2.Bölüm

701 26 2
                                    

Multimedya = Hektor (Hades)

Arkadaşlar yandaki Hadesin müziği dinlemek isteyen dinlesin. Hepinize iyi okumalar😍😍😍💓

***** **** ***

Sofrada otururken kardeşlerim daha doğrusu üvey kardeşlerim Hek-
tor'a ağızları açık bir şekilde bakıyor-
lardı. Benim iki tane üvey kardeşler-
im vardı. Biri benden 3 yaş küçük olan Ozan, diğeri benden 2 yaş küçük olan Ahmet'ti.

Ahmet Hektor'a bakarak konuş-
maya başladı. "Sen Gökçe ablamın erkek arkadaşı mısın?" diye sordu. Yok artık o kadar da değil. Babam ise;

"Ahmet!!" dedi sesi biraz yüksek çıkmıştı. Sonra babam Hektor'a bak-
arak.

"Öyle mi?" dedi.

"Baba!!" sesim biraz yüksek çık-
mıştı.

"Ne? Sadece merak ettim?" dedi babam. Annem ise derin bir nefes alarak konuşmaya başladı.

"Yeter artık, kesin şunu, misafir-
imizi rahatsız ediyorsunuz?" dedi.

"Hayır sorun değil ben böyle rah-
atım" dedi Hektor. Annem gülümse-
yerek.

"Sen nerede yaşıyorsun? Evin nerede?" dedi.

"Evim yok." dedi Hektor soğuk-
kanlılığını bozmayarak.

"Ne demek evin yok! Sen sokakta mı yaşıyorsun?" dedi babam.

"Nasıl sokakta yaşayabilirsin ki herkesin bir evi vardır. Özellikle senin gibi yakışıklı, karizmatik ve me-
lek yüz-" dediği anda Ozan'ı sustur-
dum. Bu çocuk kafayı yemişti, bildiğin kendini kaybetmişti. Elimle Ozan'a sus işareti yaptım o da sustu. Hektor o kara gözlerini hepimizde gezdirerek konuşmaya başladı.

" Evim yok derken, bundan bah-
setmedim, ayrıca ben sokakta yat-" dediği anda annem sözünü kesti.

"Olmaz seni öylece sokakta bırak-
amayız. Burada kal biz sana yatak hazırlarız. Değil mi çocuklar." diyerek bana, Ahmet'e bir de Ozan'a baktı, bende başımla onaylayıp sofradan kalktım ve Ahmet'le Ozana dönerek.

"Ahmet, Ozan hadi sofrayı topar-
lamama yardım edin" dediğim anda ikiside oturduğu yerden mızmızlanıp kalktılar, tembeller.

**** **** ****

Babam Hektor'a odasını gösterdi ve Hektor'la içeriye girdiler. Ben sof-
rayı toparladıktan sonra tam Hektor un yanına gidecektim ki babam oda-
dan çıktı.

"Baba ne yaptın? Gösterdin mi odasını"

"Gösterdim göstermesine de bu adam çok tuhaf biri değil mi? Hem üstelik adam senden birkaç yaş bü-
yük duruyor, nereden buldun bu adamı?"

Babam bu soruyu sorduğunda ol-
duğum yerde kalakaldım. Ne diyecek-
tim şimdi ben babama, Hektor beni dünden beri takip ediyor, üstelik adımı bile biliyor diyemezdim her-
halde, ben de hemen bir yalan uy-
durdum.

" Şey Hektor dün yolun ortasında bayılmıştı bende ona su verdim kendine gelsin diye işte suyu verdim o da suyu içmiş yani içti. Kendine geldi bende kendine dikkat et diye yanın-
dan ayrıldım. Sonra bugün onu burada gördüm ve evime davet ettim bu kadar" dedim.

"Anladım demek Hektor'la böyle tanıştınız"

"Ee Hektor odasını beğendi mi?"

"Ah evet beyendi ama ben ona ne-
reden geliyorsun diye sorduğumda bana bilmiyorum dedi. Bak şimdi en şok edici konuya geliyorum. Ona yaşını sorduğumda beş bin yaşında olduğunu söyledi."

"Tamam baba sen kendini daha fazla yorma bende gidip bir Hektor'a bakayım."dedim ama keşke gitmez olaydım çünkü odada yoktu daha doğrusu kaçmıştı. Babamla annem yanıma gelip odaya baktılar. Hektor-
un odada olmadığını görünce şok olmuşlardı. Bende pencereye baktım, pencere sımsıkı kapalıydı.

" Gitmiş mi? "dedi annem

" Evet anne gitmiş"

" Ama az önce buradaydı nasıl gitti"
dedi babam.

"Bende bilmiyorum baba gitmiş işte neyse siz yatın hadi ben yarın halledicem" dedim.

Annemle babam odalarına geçer-
ken bende kendi odama geçip yattım.

**** ***** ***

Daha yeni tarih dersinden çıkmış-
tık. Teneffüs zilinin çalması ile hemen hava almak için bahçeye çıktım.

Bahçeye çıktığımda Hektor'u ban-
kın orada oturduğunu gördüm. Beni görünce oturduğu banktan kalktı ve yanıma geldi. Bende koşar adımlarla onun yanına gittim ve konuşmaya başladım.

"Gittin" diye bağırdım.

"Açıklamama izin ver ve beni dinle" dedi.

"Hayır asıl sen beni dinle Hektor. Ben sana o kadar evimi açtım annem-
le babam senin için yatak hazırladılar senin için yapmadıkları şey kalmadı. Ama sen gittin" dedim.

"Bu konuda suçlu olduğumu ka-
bul ediyorum ama sana söylemem gereken bir konu var o yüzden sadece sus ve dinle" dedi kaşlarını çatarak, o iri gözlerini kısarak bana bakmaya başladı. Ben bu bakıştan biraz ürk-
semde kendimi toparlayıp güçlü dur-
maya çalıştım.

"Burada susması gereken biri varsa o da sensin.... Ne duruyorsun konuşsana ne söyleyeceksen söyle" dedim sinirle bağırarak, şuan sinirden biraz saçmalamış olabilirim. Hektor derin bir nefes alarak nefesini sıkıntı-
yla geri verdi.

"Cidden sen tam bir baş belasısın. Sinirden ne dediğin belli değil" dedi bana bakarak.

Hektor tam ağzını açıp bana bir-
şey söyleyecekken zil çaldı ve Hektor bana dönerek.

"Daha sonra konuşuruz, sen şimdi sınıfa gir" dedi.

"Hayır, sen şimdi bana diyecekle-
rini söyle ondan sonra sınıfına gider-
im ben" dedim.

"Hayır, sen sınıfına geçeceksin, zaten benimde işim vardı" dedi ve çok şiddetli bir rüzgar esmeye başladığı için gözlerimi sımsıkı kapattım. Rüzgar bittiğinde ise gözlerimi hafif aralayıp baktım ki Hektor ortadan kaybolmuştu.

HADES Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin