🌷E🌷

2K 175 53
                                    

"Yine bugün,

İnsanlar geçmişte kalıyor

Dünya devam ediyor

Bensiz iyi

Ben hala çok gençim

Sanırım hala olgunlaşmadım

Ben neden bu kadar aptalım?"

BigBang - Last Dance.
***

"Ben bunun yaptığı ilan-ı aşkı sikeyim." RiJin elindeki kumandayı koltuğa fırlatıp sinirle ayaklandığında bakışlarını ona çevirememiştin.

Dükkandaki mola odasında çay saatinizde dinlenirken televizyon izliyordunuz ve sabah olduğu için de haliyle magazin programı vardı.

Programda Jiyong'un senden başka biriyle boy boy fotoğrafları gösteriliyordu.

Daha iki gün evvel herkese, sana aşık olduğunu ilan eden adamın başkasıyla  fotoğrafları vardı.

Gözlerini kırpıştırıp derin bir nefes aldın. Ellerin buz kesmişti ama yüreğinin ortası kor gibi yanıyordu.

Telefonun çalmaya başladığında gözlerini hâlâ gösterilmekte olan fotoğraflardan çektin.

'Sevgilim ❤' arıyor...

Boş bakışlarla telefonu eline aldın ve çalmaya devam etmesini izledin bir kaç çalıştan sonra kapanmıştı. Bir süre sonra tekrar çalmaya başlamıştı.

Oturduğun koltukta yan tarafına doğru gelişi güzel fırlatıp gözlerini yumdun ve ellerini yüzüne kapattın.

"Bak bak beni de arıyor utanmadan!" RiJin, kendi telefonunu cebinden çıkararak sinirle konuştuğunda ellerini yüzünden çektin.

"Ne var? Vermiyorum telefona falan! Var mı mantıklı bir açıklaman sanki?! 2 gün oldu be ilan-ı aşk edeli ne çabuk sıkıldın da başka maceralara atıldın?! Adam yerine koyduk bir de enişte dedik sana!" Sinirli bir şekilde hiç nefes almadan konuşmuştu arkadaşın.

Öyle bir haldeydin ki tepki vermek bile gelmiyordu içinden. Dumura uğramıştın.

"Şaka mısın sen? Kızla sarmaş dolaş çıkmışsın mekandan! Eski fotoğraflar mı?" Arkadaşın son cümlesinde kaşlarını kaldırarak sana döndü. "Bir sus ağlama. Sümüklerini kulağımda hissediyorum." Yüzünü buruştururak telefonu kulağından uzaklaştırdın.

"Dinlemek istiyor musun açıklamasını?" Tek kaşını kaldırarak konuştuğunda derin bir nefes aldın. Bu sektör bataklığın ta kendisiydi. Belki de Jiyong doğru söylüyordu? Hem yıllardır bu adama fanlık yapıyordun. Onun eski sevgililerine ne kadar sağdık olduğuna şahit olmuştun.

"Evet." Net ve kendine güvenen bir ses tonu ile konuştun. RiJin kafasını sallayıp telefonu kulağına geri yasladı. "Akşam müsait oluruz." Herhangi bir cevap beklemeden telefonu Jiyong'un suratına kapattı.

"Umarım açıklaması mantıklıdır." Kendi kendine mırıldanıp işine dönmek için telefonunu cebine attın ve mola odasından dışarı çıktın.

***
RiJin bir eli belinde, çatık kaşları ile kapıyı açtı ve karşısındaki suratlara sert bir şekilde baktı. Özellikle Jiyong'a öyle sert bakmıştı ki adam ağlamaktan kızaran gözlerini yere indirmişti.

"Girebilir miyiz?" Seung Hyun uysal bir ses tonu ile konuşunca RiJin'in bakışları bir nebze olsun yumuşamıştı. Hafifçe kenara çekilip yol verdi.

3000 Kez [Kwon Jiyong OC]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin