The Marauders - James Potter

Bölüm 4

Noel zamanı geldiğinde eve gidicektik o gün hazırlanıp trene gittik Capella ve Sirius Potter'lara gidiceklermiş. kompartımana oturduk tren hareket ettikten sonra konuşmaya başladık yolculuk bittikten sonra vedalaşıp ayrıldık.

Eve geldiğimde eşyalarımı yerleştirip aşağı indim annem mutfakta yemek hazırlıyordu babamın yanına gidip sohbet ettik daha sonra annem yemek hazır olduğunu söyleyip bizi çağırdı.

***

Tatil bittikten sonra tren istasyonuna gelip kendime boş bir kompartman bulup oturdum bir on dakka sonra kızlar gelip oturdular ve tatilde ne yaptıklarımızı anlattık. Tren durunca hızlıca arabalara binip büyük salona gittik açıkmıştık en önden Almira koşuyordu. Yemeğimizi yiyip yatakhanemize gidip uyuduk.
Sabah Jenna'nın üstüme atlamasıyla uyandım biraz boğuştuktan sonra kalkıp kızları uyandırdık ve hazırlandık kahvaltı yapıp ilk iki saat dersimiz sihir tarihine gittik yerimize geçip oturduk. Profesör derse başlayınca uyudum Jenna beni dürtmesiyle sıradan başımı kaldırıp ona baktım.

"Ders bitti biçim değiştirmeye."

"Ne ara iki saat geçti ya."

Bana gülüp kolumdan çekiştirdi dersliğe girip profesörü bekledik çapulculara baktığımda aralarında fısıldıyordular yine bir muziplik peşindedirler herhalde profesör Mcgonagall gelince önüme dönüp dersi dinlemeye başladım.
Dersten sonra kütüphaneye gittim ödevlerimi yapmak için,bir kaç masa ötemde fısıldayan çapulcular vardı önlerinde üst üste kitaplar vardı sihir tarihi ödevime döndüm. Yarım saat sonra çapulculardan gürültü koptu, onlara baktığımda kitaplar yerde kitapların üstünde Remus onun üstünde James vardı. Sirius ve Peter yüksek sesle kahkaha atıyordular. Kütüphane görevlisi gelip onları kovdu bende eşyalarımı toplayıp ayağa kalktım, tam çıkışa gidiyordum ki geri dönüp masalarına gittim. Kitaplara baktığımda animagus olma ile ilgili kitaplar vardı. Kaşlarımı kaldırıp yatakhaneye gittim kızlarla konuştuktan sonra yattık.
Hafta sonu olduğunda kızlarla ihtiyaç odasına gittik çapulculardan öğrenmişler orda biraz düello yaptık en son birbirimize su fırlatıyorduk sırılsıklam olduğumuzda kahkaha atıp kendimizi yere attık hemen sonra içeri çapulcular girdi bizi görünce kahkaha attılar kızlarla birbirimize sinsice baktık ayağa kalkıp çocuklara su fırtlattık onlarda bize karşılık verince su savaşı başlamış oldu. Yorulunca yere uzandık kafamı sola yatırınca James'i gördüm, oda bana bakınca birbirimize gülümsedik içim bir tuhaf olunca doğrulup oturdum.

"Hadi böyle durursak hasta olucaz."

Hep birlikte kalkıp yatakhanemize gittik.