"Unutulmak İstenilen O An"
Öyle bir anlar olur ki konuşmak istesen konuşamaz , bağırmak istesen bağıramaz, hareket etmek istesen edemezsin işte o en acı andır. Şu an ki olduğu gibi ne konuşabiliyordum ne de bağırabiliyor sadece canım acıyordu. Hiçbir şey duymak istemiyordum ne onun sesini ne de bir başkasını kurtulmak istiyordum bu acılardan bu hayattın yaşattıklarından.
İşte o kulağıma fısıldadığı sözlerden sonrasını tekrar hatırladım. "Bak seni şimdi öldürmeyeceğim , yeri ve zamanı var şimdi benimle geleceksin o şerefsin baban benim sinirlerimi bozdu ama bende babana öyle bir görüntü atacağım ki aklı şaşacak." dediğinde işte şimdi korkuyordum aklıma gelen şey olmasından korkuyordum. Ellerimi ve ayaklarımda ki urganı söktü hızlıca kolumu sıkıp beni peşinden sürükledi .Kolumu sıktığı heri hissetmiyordum acısından değil artık duygularımı dahi hissetmiyordum . Çelik paslı kapıyı açtığında hemen merdivenden yukarı doğru sürüklemeye devam etti. Anlamıştım şimdi onun evinin alt katında tutmuştu beni bir merdiven daha çıkardık . O çıktıkça arkasında beni sürükledi en son bir odanın önünde durmuştuk işte her şey tahmin ettiğim gibiydi. Kapıyı hızlı bir şekilde açıp beni odaya fırlattı ağlamamak için kendimi sıkıyordum. Ben yerden kalkmaya çalıştığımda o dolaptan çıkardığı kamerayı kurdu . O benim ölümümün videosunu çekecekti bir kızın en acı ölümünü , kamerayı kurmuştu ve hızlı bir şekilde bana doğru adım attı . Onun bana doğru attığı her adım benim ölüme attığım bir adımdı . Kolumu hızlıca kavramıştı ve beni yerden kaldırdı gözlerinin içine baktım yalvarır bir şekilde ama onun gözlerinin zifiri karanlığı benim yalvarışı mı göremiyordu . Sadece yüzüme baktı sonra bağırarak "Üstünü çıkar yoksa benim çıkarmamı mı bekliyorsun , istiyorsan seve seve yaparım.!" söylediği söz beni ölüme daha çok yakınlaştırmıştı. Eli tam tişörtüme gidecekken ben tişörtümü yavaşça çıkardım onun ellerini istemiyordum vücuduma ölmeden önce bile olsa. Gözlerime bakıyordu vücuduma değil kollarımla vücudumu kapatmaya çalışıyordum . Gözlerim hayla yalvarıyordu onun gözlerine ama nafile en iğrenç sözler daha çıktı ağzından "Pantolonunu da çıkar yoksa daha demin ki söylediğimi mi yapayım." direnmeye çalışıyordum ya da ayakta durmaya çünkü vücudum titriyordu. Pantolonumu yavaşça çıkardım işte yavaş yavaş ölüyordum babam kızının ölümünü gülerek izleyecek , pantolonum ve tişörtüm yerdeydi onun karşısında çamaşırlarla kalmak kalbimi sıkıştırıyordu ben böyle ölüm hiç düşünmemiştim.Kolumu tutuğu gibi yatağa fırlattı beni işte o an direndiğim göz yaşlarım düşmeye boğazımda ki yumru açılmış bir küçük hıçkırık olmuştu . Tam vücuduma eli değecekken hızlıca geri çekilip kapıyı çarpıp çıktı . Kapının çarpıntısından sonra kendimi tutamayıp artık deli gibi alıyordum.
Tekrar aklıma gelen o anlar beni ağlatmaya devam ettirdi. Hava kararmaya başlıyordu, artık vücudum dayanmıyordu bu kadar acıya bir para uğruna yaşadım ben bunları bir para uğruna ne babamı affedecektim ne de onu hiçbirini .Gözlerim şişmiş vücudum ağlamaktan direnci düşmüş ayağa kalkamıyordum tutuna tutuna kalkmaya çalıştım kıyafetlerimi yerden alıp giymeye çalıştım. Üstüme tişörtü geçireceğim sıra gözlerimin yavaş yavaş kararmasıyla bilincimi kaybettim..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cehennem
Teen FictionHerkesin bir karanlığı vardır kendisini için çeken bir karanlık. Onun karanlığı beni çekiyordu ,onun cehennemi beni çağırıyordu. Herkes cenneti isterken ben beni çağıran Onur'un Cehennemini istiyordum.