Ordinary Love

KÖTÜ KARŞILAŞMA

O da ne ? Niye kapı açık ?

İçeriye girince önümde kimsenin olmadığını görünce sakince nefes veririm. Ama o zaman niye kapı açık? Sanırım güvenlik kameralarını kontrol etsem iyi olucak.

Bilgisayardan şenliğin olduğu zamanı izlemeye başlarım ve o da ne! Biri cidden odaya girmiş. Ne cüretle odaya girebilir! Videonun devamında bir koltuğa oturup bir kalkıp dosyalara bakıyordu. Ama bu çok kaba! Elimdeki görüntüleri müdüre götürmeye giderken yolda bizim çocukları gördüm. Bana beni beklediklerini çabuk olmamı söylediler. 

Ben: Beni beklemeyin bir işim var onu halletmem gerek müdür odasında mı?

Şimal: Hayır az önce çıktı.

Nare: Bir sorun mu var Eylül kızgın görünüyorsun.

Ben: Biri biz festivaldeyken odama girmiş.

Mert: Ne? Emin misin

Ben: Evet. Elimde kamera görüntüleri var.

Ada: Oha olaaayyy

Ben: Neyse müdür yokmuş artık yarın gösteririm videoyu.Çıkabiliriz.

Derken önümde duran şey karşısında şoka uğradım.

Ben: HASKTR... Bekle! Can'ın  yanındaki şey değil mi ya VİDEODAKİ ÇOCUK!!!

Nare her ne kadar tepkisiz kalmaya çalışsada içten içe gerildiğini hepimiz fark ettik.

Berk: OOOOOO kimler buradaymışşş. Exeniştem nasıl gidiyor Naresiz boş beleş hayatıın? Yanındaki kim yeni sevgilin mi pauhaa.

Can: Saçmalama Berk! O buraya yeni gelen nakil öğrenci Rıfat. Ayrıca Pişman olduğumu herkesten daha iyi biliyorsun.

Berk: He aynen tek saçmalayan benim oki.

Ada: Aptal o zaman neden bıraktın? 

Can: Zorundaydım...

Nare: Bana saçma bahaneler yerine 1 kelime söylesen kafiydi. Ama teşekkür ederim bu davranışın, seni benim gözümden biraz daha düşürmeme yardımcı oldu.

Dedi ve hiç bir şey demeden gitti. Onun böyle gitmesine dayanamayan Berk, Nare'nin arkasından koştu. Can'da tam Nare'nin peşinden gidecekken kolundan tuttup kendime çevirip bir tokat attım. Olay karşısında Mert ise sadece şerefsiz gülüşünü attı ve sadece izledi. Yanındaki arkadaşı ise bir adım attı ona'' Dönüp sen karışma bu işe seninle sonra konuşacağız'' dedim.. Ben ise vurduktan sonra ona '' Onu bir anda terk ettikten sonra hala nasıl onun yüzüne bakabilirsin ve peşinden gitmeye kalkışırsın!'' dedim. O ise sadece yere bakıyordu. Kolunu sertçe bıraktım ve diğerlerini toplayıp Nare'nin yanına gitmeye koyuldum. Arkadaşı ise olay karşısında şok olmuş bir şekilde gülümseyip bakıyordu. Oradan ayrıldık.

                                                            O SIRADA NARE VE BERK:

Berk: Nare dur beni bekle...

Nare: Beni yalnız bırak Berk.

                                                Kolundan tutar ve kendine çevirir.

Berk: Nare sakinleşmelisin. Her karşılaşmanızda böyle mi davranacaksın

Nare yüzünü yere eğer ve '' Ne yapmam gerekiyor onu unutmak için'' der.

Berk: Çok basit :)  

*Nare ümit ve sevinçle başını bir anda Berk'e kaldırır*

Berk: Bir oyun oynayacağız.

Nare: Ne oyunu bu?

Berk: Sevgili taklidi yapacağız.

Nare: EEEH! NE DEDİĞİNİ KULAKLARIN DUYUYOR MU ? SENCE BU MANTIKLI MI !!!

Berk: Dur hemen bağırma! Hem onu kıskandıracaksın hem pişman olacak sence bu iyi olmaz mıydı?

*Nare susar ve onaylarcasına kafasını sallar.*

Berk: O zaman oyun başlasııııın.

*O sırada Eylül'ler gelirler ve:*

Şimal: Nare iyi misin?

Ada: NAREEE AH BENİM KINALI KUZZUUUMM VAH VAH

*Nare ve Berk güler*

Eylül: Tamam sakin olalım anlaşılan her şey yoluna girmi

*Birlikte eve giderler.*

OYLAMAYI UNUTMAYIN VE LÜTFEN FİKİRLERİNİZİ YOORUM OLARAK YAZIIIN:*