Evlilikten Aşk Doğar Mı?

1. Bölüm - Tanışma

Başlangıç tarihi: 28.05.2020
İyi okumalar...

***

  Günün ilk ışıklarıyla gözlerimi araladım. İçeriden son bir haftadır olduğu gibi Selin'in inceden inceden kulak tırmalayan alarmının sesi geliyordu. Kuzucum günlerdir bir proje uğruna sürünüyordu resmen. Mimarlık okumak zor işmiş gerçekten. Aslında geçen sene mezun olması gerekirdi ama alttan kalan dersleri vardı. Onları da verdiğinde kurtulacak inşallah.

  Elimi yüzümü yıkadıktan sonra odasına gittiğimde biricik kankamı koca koca kağıtların arasında masasında uyuyakalmış bir halde buldum. Artık ne kadar yorulmuş ne kadar derin uyuyorsa bas bas bağıran alarmını bile duymuyordu. Alarmını ve açık kalmış pencereyi kapattıktan sonra Selin'in beline kadar gelen dağılmış sarı saçlarını yüzünden geriye doğru atıp omzundan hafif sarsarak seslendim.

"Seliin! Hadi kalk derse geç kalacaksın."

  Mavi gözlerini kırpıştırarak araladı ve yerinde hafifçe doğrulmaya çalışmasıyla acıyla bağırması bir oldu.

"Aah! Saçlarım! Uff, saçlarım defterin tellerine takılmışş! Belim de çok fena. Leylaa bana yardım et!"

  Saçlarını tellerden ayırmaya çalışırken sinirle cevap verdim.

"Tamam dur hallediyorum şimdi. Kızım sen de yani... Ne bu halin? Şu uyuduğun şekle bak! Belinin tutulmadığına şükret . Camı da açık bırakmışsın. Güzelim saçlarının da her bir teli bir yerde. Bari şu masaya oturmadan saçlarını topla. Her sabah bu şekilde uyanmaktan yorulmadın mı?"

  Selin önce söylediklerime gözlerini devirdi. Sonra sırıtarak konuşmaya başladı.

"Aslında senden iyi anne olur he..."

  Tellerden kurtarmayı başardığım saçlarını hafifçe çekmemle bağırdı.

"Aah!"

"Saçların elimdeyken söylediklerine dikkat et bence!"

  Suratını asıp kafasını kaşıyarak yerinden kalkıp şifonyerinin önüne gitti. Çekmecesinden tarağını çıkartıp uzun saçlarını taramaya başladı. Bir yandan da laf yetiştirmeyi ihmal etmiyordu.

"Ne dedim ki şimdi ben? Kötü bir şey mi dedim? Aman tamam Leyla. Sen evlenme. 20 tane de kedi al. Evde kalmış emekli öğretmen gibi otur evinde."

  Evet belki gereğinden fazla tepki verdim ama elimde değil. Evlilik, çoluk çocuk konusu açılınca sinirleniyorum. Annem yüzünden bu sıralar bu konularda biraz fazla hassasım. Tutturdu evlen diye. Zaten direkt sevgililik fikri bana çok uzak. Romantik ilişkilerden hoşlanmıyorum. Zaten ben aşkın kendisine pek inanmıyorum. Özellikle birisinin bana aşık olabileceğine. Kendime de aşık olmayı yediremem. Ben de böyleyim işte. Başkalarında olunca problem yok ama kendime gelince böyle oluyor işte. Hem evlenmek zorunda mıyım canım?!

  Selin'in söylediklerine göz devirip odasından çıktım. Mutfağa geçip hemen hızlı bir şekilde sandviç hazırlamaya başladım. Selin'e yetiştirmek için hızlı hareket etmem gerekiyordu. Ben bir şey hazırlamasam okula aç gider, kantinden tost alırdı.

  Ben domatesleri soyarken mutfağa gelip şişesine su doldurdu. Altına bir kot pantolon üstüne de Pikachu'lu bir t-shirt geçirmiş, saçlarını da at kuyruğu yapmıştı. Köpüklü ağzında da diş fırçasını tutuyordu. Büyük yuvarlak mavi gözleri, beline kadar uzanan sarı saçları, sevimli yüz hatları ve zayıf - uzun boylu fiziğiyle oldukça güzel bir kızdı.