0.10

311 28 1
                                    

Yüzüme bakıp bağırmaya başladı gerçekten iyi değildi bu!

"Gerçeği yetmiyor birde rüyama girmiş"yataktan kalkıp balkona çıktı ve bağırmaya devam etti

"Bu benim rüyam istediğimi yaparım lan!"yüzüne aval aval bakıp koluna hızlıca vurdum

"Hey jungkook-shii benim eun gerçeğim bak koluna vurabiliyorum!"gözlerini kocaman açıp

"Ohh peki o zaman"koluna girip

"Kahvaltıya inelimmi?"şaşkınca bakıp sen iyi değilsin bakışı attı başını sallayıp "evet inelimde hayırdır neyin var senin özene bözene giyinmişsin birşey mi var?"

"Ne olabilirki canım böyle giyinmek istedi"başını sallayıp

"O zaman ben elimi yüzümü yıkıyım sende aşağı in bugün taehyung gelicek"o kimdi?neyse öğreniriz jungkook deli olduğumu falan düşünecek arkamı dönüp kıkırdarken sesizce "iyi değil bu kız!"

"birşey mi dedin?"

"Yoo demedim"

-----

Kahvaltıda sürekli ondan ye bundan ye diyip durdum sulhyoon teyzeyse aferim bakışı atıyordu bahçede oturmuş güneşli havanın keyfini çıkarırken birinin bahçe kapısını açıp iceri girdiğini gördüm yavaşca yanına gidip

"Birine mi baktınız?"genç çocuk gülümseyerek

"Evet jungkook un evi burası degilmi?ben kuzeni kim taehyung"
"Ah evet geleceğinden bahsetmişti gel içeri geçelim"

"Oh çok iyi olur biraz yorgunum"birlikte içeri girip "sulhyoon teyze jungkook yoongi hadi gelin buraya biri geldi"hepsi yanımıza gelirken yoongi saçımı çekti "kaç kere diycem bana abi-de diye"saçımı ondan kurtarıp jungkook un arkasına saklandım "tamam ya hep saçımı çekiyorsun" "ah Tanrım!"diye sabır dilercesine tavana baktı

"Hoşgeldin taehyung seni nasıl özlemişim anlatamam"dedi sulhyoon teyze ve ona sarıldı. jungkook yanına gidip ona sarıldı "Hoşgeldin kuzen"yoongi ise ona mal gibi baktı sevmiyormuydu?

"Ben odama gidiyorum size iyi eğlenceler"diye gitti nesi vardı bunun?

"jungkook hadi eunuda al birlikte gezmeye gidin bende yyeğenimle hasret gidereyim"işte fırsatın en büyüğü "ben çantamı alıp geliyorum"

"Bende üzerimi değiştireyim"diye odasına girdi eehehe büyük bir şansım varsa onu yakalamışım demektir. Hasır çantamı alıp odasının önüne geldim aradan beş dakika gectikten sonra çıktı odadan kot pantolon beyaz tişört ve kot ceket tabi converse Tanrım cidden iyi görünüyordu elini yüzüme sallayıp "hey hadi gitmiyormuyuz?"

"Ah dalmıştım çıkalım o zaman"birlikte aşağı inip sulhyoon teyzeye el salladık ve jungkook un arabasına bindik bunu babası yeni almıştı ona ve ne yalan söyleyeyim güzeldi araba hareket ederken ben şarkı açtım radyodan "lana del rey:west coast"ah bu kadının sesine hayrandım uzun bir aradan sonra araba durdu ve indik hiç konuşmamıştı

Geldiğimiz yer lunapark tı ah buraya getireceğini hiç düşünmedim

"Bize iki bilet"diyerek görevliye parayı uzattı biletleri alıp

"Neye binelim?"

"Hmm bir düşüneyim korku treni?"

"Hayır iğrenç"

"Dönme dolap?"

"Hayır çocuksu"

"Herseye hayır sen söyle neye binelim?"diye cırlayınca "hızlı tren"diye sırıttı pislik korktuğumu biliyordu korktuğumu belli etmek istemezcesine "tamam"dedim altıma işersem şaşırmayın biletleri uzatıp "hadi gel bakalım"diye elini uzattı elini sıkıca tutup yanına oturdum deli gibi korkuyordum

Tren çalışmaya başlayınca gayet normal hızla gidiyorduk ama nedense öyle bir hızlandıki kendimi tutamadım ve çığlık attım

"AHH ÇOK KORKUNÇ"jungkook kahkaha atıp "gayet eylenceli"

"NERESİ EĞLENCELİ ALTIMA İŞİYCEM AHHHH!"daha fazla kahkaha atıp "ben seni nasıl susturabilirimmi"dedi çığlık atmayı bırakıp gözlerine baktım yüzüme yaklaştı yaklaştı ve gözlerimi kapattım

"Hey ne yapıyorsun hadi inelim"evet yine ben yine rezillik trenden asık suratla inip yürümeye başladım

"Hey beni bekle"kolumu tutup"ne oldu?"kolumu çekip "yok birşey"dedim ön taraftaki tezgahı görünce sırıtıp

"Benim için tavşan kazanırmısın?"

------
Beyz sundu.

Kitabın gidişatı iyi gibi

Sizi seviyorum ❤

fallen from heaven❦ Jeon JeonggukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin