🏝adada mahsur+güç🌬

48 2 0
                                    

♡tzuyu♡

1 ay sonra

gözlerimi açtığımda kırmızı pembemsi bir gökyüzü ve deniz tarafından sürüklenmiş lila renkli kumların üstünde buldum. yavaşça başımı kaldırdım. ve etrafa bakındım sanırım rüyada olmalıydım. mavi parlak bir deniz lila renkli kuumlar kırmızımsı gökyüzü ve pembe bulutlar. inanamıyorum!


bir anda aklıma caheyoung geldi onu aramaya başladım. uzun süre sonra onu denizin sürüklediği yerde buldum hemen yanına gittim ve bişey fark ettim. chaeyoung'un saçları uzamıştı. ama nasıl.

tzuyu: caheyoung uyan uyan!!

chae'nin yaşıdığına dağir hiç bir fikrim yoktu bu yüzden. kafamı chae'nin kalbine koydum. atıyordu. içimi büyük bir sevinç kapladı. hemen ona kalp masajı yaptım. kısa süre sonra denizin simli suyunu tükürmüş ve öksürmeye başlamıştı. hemen ona sarıldım

chae: ahh biz nerdeyiz

tzuyu: bilmiyorum

chae ayağa kalkınca bende acıdım

chae: burası nersi böyle sanki hayaller ülkesindeyim

tzuyu: bende öyle burası peri masallarında olan bir ada gibi

chae: bir dakika sen :ada"'mı dedin. biz adada mahsurmu kaldık. ama nasıl?

tzuyu: aptal senin yüzünden tabikide. sırf köpek bizi kovaladı diye uçurumdanmı atlanır!

chae: ne yapsaydım o koca pitbul bizi yesemiydi dahamı iyiydi

tzuyu: sanki uçurumdan atlamak daha güzel bişey. ya ölseydik ya birbirimizi bulamasaydık- bir dakika ya ÖLDÜYSEK VE BİZ CENNETTEYSEK

chae: cenettemiyiz olleeeeeyyy beee.

tzuyu: neyine seviniyorsun!!! ölmüşüz!!! diğerleri bizsiz nasıl yaşar

chae: doğru söylüyorsun aslında.

iki saniye sonra

chae: CENNETEYİİİİİİİİİZZZZZ

deyip etrafta koşuşturmaya başlamıştı . bu beni sinit etmeye başlamıştı

tzuyu: YETER!!!

deyip ayağımı yere vurmuştum.. bir anda hızlıca hava karardı ve şimşekler çakmaya başlamıştı. bulutlar kararmış ve gök yüzü. solmuş bir maviye dönmüştü.

chae: t-tz-tzuyu bu bunu nasıl yaptın!?

tzuyu: bilmiyorum b- ben yapmadım!

deyip hızlıca kaçmaya başladım. ama yere düştüm birden bir hortum. beni içine almış ve deniz'in okyanus kısmın kadar fırlatmıştı. suyu düştüğümde derinlere kadar inmiştim. çırpınıyordum ama bişey olmuyordu. çünkü yüzme bilmiyordum.  en sonunda nefesim yetmedi ve gözlerim karardığında durdum. ve kendimi denizin kollarına serbest bıraktım.

♡sana♡

jihyo: işte böyle chaeyoung ve tzuyu kaybolduğu için onlarla buluşmak zorunda kaldık

daniel: onlardan biri senim sevgilindi öğle değilmi!?

jihyo: hayır tabikide saçmalama!!

daniel: ama seni öptü hemde dudağından!!

jihyo: o beni öptü ben değil.

daniel: eminim öğledir

jihyo: üzgünüm ama daniel ben senin kıskandığını tahmin etmemiştim

dedi hafifçe gülerek

daniel: kıskandımmı!? hayır jihyo bem seni kıskanmadım

jihyo: ozaman jinyoung'umu kıskandım

daniel: neyini kıskanıcam be ben onun

jihyo: bilmem onuda sen düşün

jeongyeon: bak bak daniel kıskandı ya nasıl mutlu oluyo

jungkook: YA SİZ nasıl böğle bir durumda gülebiliyorsunuz!

jihyo: üzgünüz jungkook. ağlama lütfen bulucaz

sana: bulucaz bulucaz diyorsunuz ama bak JYP'ye bile gittik bir işe yaramadı o logar kağına gidip bilgisayarlarda raştırma yapacağım ben!!

deyio ayağa kalktım ve arkamı döndüm. bir andam elimden biri tutunca arkamı döndüm. mark'tı.

mark: birlikte gidelim seni yanlız gönderemem şu yamurda!

sana: t-tamam

beraber. kafeden çıkıp mark'ın arabasına bindik. ve logar kapağının olduğu yere gittik. ve logar kağından içeri girdik biraz yürüyünce şerkete vardık önce bizi taradılar sonra içeri girdik ve bilgisayar odasına girdik dev bilgisayarın başına oturdum.

mark: tamam ilk iş kameralara gir ve en son çekilmiş olan gö-

sana: mark senden daha uzun süre burdaydım ben.

aşkımızın sonu *1* 《TAMAMLANDI》Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin