Her zamanki gibi o kadın eve adam getirmiş. Hayatında olan herhangi başka bir adam. Kaç tane sevgilisi var? İnanılır gibi değil. Acilen ayrı bir eve çıkmam lazım yoksa bu sürtüğe katlanmam mümkün değil. İsmi Alya. Üvey annem olur kendisi. Sürtüğün teki. 20'den fazla sevgilisi var. Babam mı? O öldü. Ben de onun hayalini gerçekleştirmeye çalışıyorum.
Alya:Hey sen! Yeter oyalandığın çık evden.
Evet bahsettiğim buydu. Acilen evden ayrılmam lazım. Ve bu kadını da öldürmem şart. Daha fazla bebek ölmemeli. Ortağımla karar aldık. Büyük bir ekibe girmemiz lazım. Bu akşam Kore'ye uçacağız. Akşama kadar Alya'nın işini bitirebilirim. O kolay lokma. En azından akşama kadar bir bebek daha ölmez.
*Sung Arıyor*
-Efendim Sung
-Her şey hazır bu akşam gidiyoruz ama bir sorun var.
-Ne o sorun?
-Kalacak yer ayarlama işinde problem çıktı. Otel fuhuştan basılmış. Anlayacağın ev tutacağız. Bir süre eşyaları ayarlayıp öyle işlerimize döneceğiz.
-Peki benim için sorun yok akşama kadar halletmem gereken bir iş var. Onu halletmeliyim akşam görüşürüz.
Alya, ne zaman eve birini getirse beni hizmetçi olarak tanıtır. İçkilerini verir evden çıkarım. Ama bugün bir şey değişecek. Alya ölecek. Sabit bir plan yaptım. İçkisine ilaç atacağım. Ölüm haberi elbet ulaşır.
İçkileri verdim ve eşyalarımı topladım. Evden çıkacaktım fakat aklıma bir şey takıldı. Bu sefer gelen adam. Birine çok benziyordu. Pek dikkat etmedim ama göz ucuyla baktım. Sanki Sung'un ağabeyi gibiydi. Piç sex meraklısı. İkisi de aynı bok.
Evden çıkmam zaman aldı çünkü babamın fotoğrafını cüzdanımda bulamadım. 3 saat onu aradım. Evden çıktığımda saat geç olmuştu ve Sung kapının önünde bekliyordu.
-Hanımefendi, nerelerde kaldınız?
-Sung dalga geçme. Alya'yı zehirledim.
-Gayet normal, zaten o yakında fazla sexten ölecekti.
-Hadi gidelim. Saat 17:00 uçak 18:00'da neyi bekliyoruz.
-Ağabeyimi arayacağım. Açmadı piç.
-Neden arıyorsun? (Minik bir sıçış yaşıyorum!)
-Aslında aramamalıyım sevişiyordur.
-Bencede yürü gidiyoruz.
Arabaya bindik. Her şey tamdı fakat bir eksik var gibiydi size manyak olduğumu söylemiş miydim? Ben manyağım. Ne kadar tam olsak da her zaman bir eksik var gibi düşünür, salak gibi kafama takarım onu. Ne beklersin ki zaten. Yarım saat gözlerimi dinlendireyim dedim gözümü açtığımda hava alanındaydık.
-Sung öküz müsün?
-Ne oldu?
-Oğlum eczaneden mide bulantısı ilacı alacaktık niye uyandırmadın?!
-Ben aldım bile gerizekalı.
-Ha iyi o zaman teşekkürler.
Göt oldum ya. Neyse uçağa binsek de gitsek artık. Dediğim anda uçak anons edildi. Ağzım arada işe yarıyor.
Uçağa sağ salim bindik. Sung telefonunu bavuluna soktuğu için minik aksaklıklar yaşadık ama alıştım artık. Bu sefer normalden heyecanlıydım. Neden bilmiyorum. Uçağa ilk binişim de değil. Ama yeni bir hayata başlamak üzere bindiğim ilk uçak.
Artık rahat bir şekilde uyuyabilirim. Kore'de her şey güzel olacak. Hem babam hem de ben mutlu olacağız. Umarım babamın hayalini gerçekleştiririm. Seni seviyorum baba.
