4.BÖLÜM

439 77 75
                                    

Saat gece on ikiyi geçerken yatağın üstünde gözlüklerimi takıp parlak ekrana baktım.

'Sessiz Mi Ran' yazan hesaba girip pembeler yüzünden somurttum. Ne olurdu biraz daha siyah olsa.

Ilk gönderisi için, yüzü geçen video ve fotoğrafı geçtim. Ilk gönderisi bir videoydu. Saçları omuzlarında bitiyor ve onu bir melek gibi gösteren beyaz bir elbise giyiyordu.

Arkada sakin bir müzik çalıyor kendisi isaret dili ile konuşuyordu. Alt yazıyı daha net görmek için kafamı ekrana yaklaştırdım.

^ Merhaba, ben Mi Ran. On üç yaşından beri işitme engelim var. Ama bu engel yüzünden kendimi dışlanmış hissetmiyorum. Yani çalışıyorum. Sadece duyamıyorsak ne olmuş yani? Kimse bizi anlamıyor diye depresyona mı girmeliyim? Hayır. Bu bloğu hem kendime aktivite hemde benim gibi olanlara biraz olsun yol göstermek için açtım. Teşekkür ederim.^

"Bu kıza niye her dakika hayran kalıyorum?"

Alışkanlıktan gözlüğümü geri itip çektiği fotoğraflara baktım. Her türde fotoğraf vardı; parkta oynayan çocukların gülüşü, mahallede ki teyzelerin sohbetleri, gezdiği müzelerden kareler, ve sıralı dişleri ile sahilde çekildiği selfiler.  

Bir kaç fotoğraf sonunda bir video çıktı. Başka bir şarkı ile süslenmiş videoyu açtım.

" Işaret dili öğrenmek isteyenler için çektiğim ilk videom..."

Devamını izlemeden durdurdum. Bu videolar sayesinde daha kolay öğrenebilirdim. Laptobu biraz uzağa alıp bağdaş kurdum. Parmaklarımı esnetip videoyu başlattım.

Temel kavramlardan bahsettiği video bitince kendi kendime gülüp yatakta yuvarlandım. Oluyordu bir şeyler.

Bir kaç video sonunda kendimi ilkokul çocuğu gibi hissettim. Mevsimler, aylar, günler, sayılar.. hepsini en baştan öğrenmiştim. Sayıları yaparken elini ağzına götürüp gülmüş alt yazıya 'Parmaklarım kısa olduğu için olmuyor.' yazmıştı.

Bu tatlı hallerini acaba bende görebilecek miydim?

Parmaklarım ağrıyınca kendime "dur" diyip laptobu kapattım. Örtünün içine girip gözlüğümü çıkartıp son kez saate bakarak uykuya daldım. 03.23

👐 👐 👐

Öğlen saatleri uyanmam yüzünden stajdan arkadaşlarla buluşmaya geç kalmıştım.

Zaten geç kaldın. Birazdan kalkarlar.

Bu ses beni ikilemde bırakıyordu. Gelmememe bir şey demezlerdi. Deselerde umrumda olmazdı zaten.

Mutfağa geçip kahvaltılık ne yapabilirim diye düşündüm. Yumurta rulosu iyi olabilirdi.

Mi Ran acaba ne yemeği seviyor?

Kırdığım yumurta kabukları, çırpmak için çıkardığım kabın içine düşerken kafamı iki yana sallayıp kabukları çıkardım. 

Hızlı kahvaltı bitince laptobu açıp videoları izlemeye devam ettim. Her videosu takıntı gibi beş dakikaydı. Ne iki saniye az ne de fazlaydı. Tam beş dakika.

Sana He ile biraz daha çalışmanın iyi olacağını düşündüğüm için yine rehabilitasyon merkezine gittim.

Yaz mevsimini geride bırakan hava gri tona bulanmıştı. Bulutlu ve yağmur yağacağını belli ediyordu.

"𝑯𝒆𝒚 𝑩𝒆𝒏𝒊 𝑫𝒖𝒚𝒖𝒚𝒐𝒓 𝑴𝒖𝒔𝒖𝒏?!"᯽𝑴𝒀𝑮Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin