BAŞLANGIÇ:)

152 6 3
                                    

Havanın çok güzel olduğu bir günde okula gitmek mi? Hiç benlik değil... Adım Eylül . 11.sınıf öğrencisiyim. Babam ünlü bir holdingin CEO'su.  Marka meraklısı psikopat bir insanım .Parfüm koleksiyonu yapmayı severim.En önemlisi biraz sapık bir varlığım...  Okuldaki gezi kulübünün başkanıyım. En yakın arkadaşlarım Nare, Ada ,Berk, Mert ve Şimal.

 Nare: Kız  yurdunun başkanı , ailesi varlıklı , alışveriş meraklısı , gezmeye bayılır

 Ada: Müzik sınıfı başkan yardımcısı , yarı Amerikan yarı Türk . Yemek yemeyi çok seviyor ve bloğu var.

 Berk: Erkek yurdunun başkanı,  kızlar arasında çok popüler. Onun verdiği etkiyle aşırı çapkın bir tip. Son olarak müziği çok seviyor.

Şimal: Öğrenci birliği başkan yardımcısı , aşırı zeki  , youtube da kanalı var diğer bir değişle yarı ünlü:) Erkekler arasında zekiliği sayesinde dikkat çekiyor. Ayrıca babası okulun müdürü.

Mert: Spor kulübü başkanı , o da berk gibi popüler. Ama onun sevdiği bir diğer ilgi alanı spor . Çok yardımsever ve yakışıklı (Bu yüzden kızlar onun peşinde). En büyük hobisi hafta sonları yetimhane veya huzur evlerine gidip insanlarla vakit geçirmek.

Bu yaptığımız başkanlıklar bizi bu okulda popüler yapan ufacık bir etken galiba :) 

Okula geldiğimde herkes meğer beni bekliyormuş (Her yere geç kalan bir insanımdır :/ ) Yaz tatilinde herkes farklı mekanlardaydı. O yüzden hiç buluşamadık. Beni görünce herkes bana koşmaya başladı. Sarıldık. Tabii orda tek biz yoktuk. Ben bahçeye girince bütün gözler bana çevrildi. Pek aldırış etmedim çünkü hep yaşadığım bir olaydı. Yemekhaneye indik. Yemek yerken bir anda da muhabbet ediyorduk. Birimiz dışında... Ada sanki 3 ay boyunca hiç yemek yememiş gibi. Ama bunun aksine formunu güzel koruyor. Yan masamıza pek sevdiğimizi söyleyemeyeceğimiz bir grup oturdu. Melis, Pelin Emir ve Hayat... Geçen dönemden kavga etmişliğimiz olduğu için (haklı olan bizdik) onlar gelince yemekhaneyi bir sessizlik sarmıştı. Berk ve Mert bir bana bir Nare'ye birde Şimale bakıyordu . Kendimi zor tutuyordum. Ada ise hala yemek yiyordu... Şimal sinirlerine hakim olamayınca ben ve mert onu durdurduk çünkü o öğrenci birliği başkan yardımcısıydı.Eğer hata yaparsa bütün karizması yerle bir olabilirdi. Üsetelik babası okul müdürü. Bir hışımla yemekhaneden çıktık. 

Ben iç sesim: ( Nare çok sessiz umarım fırtına öncesi  sessizlik değildir.)       O sırada:

 Nare: Gençler ben lavaboya gidip geliyorum. Sanırım midemi bozdum.

Ben iç sesim : ( Upss! Sanırım düşündüğüm şeyi yapacak.)

Diğer herkes sınıfa doğru ilerlerken ben Nare'nin peşine düştüm. Tuvalete girdi ve bak şu Allah'ın işine!  karşısına Pelin çıktı. Tam da adamı dostummm:) Pelin Nare'den çok korkuyor çünkü onu yemekhanede rezil etmişti kendisiyle dalga geçtiği için Nare. Yanına yaklaştı ve kulağına ''Baş köpeğinle sizi bizim etrafımızda bir daha görürsem 2 olsun. Sanırım  o zaman  ne yapacağımı az da olsa tahmin ediyorsundur'' dedi ve şerefsiz gülüşünü atıp onun yakasını düzeltti. Ve Nare'den korkan Pelin koşarak oradan ayrıldı. Ben ise duvarın arkasından sadece dinliyordum çünkü Nare bu durduramazsın. Lavabo çıkışında beni görünce şaşırdı. Gururlu anne gülümseyişiyle ona bakıyordum. Koluna girdim ve etrafımızdaki erkekleri eleştirmeye başladık. En sevdiğimiz aktivite... Yukarı çocukların yanına çıktık. Sınıfta bir dedikodu dönüyor. Sanırım sınıfımıza yeni biri gelecek...





''Adım Eylül ve bu sıradan aşkta benimle beraber olmanızı istiyorum. Umarım beni seversiniz:)''

AĞAĞAĞAĞAĞAĞAĞ İLK DEFA YAZIYORUM VE ÇOK HEYECANLIYIMMM

UMARIM BEĞENİRSİNİZZZZ^^ LÜTFEN YORUM YAPMAYI VE OYLAMAYI UNUTMAYINNN^^

Ordinary LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin