Karanlık bir sokak,çıplak ayaklarım.Koşuyorum,arkamda ki sesleri duyabiliyorum.Ayak sesleri veya görünen somut bir şey yok.Fakat ben hissediyorum,büyük ihtimal şizıfrence duygularım hissettiklerim.Fakat yine de kendime söz geçiremiyorum.Derin bir nefes çekiyorum içime,tekrar koşuyorum.Kaçabilirmişçesine..
Aniden,sokağın sonunda bir beden beliriyor.Yaklaşıyorum,sonradan farkediyorum Ensar olduğunu.
“Ensar!” diyerek bağırıyorum.”Kurtar beni!”
Kurtarmıyor.Ben yaklaştıkça o uzaklaşıyor.Koşu bandında gibiyim,hiç mesafe kat edemiyorum sanki.Bu sırada fısıltılar ve bedensiz varlıklar iyice içime işliyor.
“Ensar,” diye mırıldanıyorum tekrar.Yardımına ihtiyacım var,beni bırakmamalı.
”Kurtar beni..” diye mırıldanıyorum,fısıltılar benliğimi hapsederken son gücümle.Ardından rüzgar,Ensar’ın güçsüz sesini getiriyor kulağıma.
“Denedim…”
Son kez onun sesini duyup,karanlığa hapsoluyorum.
*
Telefonumun yüksek sesiyle uykumdan uyandım.Rüyanın etkisinden tırnaklarımı avuç içime bastırmıştım.Terden sırılsıklamdım.O nasıl bir rüyaydı öyle..Sanki,gerçekten yaşamıştım.i
Kafamı sağa sola sallayıp düşüncemin iplerini elime almaya çalıştım.Sadece aptal bir rüya,diye geçirdim içimden.Aptal bir rüya..
Britney’in ilahi sesi odada yankılanırken, telefonumu aramaya başladım.Dün,Ensar gittikten hemen sonra odama kapanmış,biraz müzik dinlemiş ardından uyumuştum.Telefonumu nereye fırlattığım ise meçhuldü.
Birtanecik sevgilim olan yatağımdan ayrıldım ve kıyafet dolabımın altında ki telefonumu elime aldım.Bu saatte her kim arıyorsa,umarım önemli bir şeydir.Yoksa bir şizofreni hastasını sinirlendirmek istemezdiniz.Ekranda Ensar’ın numarasını görmemle şaşkınlığım boyut atlamıştı,çünkü Ensar beni aramazdı.Evime gelirdi.İçimden söylene söylene telefonu açtım.
“Evet?” dedim uykulu sesimle.Gözümü duvardaki beyaz,etrafında mavi kelebekli saatime çevirince saatin 9 olduğunu görmüştüm.Eh,çokta erken sayılmazdı ama olsun.Ben kaçta uyanırsam uyanayım,benim için her saat erkendi.
“Günaydın!” dedi neşeli sesiyle.Benim sesim ise her zaman ki gibi duygu yoksunu ve düzdü.
“Evet?” diyerek sorumu yeniledim.Bir an önce yatağıma dönmek istiyordum.
“Yine konuşkanlığın üstünde.”
Sesi,neşesinde hiçbir şey kaybetmemişti.
“Ensar,kısa kes.Ne var?”
Gittikçe sinirlenmeye başlıyordum.
“Hazırlan,seni bir yere götürmek istiyorum.Tabi eğer istersen?”
Gitmemelisin.Emrivakilerden nefret edersin.
Şizofren yanım her zaman ki gibi beynimi işgal ederken rüyamın etkisiyle,belki de pişman olacağım o kararı verdim.Belkide gitmemeliydim fakat sadece bir kere,şizofrenliğimi unutmak istiyordum.Normal ben olmak istiyordum.Şizofren Vildan değil,sadece Vildan.
“Tamam,ne zaman gelirsin?”
“Biraz işim var 3 gibi gelirim.” Dedi neşesinin arttığını gizlemeden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Bedende İki Ruh
Fiksi RemajaHayatta kendinizi Dünyada ki bütün insanlardan üstün hissettiğiniz anlar vardır.İşte ben bu kitabı öyle bir anda yazdım.