altı

1.2K 106 53
                                    

on beş dakikalık yürüyüşün ardından okula girdiğimde tuvalete ulaşana kadar kulaklıklarımı çıkarmadım,artık tahammül edemez olmuştum o itici seslere o iğrenç kelimelere.

içeriye girdiğimde Eda ve onun sürtük tayfası vardı, benimle dalga geçmeden güne başlayamayan tayfa.

"ooo,Berfu hanım? Morluklarını kapatmaya mı geldin?Bakayım-ardından bakışlarını boynuma indirdi-tüh! bugün morluk göremedim gece boş geçti herhalde."

bu iğrenç ithamlar artık ben de kusma isteği uyandırıyordu.boynumdaki morlukların sebebi çol başkaydı oysaki.

"ben sen değilim Eda,her gün hatta her saat falan mı demeliyim?her neyse,ben senin gibi sürekli onun bunun altında ya da üstünde değilim.*

sinirle elindeki ruju fırlattı,çok korktum(!)

"ne diyorsun kızım sen? sürtük mü demek istiyorsun bana?nereden geliyor bu cesaret?"

gülerek ona baktım şu an tek olduğum ya da onların dört kişi olduğu umurum da bile değildi.

"insan kendini nasıl da biliyor,ah pardon insan dedim.alınmadın değil mi?"

üstüme doğru bir adım attığı sırada orta da bulunan kabinin kapısı açıldı ve içinden güzel,daha önce okulda görmediğim bir kız çıktı.

"aa,eda!ne büyük bir sürpriz.bak kızım defol git şuradan kendine bakmadan insanları ezikleyip duruyorsun!abimden şimdi de bu kızla uğraştığını duydum,elimde kalırsın."

tanımadığım kızın beni savunduğuna mı şaşırsam,eda'nın yüzü düşmüş bir şekilde anında ortamı terk edişine mi şaşırsam karar veremedim.

ardından kız bana baktı ve gülümsedi.

"adım beril ve sende berfu olmalısın.abim senden çok bahsetmişti.bu okula nakil aldım,merak etme ben onlar gibi değilim.senin yaşadıklarını bir dönem ben de yaşadım.hadi gel kantine inelim, arkadaşım orada."

ve ben bu kıza güvenip onunla oradan çıktım,nereden bilebilirdim bir şeyleri değiştireceğini?

berfu * textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin