Başlangıç tarihinizi buraya
bırakabilirsiniz.Multimedya; Behlül Ve Ecem
Bölüm şarkısı; Tuğkan - Belki DeYaşamın anlamı neydi?
Hayatımı anlatmaya bu şekilde başlamam saçma olsa da bilmek istiyordum.
18 yıllık hayatımı ne için yaşadım?
Kiminiz yaşamın nedenini tanrıya kiminiz ise ders çıkarmaya bağlı olduğunu düşünüyordur.
Ben ikisine de katılmıyordum. Bu hayatı herkesin düşündüğü gibi düşünerek yaşamak istemiyordum. Ben bu hayatı yaşamak istemiyordum bile.
''En yakın arkadaşının kardeşine aşık olmanın nesi yanlış anlamadım?'' gözlerimi devirerek hikayeye gerçekten buradan başlayıp başlamamamız gerektiğini sorguladım. ''En yakın arkadaşımın kardeşinin erkek olması?''
-
Pekala geri gelelim. Yıllar yıllar öncesi nasıl olur? iyi olur.. harika!
Ben ve benim best freundem Ecem birlikte büyüdük. Şu yıllar yıllar öncesi olayı var ya? aklıma gelen bir anıyı anlatarak başlamak istiyorum. Biz on iki -sanırım on üç- yaşındayken Ecem'in çüküyle dalga geçtiği bir çocuk sinirlenip çükünü çıkartmaya çalışınca, erkeklik gururu bazen çok gereksiz olabiliyor, Ecem görmesin diye elimle çocuğun çükünü kapatmamla başlamıştı tüm olay. On üç yaşında bir çocuk olarak ne yapacağımı bilememiştim. Bizde arkadaşın göz sağlığı her şeyden önce geldiği için böyle bir şey yapma gereği duymuştum. Sonra adım ''Behlül çük tutan Doğan'' olmuştu. Sanırım alışılmışlık psikolojisi ya da babamın erkeksi hormonlarını sağ taşşağına depolayıp beni sol taşşağından yollamış olması bu durumu etkileyip küçük bir kar kütlesinden çığa dönüştürmüştü.
Ortaokulda yaşadığım zorbalık lisede Ecem'in kardeşi -kardeşi dediğime bakmayın kendisi bizden bir yaş büyüktür- tarafından kesintiye uğradı. Başta herkes şaşırsa da buna alışmaları da aldırış etmemeleri de kısa sürmüştü. Eh, durum böyleyken ben de Bahadır'a aşık olmuştum.
Özür dilerim anne.
Oğlun bir erkeğe aşık oldu.
-
''Arkadaşının bundan haberi var mı?'' gözlerim istemsiz büyürken bunu neden rehber öğretmenime anlattığımla ilgili pişmanlık kanımdan yükselmeye başladı. ''Hayır. Anlatmayacağım da.'' Onaylamaz bir ifadeyle kafasını iki yana salladı. Boş bakışlarımı gözlüklerinin yanından sarkan boyalı sarı saçlarında gezdirdikten sonra Aysun Hoca'nın gözlerine kitlendim. ''Bunu bana neden anlattığını sorabilir miyim? yanlış anlama eşcinsel olman beni rahatsız eden bir durum değil ama seni rahatsız ettiğini düşünüyorum. Yoksa neden anlatasın?'' omuzlarımı silkerek Aysun Hoca'ya saygı gereği masaya bıraktığım limonlu sodama bakmaya başladım. İçmek istiyordum. ''İçimde kaldı. Emin olun bir şeyi en yakın arkadaştan saklamak çok zor. Tuvaletimi ne zaman yaptığımı bile bilir o.'' Gerçekten, Ecem ne yediğimde tuvaletim geldiğini bile biliyordu.
''Bu aşk çocukluktan doğma bir şey mi? yeni gelişen bir şey mi? cinsel dürtü gibi...'' kaşlarımı çatarak sözünü kestim. ''Kesinlikle cinsellikle bir alakası yok. Ortaokulda başlayan bir şey.'' dudaklarını yukarıya doğru kıvırıp ne soracağını düşünmeye başladı. Ufladım. Çok sakin ve sıkıcı bir kadındı, kalkıp gitsem ayıp olur muydu ki?
''Şey, ben gitsem olur mu? okul çıkışı evlerine gitmem gerekiyor yoksa Ecem beni öldürür.'' kafasını aşağı yukarı doğru sallamasıyla çantamı ve sodamı aldığım gibi dışarıya fırladım. Oh be amına koyayım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Güzel Hatırla (GAY)
Lãng mạnBoyxboy hikayedir. Eşcinsel karakterler barındıran bir kitap olduğundan, homofobiklerin okumaması önemle rica olur. - "Duyarsın uzaklardan Dalarsın yakınlara." Kapak düzenlenecektir. Argo kelimeler barındırdığından rahatsız olacaklar okumasın.