chapter[13]

165 16 15
                                    

1gün sonra

Jennie

Dün Jimin ile vedalaştığımız sırada Namjoon aramıştı,ona hiç yardımcı olamamıştım,bir yandan kızmışmıdır diye içim içimi yiyordu ama şöyle bir gerçek vardı ki,o sırada onun balo smokininden çok daha önemli bir konuyla baş başaydım aynı şuan olduğu gibi..

●●●

"Sana güvenebilir miyim?"

"Başka bir şansın yok gibi duruyor aslında?"

Gözlerimi devirmemin ardından devam etmiştim.

"Konuştuğumuz gibi,seninle görüştüğümü ona söylemeyeceksin..!"

"Bu kısmını zaten anladım Jennie,devam et şimdi."

"O gün..neden yangın merdivenlerinde onu o hale getirdin,ve neden,neyle onu tehtid ettin?"

Yüzündeki sinir bozucu derecede keyifli ifadeyi bir kenara bırakıp olayın ciddiyetini anlamış olacak ki yerinde doğrulmuş ve karşısında oturan bana hafifçe yaklaşmıştı.

"Onu tehtid etmedim Jennie.Onu yalnızca uyardım.Üstelik beni bu kadar kötü ve vicdansız biri olarak görmen de beni kırdı."

"Ahh Tae,bana gerçeklerle gel,sen kimseye kırılmazsın.Hem..ne konuda uyardın onu?"

"Dediklerimi yapmazsa olacaklar konusunda.."

"Bende gelmiş sana laf anlatmaya çalışıyorum.Ne yapabilirsin ki Jimin'e ne gelebilir elinden!?"

"Devirdiğin sandalyeyi düzeltip,medeni bir şekilde konuşmaya devam etmeye ne dersin?"

Derin bir nefes almış ve hiç şansım olmadığını bilmeme rağmen dediklerini yapmış,karşısına tekrardan sakince oturmuştum.

"Sana her şeyi anlatacağım,ama öncesinde küçük bir şartım var Jennie."

"Söyle,ne dersen yapacağımı biliyorsun zaten."

"Bana aklımdaki bir sorunun cevabını vereceksin."

"Peki,neymiş bu soru?"

"İşte tam bu sırada araya küçük bir zaman dilimi sokmak durumundayım."

Demesinin ardından cebinden çıkardığı küçük kağıt parçasını masaya bırkamış ve hızlıca kalkıp gitmişti.

Saat 23.00'da,okulun ilerisindeki parta bekliyor olacağım..


İşte şimdi çok kötü olmuştu.Birinin görme ihtimali çok yüksekti ve artık dönüşüm yoktu.Öğrenmek istiyorsam eğer bu akşam o parka gidecektim.

●●●

Her adımımda daha da çok geriliyor ve bana söyleyeceği bu büyük şey ile ilgili daha da çok meraka kapılıyordum.

Gecenin ayazında Jimine rağmen Taeyle buluşmak için sokaklara dökülmüştüm ve işin kötüsü gideceğim park jiminlerin evi görüyordu.

Benimle konuşacağı şeye dair ise en ufak bir fikrim olmamaksızın ilerliyordum.

●●●

"Ah Jennie!Hiç gelmeyeceksin sanmıştım."

Sesinde sinir bozucu bir ima ve yüzünde çarpık bir gülümsemeyle karşılamıştı beni.

"Gerçi,senin başka şansın yoktu değil mi?"

Sesimi çıkartmamaya,olabildiğine sakin ve takmıyormuş gibi görünmeye çalışıyordum ki.

"Sinirlendiğini biliyorum Jen,amacıma ulaştığımı düşüneceğimden belli etmemeye çalıştığınıda.

Çok kötü bir oyuncusun."

"Burada ki en iyi oyuncu sensin Tae,tek oyuncuda.."

"Ama böyle denmez ki..üzülüyorum bak."

Ağzının ortasına bir tane geçirme hayaliyle yumruk yaptığım elimi tutmuştu bir anda.

"Jennie..birazdan duyacaklarına oldukça şaşırabilirsin.Lütfen sakin ol ve anlayışla karşılamaya çalış,benim için önemli.."

Derin bir iç çekmiş ve kendime ben bile inanmasamda kafamla onaylamıştım.

"Aslında..ikimizinde sorularının cevabı aynı yere çıkıyor."

Dediğinde bir hayli şaşırmıştım.

"N-nasıl yani?"

O da derin bir iç çekmesinin ardından gözlerini kapamış ve cesaretini toplamaya çalışıyormuş gibi hala bırakmadığı elimi iyice kavramış ve bana dağru hafifçe yanaşmıştı.

"Jennie ben..ben se.."

"Taehyung!!"

Bağırmasının ardından Tae'nin üzerine atlamış ve ardı kesilmeyen yumruklarını savurmaya başlamıştı.

"Bu kadar ileri gitmemeliydin Tae."

Demesinin ardından daha da sert vurmaya başlamıştı.Tae ise anlamlandıramadığım bir şekilde hiçbir tepki vermiyordu.

"Jimin dur artık!"

Avazım çıktığı kadar bağırmamla sesimin mahalle boyunca yankılanmasını sağlamamın ve önüne geçemediğimden gözümden düşen bir damla yaşın farkına bile varmamıştım o an.

O ise bir anlık durmuş kafasını bana doğru çevirip hafifçe gülümsemiş ve yerde yatan Taehyung'u sertçe ittirip ayağa kalkmış ve yanıma gelmişti.

"İyi misin Jennie,sana bir şey yaptı mı?"

Dedikleriyle beraber eli saçlarıma ordan da yanağıma doğru kaymıştı.Baş parmağıyla yanağımı okşuyordu ve belkide ilk defa bu kadar içten bakıyordu gözlerime.

Ama ben..garip bir şekilde o anın tadını çıkaramıyor,büyüsüne kapılamıyordum.

Belkide..az sonra duyacaklarımın vereceği hazzın bunun kat ve kat fazlası olduğunu hissettiğimdendir.

"Jennie.."

Kafasını yerden hafifçe kaldırıp gözlerini bana sabitlemesinin ardından ve ağzının yanında açılan yara yüzünden peltek bir şekilde anmıştı adımı.

Bense kafamı ona çevirmemin ardından ne diyeceğimi beklemeye başlamıştımki..Jimin Tae'nin ne diyeceğini anlamış olacak ki yüksek bir ses tonuyla lafa girmişti.

"O kız sensin Jennie..!"

Nasıl olmuşşş?

Bu arada yeni bir hesabım ve yeni bir hikayem var.Kpopla bağlantısı yok ama umarım okur ve beğenirsiniz.Hikaye ve kurgusu biraz faklı ama yine bir aşk hikayesi:)

soundsornot

🖤

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 24, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ᴇᴄᴄᴇᴅᴇɴᴛᴇsɪᴀsᴛ   ᷯ ͤ ᷠ ᷜ ͦ ͦ ᷜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin