Friends | vmin

8| Dream?

"Bir dakika yani bitti mi?"

"Evet Jimin, yarım saattir test kitabını inceliyorsun."

Yerimden hızla kalkarak kollarımı havaya kaldırdım.

"Tanrım.. sonunda bitti! ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM TAEHYUNG~!"

Adımlarımı masa sandalyesinde oturmuş şokla bana bakan Taehyung'a çevirerek kocaman sarıldım.

"Sen olmasaydın ne yapardım? Çok çok çok çok teşekkür ederim!"

Sarılışıma hızla karşılık verdiğinde gülümsemem iyice büyümüştü.

"Rica ederim Jimin, o kadar da büyük bir şey yaptım sayılmaz."

Ondan ayrıldım ve kafamı olumsuz anlamda salladım. Bir şey yapmadım diyordu bir de, aptal.

"Şimdi yanlızca insan beyni projesi kaldı."

Yüzüm düştüğünde birkaç saniye bana bakmış ardından dudaklarını aralamıştı.

"Sen merak etme, ben konuşurum Yoongi ile."

"Sahi mi?"

Heyecanla yüzüne baktığımda gülümsemiş ve kafasıyla onaylamıştı.

Aklıma bir anda Jungkook geldiğinde, yaklaşık 2 saattir Yeontan ile yukarıda oyun oynadığını hatırlamıştım.
Umarım hayvan yaşıyordur.

"Ben bir Jungkook'a haber vereyim, çünkü geç oldu ve eve gitmemiz gerek."

"Hoseok alacak mı ki sizi?"

Dudaklarımı büzdüm ve ellerimi 'hiç bir fikrim yok' anlamında havaya kaldırdım.

"Bilmiyorum, deneyeceğiz."

Adımlarımı merdivene çevirerek yukarı çıkmaya başladığımda arkamdan Taehyung da geliyordu.

Odaya girdiğimizde ise içimizi yumuş yumuş yapan bir görüntü ile karşılaşmıştık. Çünkü yerde Yeontan ile Jungkook yatıyor, ancak Yeontan'ın uyuması gerekirken Jungkook uyuyordu.

Yeontan bizi gördüğünde dilini çıkarmış ve hızla ayak ucumuza gelmişti.
Eğilerek onu kucağıma aldım ve tüylerini okşadım.

"Oğlum sen hani uyuyacaktın?"

Taehyung burnunu Yeontan'ın tüyleri arasına sokmuş konuşurken, Yeontan iyice kucağıma sinmişti.

"Uykun mu gelmedi yoksa, hm?"

Kafasını göğsümden kaldırıp yanağımı yaladığında kıkırtı bırakmıştım odaya.

"Siz Yeontan ile aşağı inin, ben Jungkook'un yatağını açayım. Yerde yatmasın."

Mahçup bakışlarla kafamı sallayıp merdivenlere yöneldiğimde, Yeontan heyecanlı nefeslerini merdiven boşluğuna veriyordu. Kucağımda inip kalkan göğsü ise, durmadan sırıtmamı sağlıyordu.

Koltuğa oturup bacak bacak üstüne attım ve Yeontan'ı üstte olan bacağımın üstüne koydum.

"Sen abiyi mi uyuttun bakalım? Kook da zaten meraklı uykuya, vermiştir kendini senin o minik patilerine."

Tek patisini alarak öptüm.

Suratımı yalamaya başladığında kahkaha atarak göğsüme çektim minik tüy yumağını. Ama o durmayıp, göğsümden sıyrılmış ve iki ayağının üstüne kalkarak yalamaya devam etmişti.

"Yavrucuğum dur iki dakika, suratımı yedin."

Kalın bir kahkaha ile bakışlarımı merdivenden bana doğru yürüyen Taehyung'a çevirdim.