♡sana♡
mark: ah tamam
mark çok sevimli biriydi. yakışıklıydıda. bama ilgi gösteriyordu. ondan hoşlanmaya başlamıştım. artık onu seviyorum ama ona nasıl aşkımı itiraf edeceğimi bilmiyorum. ya o beni sevmiyorsa. ya bana kızarsa. ya benden uzaklaşırsa. işte bundan korkuyorum.
1 ay önceki. kayıtlara baktım ordaydılar bir an gözlerim doldu. hemen burnumu çektim ve diğer kayıtlara baktım bir yere oturmuşlar çaresizce bekliyorlardı. diğerine baktım. chae bir adamla kavga ediyodu ve onun erkekliğine tekme atmıştı. sonra kaçmışlardı. sonra kalabalık arasına kaybolmuşlardu onları bulamamaya başladım. ve yaklaşık 1- 2 saat onları aramış ama bulamamıştım. ardından mark bana kahve getirince çalışmayı bıraktım
mark: istersen benim odama gidelim çok güzel bir pencerem var
ben seninle her yere giderim prensim demeyi çok isterdim mark'ım
sana: olur
dedim ve mark'ın odasına gittik. cidde çok güzel bir benceresi vardı. geniş mavi bir koltuğu vardı. oraya oturduk ve birbirimize dönüp konuşmaya başladık. konuştukça yakınlaşmaya başladık.
mark: üzülme bulucaz onları
sana: nasıl bulucaz onlaro ya Öl-
parmağını dudaklarımın üstüne koydu ve susmamı sağladı.
mark: şşşş sakın öğle düşünme. onlara bişey olmicak.
sakince kafamı salladım yavaşça yüzünü yüzüme yaklaştırdı. ve dudaklarını dudaklarımın üstüne. kapadı. kalbim küt küt atmaya başladı ne yapacağımı bilemedim öylece dona kaldım. benden yavaşça ayrıldı
mark: b-ben üzgünüm.
dedi ve kafasını başka yöne çevirdi birazcık dırdukdan sonra konuşmaya başladı.
mark: seni öptüğüm için özür dilerim. ama hiç pişman değilim yine olsa yine yaparım! ve sen bana karışamazsın sen kim oluyorsunda bana karışıyorsun seni kaç yıldır seviyorum ve seni öpmeye hakkım var istediğim şeyi yaparım sana!!
çok şaşırmıştım kalkıcakken onu tuttum. ve ellerimi yüzüne koydum
sana: bak mark. beni öptüğün için özür dileme bu beni kızdırmadı daha çok sevindirdi. bende seni seviyorum hemde çok. ben.. ben seni çolmistiyorum mark!
dedim ve dudağına yapıştım. karşılık vermişti ama yavaşça benden uzaklaştı.
mark: benimle yatmak'mı istiyorsun.
kafamı salladım. kalkıp kapıya doğru ilerledi ve kapıyı kilitledi.
mark: yatalım prensesim.
deyip beni kucağında aldı ve yatağa bırakıp üztündekileri çıkardı
***
(uatanmadım smut yazardım ama hiç keyfim yok )
***
♡nayeon♡
taeyong: ağlama artık nayeon
nayeon: neden?
taeyong: güzel soru
jungkook: BİŞEY OLUYO!!!
hepimiz jungkook'un başına toplandık
jihyo: ne oluyo jungkook
jungkook: bakın tılsım parlıyor bize bişey anlatmaya başlıyor
dahyun: iyide bu sıradan bir kolye.
jungkook: hayır bu sıradan bir kolye değil. hatırlıyormusunuz kızlar. bir keresinde tzuyu ile bir tatile çıkmıştık
nayeon: eee
jungkook: eeeesi biz ordan aldık bunu kadın bize bu kolyenin tılsımı birimize bişey olduğunda parlarmış ve..
nayeon: ve?
jungkook: su!
nayeon: ne!?
jungkool: bana su verin
jeongyeon: al!
kolyeyi suya bıraktı ve. su birden parlamaya başladı
jungkool: bişeyler oluyor
bardağa baktığımızda tzuyu'ya neler olduğunu göstermişti bardak bize tzuyu'nun suda nasıl okyanusta çırpınıp boğuldunu ve en sonunda tzuyu'nun pes edip. sonumda öldüğü görüntüleri gösterince hepimiz hüngür hüngür ağlamaya başladık yıkılmıştım yavaşça yere çöktüm. taeyong'da benimle ağlamaya başlamıştı. birbirimize sarıldık ve ağlamamızı derinleştirmiştik. jungkook hemen burdan çıkıp gitmişti bile.
taeyong: seni seviyorum
nayeon: ne!?.
1 gün sonra..
bir anda kapı çaldı.
nayeon: ben bakarıım
dedim ve kapıya gittim. birde ne göreyim! kapıda chaeyoung tzuyu ve jungkook'u görmeyi beklemiyordum
nayeon: TZUYU CHAEYOUNG!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
aşkımızın sonu *1* 《TAMAMLANDI》
Aksiyonbir dahwoo hikayesi içerikler: aşk aksiyon kiss whatsapp komedi smut okursanız iyi edersiniz güzel hikaye