"Vanilya Kokusu"
Ebeveynlerin yaptıkları hataları çocuklar çekmek zorunda değildi hiç bir zaman . Ama hayat şartları onlara mecbur kılıyordu. Yapmak zorunda kalıyorduk o hataları düzeltmek gerekiyordu yoksa yapacak bir şey yoktu. Sadece düşündüm bazı insanlar neden bu kadar kötü ve acımasızdı özellikle de hayattın acımasızlığı yetiyordu , yeterince de mahvediyordu can acıtıyordu. Koltuğa tutunarak yerden kalktım kolum çok acıyordu. Canım yanıyordu galiba incinmişti birkaç güne geçerdi o na söylemeyecektim güçsüz biri değildim sıkacaktım dişimi tek çare buydu . Koltuğa oturdum sıkılmıştım karnım da açtı belki sıkıntım gider diye salonu inceledim. Mat siyah ağırlıklı eşyalar, tatlı gri bir kaç biblo , şömine ve lüks eşyalar benim hiçbir zaman elde edemeyeceğim şeylerdi. Masanın üstünde bıraktığı alkole baktım ben çok nadir içen insandım. Dertlendiğim zaman içerdim , etrafa baktım o yoktu bir yudumdan ne olacaktı ki zaten bir şey demezdi.
Bardağı masanın üstünden aldım bardağın sadeliği çok asildi. Birazcık bardağı salladım çok yavaş sallamıştım dökülmesini istemiyordum sonra kavga olurdu ona da razı değildim zaten. Bardağa bakmayı kesip bir dikişte içmiştim alkolü ilk boğazıma acı tat vermişti sonra ise hoş bir yanma vermişti . Büyük ihtimalle votka içmiştim , kafama diktikten sonra bardağı yerine koyarken onun sesini duydum "Demek büyüdün de alkol içiyorsun küçük" dediğine sıçrayıp bardağı elimden düşürmüştüm. Biraz korktum aslında ,kim bilir o özel tasarım bardak ne kadardı bende sakar gibi düşürmüştüm. "Sen hep sakar birisin zaten Meyra" dediğinde eğilip camları topluyordum.Hep derken beni kaçıralı iki gün oldu ve ne demek hep dedi ki ben iki günde hiç sakarlık yapmamıştım aklıma gelen bir şey ile eğildiğim yerden kalkıp doğruldum . "Ne demek , sen beni uzun zamandır takip ediyordun ya da ettirdin deme "söylediğim şeylere karşı sadece gülümsedi gülümsediğinde yanaklarında ki çukurlar çıktı meydana o muhteşem çukuru görmek çok güzeldi . Ah salak Meyra adam seni kaçırdı az kalsın tecavüz ediyordu ama sen adamı kesiyorsun.
Ona bakmayı bıraktım yaptığım çok saçmaydı ve delice , beni kaçıran adamı kesmek zaten anca bunu benim kadar geri zekalı bir insan yapardı . Ben düşüncelerimi ve iç sesim ile konuşmayı bıraktığımda o da yanağındaki çukurları tekrar örtü. "Ah Meyra zeki kızmışsın bildin aynı öyle yaptım ama sonunda buradasın" dediği zaman bir adım geriye attım ve güldüm. Ben gülerken sadece yüzüme bakıyordu değişik bir histi hemen gülmeyi kestim yoksa o bakışları ile domates den bir farkım olamayacaktı. O söyleyeceğini söylemişti bende konuşacaktım artık onun karşısında dik bir kız vardı. Dik durup önünde konuşmaya başladım " Sadece bardağın kırıldı diye mi kızıyorsun alırım yenisini kusura bakma alkolü de sorarsan yemin ederim alırım çalıştığım zaman ." dediğim tekrar gülümsedi. "Amacım bardak ve ya alkol değil benim amacım sensin küçük" dediğinde bir adım geldi o bir adım atınca ben bir adım geri gittim bir adım daha attı bir adım daha gittim. O sırada tam ayağımı bir geri atacakken beni tutup kendine çekti. Onun sert gövdesine çarptığımda vanilya kokusu burnuma geldi. Usulca gözlerimi kapattım o kokuyu aldıkça huzur buldum aslında.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cehennem
أدب المراهقينHerkesin bir karanlığı vardır kendisini için çeken bir karanlık. Onun karanlığı beni çekiyordu ,onun cehennemi beni çağırıyordu. Herkes cenneti isterken ben beni çağıran Onur'un Cehennemini istiyordum.