on yedi

879 74 51
                                    

"hyung uyan"
"bu kadar fazla uyumaması gerekiyordu"

Genç adam yüzüne aniden gelen suyla
yerinden sıçrayarak uyanmıştı.
"siktir ne oluyor!"

Namjoon abisinin uyandığını görünce sevinçle haykırmıştı.
Burada ne olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu.
geldiğinde her yer karışmıştı
ve Yoongi bayılmış gibiydi.

"hyung iyisin dimi
ne oldu burada böyle?"

genç adam saatlerdir uyumanın verdiği uyuşuklukla gözlerini ovuşturdu ve şaşkınca etrafına bakınmaya başladı.

"Ne?"

"diyorum ki neden burada uyuyakaldın?
ve burası niye bu kadar dağınık"

Yoongi gelen sorunun ağırlığıyla biraz durdu
durdu

yavaş yavaş hatırlamaya başlamıştı.
uyumuştu...sonraa...
defteri!
birisi defterini almıştı
bir anda oturduğu yerden kalktı ve yakalarına sarıldı genç olanın

"piç herif! Hepsi senin yüzünden
sen yaptın dimi her şeyi"

Namjoon korkuyla gözlerini kocaman açtı.
"H-hyung ne diyorsun
ben b-ben anlamıyorum"

Yoongi gelen cevabın komikliğiyle alaycı bir gülümseme sundu Namjoon'a
ardından ellerini saçlarından geçirdi ve avazı çıktığı kadar bağırdı.

"Ah tanrım delireceğim
lan seni gebertirim orospu çocuğu!"

İçindeki bürün siniri bir yumrukla genç olanın yüzüne savururken
üstüne çıkmış ve ard arda vurmaya başlamıştı.

fakat Namjoon olayın şokuyla tepki bile veremiyordu.
o ne yapmıştı ki?
neden birdenbire suçlu o olmuştu?
bu soruları düşünürken Yoongi bir çığlık daha atmış ve üzerinden kalkmıştı.

"şimdi siktir git burdan
eğer bir daha gelirsen kendini ölmüş bil"

Namjoon yüzündeki kanı montunun koluna sildikten sonra masumca Yoongi'ye bakmaya başladı.
"Hyung, önce anlat eğer suçluysam ben çekip gideceğim
ama önce anlat ki suçumu bileyim "

yavaşça ayağa kalktı ve ellerini tuttu.
"lütfen hyung"

Yoongi derin bir nefes aldı ve anlatmaya başladı
"sen gittikten sonra uyku bastırdı
gözlerim yarı açıktı
hiçbir şey göremiyordum
sonra birisi gizlice içeri girdi,ortalığı karıştırdı
ve en sonunda yanıma geldi
gördüm Namjoon
Gördüm onlar senin ayakkabılarındı
ellerimden defteri aldı ve çıkıp gitti."

küçük olan hafifçe ürperdi ve korkuyla Yoongi'ye bakmaya başladı
"hyung yemin ederim ben değildim
ben defter falan bilmiyorum
yemin ederim"

"Neden yaptın joon?
Kahveme o ilacı neden attın o zaman?"

Namjoon ani gelen soruyla afalladı
geri geri gitti ve haykırarak konuştu
"Cidden benim yaptığımı mı düşünüyorsun!
ben hiçbir şey yapmadım
ama istiyorsan anlatayım
Gelirken ayının birine çarptım ve kahvem üstüme döküldü.
inanmıyorsan bak! bak üstüm full kahve
senin kahveni de sekreterine bıraktım ve lavobaya gittim bu kadar."

"a-ama nasıl?"

Namjoon hafifçe gülümsedi
bu gözlerindeki hüzünü de gösteren bir gülümsemeydi.

"beni suçladın hyung
benim sana zarar verebileceğimi düşündün"

yavaşça çantasını aldı ve sakince kapıdan çıktı gitti.

Min Yoongi dayanamadı
kendini koltuğun üstüne bıraktı
Ellerini yüzüne kapattı ve
kızarık gözleriyle düşünmeye başladı.

dayanamıyordu
olmuyordu...

yavaşça koltuktan kalktı ve sekreterini odasına çağırdı.
iki üç dakika henüz geçmişti ki odasının kapısı ürkekçe açıldı.

"Bay Min, beni görmek istemişsiniz"

Yoongi elini içeri girmesi için salladı ve koltuğu göstererek konuştu.
"Gel Jiwoo öncelikle sana önemli bir şey soracağım"

"tabii ki sorun"

"Namjoon sana bir kahve bıraktı mı?"

Kız korkuyla geri çekildi
"E-evet bıraktı sanırım üstüne kahve dökmüştü. "

"Off tamam Jiwoo çıkabilirsin"

Yoongi yine koltuğa oturdu
kızın henüz kapıdan çıkmadığını fark edince ise sorgulayıcı bakışlarını ona yönlendirdi.

"Çıkabilirsin dedim Jiwoo"

Kız tereddüt ediyor gibiydi.
Aniden cebinden küçük bir cisim çıkardı ve Yoongi'nin ellerinin içine bıraktı.
"şey bunu masamın üzerinde buldum
sanırım size ait, iyi günler"

Jiwoo kapıdan çıktığında Yoongi bakışlarını elindeki
şeye indirdi.

ve gördüğü şeyle donakaldı
"b-bu nasıl olur?"

"Ah çıldıracağım defterim!"

elinde Eunji'nin defteri duruyordu...

Yb isteyen buraya yazabilir...💙

sizce katil kim olabilir ???

let you downHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin