(HyuJin)
İster istemez içerde Mark ve Ji Sung'un konuşmasına kulak vermiştim. Jeon Holding dediğini duyunca iyice dikkat kesildim öyle ki Min-Seo'nun salyalarını omzuma akıtmasına bile ses çıkartmadım. "Jeon Holding'in adını lekelemem gerek" dediğini duyduğumda daha fazla dayanamayarak salona girdim. Min-Seo'yu şaşkınlıkla Mark'a bakan Ji Sung'a verdim. Ve Mark'ın karşısındaki koltuğa oturdum. "Tanıştığıma memnun oldum Mark Tuan ben Jeon Holding CEO Yardımcısı Jeon HyuJin" dedim. Duyduğu şeyle şok olan Mark ne diyeceğini bilemezcesine kekelemeye başladı. Anca öyle kekelersin işte pislik çocuk.
"Evet söyle derdini yardımcı olalım"dediğimde hiçbir şey demeden ayağa kalktı ve kapıya doğru ilerledi. Hemen bende kalktım ve onun peşinden gittim. Tam kapı kulpuna uzanacağı sırada bileğinden tuttum. "Eğer şirkete bir kötülüğün dokunursa seni doğduğun güne pişman ederim. Takipte olacağım"dedim ve ben kapıyı açıp onun gitmesini bekledim. O ise çıktı tam kapıyı kapatacağım sırada fısıldadığını duydum. "Göreceğiz" dedi. Göreceğiz Mark Tuan.
✒.
Telefonuma ardı ardına gelen mesajlarla Min-Seo'nun ve Ji Sung'un dikkatini üzerime çekmiştim. Hemen telefonu elime aldım ve sesini kıstım. "Kim o ard arda mesaj atan?"diye soran Ji Sung'a omuz silktim "Instagramdan gelmiş"diye yalan söyledim. Aslında bir tanesi Instagramdan geldiği için tam yalan sayılmazdı. Kakaotalka girdim ve mesajı açtım.
Taehyung
HyuJin
HyuJin
Aaa isminde Jin hyungun ismi var
Neyse önemli değil
Yav telefona bir baksana
HyyuuJjiinn
HyuJin
Ya ne var ne ard arda mesaj atıyorsunTaehyung
Sonundaa
Telefona bakman için dağa çıkıp dua edecektim en sonHyuJin
Görmedin ama şuan sana göz devirdim
HyuJin
Her neyse ne var ne olduTaehyung
Jungkook yine Amerika'ya gidiyor
Taehyung
Sen gelmiyor musun? Ben seni özledim amaaBeni mi özlemişti? Tamam sakin ol HyuJin sakin ol.
HyuJin
Ji Sung ile beraber gayet keyfim yerinde benimTaehyung
:(HyuJin
Gitmem gerek Min-Seo ağlıyorTaehyung
Min-Seo kim yavTaehyung
Kim oTaehyung
Arkadaş mı edindin ordaTaehyung
İyi de niye ağlıyor?Telefonumu kapattım. Elimle alnıma bir şaplak attım. Pot kırmıştım işte. Neyse açıklama yapmak zorunda değildim. Aklıma tekrar seni özledim dediği geldi. Beni cidden özlemiş miydi? Çünkü öyleyse şuraya bayılabilirdim.
Taehyung'dan mı hoşlanıyordum? Belki- Hayır direkt evet. Taehyung'dan hoşlanıyordum. Ama kötü bir şey vardı ki Taehyung abimin en yakın arkadaşlarındandı bu biraz sorun teşkil ediyordu. Ayrıca diğer ve en büyük sorun ise Taehyung'un bana kız kardeşiymişim gibi bakmasıydı. Neden bu kadar zordu birini sevmek.
Ben düşüncelerimle boğuşurken yine Min-Seo'nun ağlama sesi geldi. Dün gecede uyutmamıştı Ji Sung'u. Hemen kalkıp Ji Sung'un odasına gittim ve kapıyı çalarak içeri girdim. Gözlerinden uyku akan arkadaşımın elindeki minik bebeği kucağıma aldım. "Sen uyu tamam mı bu gecede uyuyamadın zaten Min-Seo ile ben ilgilenirim"dediğimde bana minnet dolu bakışlar attı. Odadan çıkarken ise uçan bir öpücük attı. Gülümseyerek bende ona attım. Ve odadan çıkıp Min-Seo'nun odasına girdim. Pembe ve beyazlı bir odası vardı ama beyaz ağır basıyordu. Odayı tamamen Ji Sung döşemişti ve oldukça güzel duruyordu. Min-Seo'yu beşiğine koydum ve beşiğin korkukuğunu indirdip bende yanına oturdum. Abimin ve en yakın arkadaşımın bebeğiydi hâlâ inanamıyordum. Abimin bundan haberi olmaması canımı sıkıyordu aslında ama bu konuda Ji Sung'a da bir şey söyleyemezdim zaten yeterince zorluk çekmişti. Birde bu konuda üstüne gelmek istemiyordum.
Çalan telefonumun sesiyle şaşkına etrafa bakan Min-Seo'ya güldüm şaşırınca çok tatlı oluyordu. Telefonuma bakınca abimin görüntülü aradığını gördüm. "Baban arıyor Min-Seoo" diyerek aramayı cevapladım. Yatağında uzanmıştı ve muhtemelen birazdan uyuyacaktı. "Bak yanımda kim var"diyerek Min-Seo'yu gösterdiğimde gülümsedi. "Cidden çok tatlı HyJiinn"dediğinde burukça gülümsedim. Senin kızın abi
"Sen ne yaptın yarın geliyorsun öyle değil mi"diye konuyu değiştirdim. Başıyla beni onayladı. "Valizimi hazırladım ve sabah erkenden uçağa bineceğim"dedi. "Anladım çok dikkatli ol"dediğimde ise güldü. "Uçağı ben kullanmayacağım HyuJin" dediğinde göz devirdim. Hadi canım ben sen kullanacaksın sanmıştım. "Olsun sen yinede dikkatli ol"dediğimde kafasıyla onayladı. "Taehyung ile görüştün mü?"diye sorduğumda kaşlarını çattı. "Sanane Taehyung'dan"dedi. İşte birinci engel. "Doğru, banane Taehyung'dan. Neyse Min-Seo ile ilgilenmeliyim görüşürüz"diyerek cevabını beklemeden kapattım. "Ahh halacım ah bebek olmak ne güzel değil mi?"diye konuşmaya başladım. İyice kafayı yemiştim. "Deli bir halan var kurtuluşun yok"diyip göz kırptım. O ise boş boş yüzüme bakıyordu. Pekela Min-Seo ile konuşmak pek eğlenceli değildi. O zaman onu başka nasıl oyalayabileceğime odaklanmalıydım.✒.
Evdeki eksikleri almak için dışarı çıkmaya hazırlanıyordum. Ji Sung'un kesinlikle çıkmasına izin vermemiştim. Doğum yapalı bir hafta olmuştu henüz o her ne kadar çok iyi olsada ben varken onun gitmesi saçma olurdu. Üstüme beyaz bir tişört giydim. Altıma ise krem rengi bir pantolon. En son olarakta üstüme bol ekoseli bir gömlek giydim. Çanta almak yerine sadece telefonumu aldım ve kredi kartımı telefon kılıfımın arkasına koyup odadan çıktım. Salondan kahkaha sesleri geliyordu. Merakla baktığımda Ji Sung ile Min-Seo'nun güzelce oyun oynadığını gördüm ve gülümsedim. Çok güzel bir anneydi.
"Ben çıkıyorumm"diyerek haber verdim ve beyaz spor ayakkabılarımı giyerek evden çıktım. Asansöre doğru ilerleyip asansör düğmesine bastım. Zaten bu katta olan asansör açılınca girdim ve zemin kata bastım.
Aynadan saçlarımı düzeltmiştim ki asansörün bastığım kata geldiğime dair zil sesi geldi. Oldukça hızlıydı. Kore'dekiler bu kadar hızlı değildi. Asansörden inince elime yumruk yapıp baş parmağımı çıkarttım ve asansöre "Oldukça iyiydin dostum"diyerek binadan çıktım. Kore'de olsaydık bunu yapamazdım ama zaten burda dilimi anlayan kimse yoktu o yüzden daha rahattım. En yakın markete yürümeye karar verdim hem zaten arabanın anahtarını yukarıda unutmuştum. Yürümeye başladım. Zaten fazla uzakta değildi. Birden adımı duymamla şaşırarak etrafa baktım."HyuJin..aha geçen gün abini gördüm bugünde seni ne büyük tesadüf öyle değil mi?"
Geçen Jungkook'un anlatımından olan bölümün sonunda gelen kız bu kız.
Bugunde iki bölüm atayım dedimm. Saat tam 01.00 belki uyumuşsunuzdur ama olsun
Şuraya bir dehşetülvahşet bir fotoğraf bırakarak gidiyorum. Diğer bölümde görüşmek üzere sizi seviyorum sizde kendinizi bolca sevin. Öpüyorum💜muah muah
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Answer ❦︎ |JJK|✔ [Tamamlandı]
Fanfic[Tamamlandı] "Senin abin Jeon Jungkook'a aşık olacak kadar aptalım, evet"