir gülümseme ekledim.
"Sen de" dedim soğuk bir sesle. Resmen zeytin yağ gibi üste çıkıyordum yanıma geldiğine göre benimle tekrar konuşmak istiyordu yo yo yoo bu olmazdı işte her şey için çok geçti artık
"Biri gelip bana senle yabancı olacağımızı söyleseydi inanmazdım"
"Bende bir gün seni engelleyecekler terk edecekler dese inanmazdım" kafasını bana çevirdi ağır konuşmalıydım hemde çok ağır göz göze gelmek bile istememeliydi benimle
"Ben seni terk etmedim sen bize ihanet ettin 6 aylık ilişkini sakladın benden" benim de daha iki gün önce haberim oldu diyemedim kelimeleri yutup
"Babam şehit olmuştu ve yanımdaydı bana destek oldu orda olsaydın inan görürdün"
Füze at füze
Benden nefret edecek
Amaç o değil mi zaten
Evet
Ayağa kalktı ve koşarak ilerledi. Peşinden gitmek istiyen ayaklarımı zar zor zaptediyordum . Karşıdan gelen Doruk'a bakıp ellerimle yüzümü kapattım kızardıklarına adım kadar emindim . Birden beni kucağına aldığında tiz bir çıglık attım
"Do..."
"Sevgilim" öğk iğrenc o ne öyle ?
"Kaptan ilk durakta inecek var" dedim göz devirip . Arabanın kapısını açıp arabaya bıraktı ve emniyet kemerimi takıp direksiyona geçti ellerimi önümde birleştirip
"Bak cidden hiç modumda değilim sadece yanlız kalmak istiyorum"
"Ama kalmak istediğin yer kesinlikle okul değil" kesinlikle değildi sessizce oturup gideceğimiz yeri bekledim. Denize bakan bir uçurumun kenarında durduğumuzda arabadan inip kaputa yaslandı bir süre anlamaya çalışıp başarılı olamayınca bende inip yanında durudm
"Neden buradayız?" Dedim
"Evede kafamı dinleye bilemek için evde ağlamak zırlamak yok eğer ağlayacaksan son şansın " bunu söylediğinde tuttuğum hıçkırıklarımı serbest bıraktım. Hömkürerek ağlarken birden bağırmaya başladım
"Allah benim belamı versin nefret ediyorum kendimden ölmek istiyorum ! Ben ölsem arkamdan ağlayacak bir kişi bile yokken bu soktuğumun hayatı ne bokuma yarıyor!" 3 4 saniye durdum şu an uçurumun yanındaydım burdan aşağı atlasm beni kim kurtara bilirdi ki. İçime havayı çekebildiğim kadar çektim ve koşmaya başladım
"Geliyorum baba!" Tam boşluğa ayağımı atmıştım ki bir el belimden tutup beni geri çekti . Yere düşmüştük gözlerimi açtığımda olduğum yerde doğruldum. Yerde mırıltılar duyduğumda olduğum yerde arkama döndüm
"Doruk! İyi misin? Ölme sakın ölürsen seni öldürürüm" parmağını durmam için kaldırdı. Dudaklarıyla bir şeyler anlatmaya çalışıyor gibiydi .
"Ne.. nefes al..ala.. nefes alamıyorsun Ne bak burnundan al ağzından ver tamam mı kafanı mı çarptın?" Tekrar ağzıyla bir şeyler anlatmaya çalıştı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAM
Teen Fiction"Ceketini giyi!" Arkamadan bağırması ile belimdeki gömleği çözüp onu giyidim . Eve geldiğimde asansöre bindim yorulmuştum 1 sokak 1 sokaktır . Kapıyı çalacakken bir kaç askerin yukarı çıktığını gördüm ama onlar tamda bizim kapının önünde durmuştu ...