5. BÖLÜM

403 80 75
                                    

Yoongi'den

Helal yemek satan kore restorantlarının birinde uzun zamandır görmediğim arkadaşımı bekliyordum.

Parmaklarım cam masanın üzerinde ritim tutarken etrafa bakındım. Farklı ırklarda insanların renk kattığı bir yerdi.

Sonunda kapı ardından beklediğim beden gelince gülümsedim. Geç kaldığı için pişman gözüksede sorun olmadığını belli ettim.

Siparişleri verip o kadar ayın acısını çıkartacak uzun bir sohbete daldık. Arkama yaslanıp hala yemeğini yiyen adama baktım.

Parmağında ki yüzüğü fark ettiğimde kaşlarımı çattım.

"Düğüne çağırmıyorsun, haber verseydin keşke David."

Çubukları bırakıp bir yüzüğüne birde bana baktı. O sevimli haline bürünürüp arkasına yaslandı.

"Nişanlandık sadece, o zamanlar fazla yoğundun. Bende düğüne çağırırım dedim."

Gülümseyip suyumdan bir aldım.

"Koreli mi?"

"Endonezya'da tanıştım. Biliyorsun Kore'de Müslüman insanlar pek az."

Devam etmek için aralanan dudakları gelen garson ile durmuş masa temizlenince bana sorgulayıcı bakışlarını atmaya başlamıştı.

"Sen pek bir düşünceli duruyorsun hyung. Bir sorunun varsa anlatabilirsin biliyorsun."

Sadece iç dünyamla savaşıyorum. Yüzüme bu kadar fazla yansıtmasam iyi olur.

Boğazımı temizleyip kollarımı masaya yasladım.

"Bir kız var. İki hafta oluyor tanışalı."

Hoş tınılı sesiyle hafif bir kahkaha atıp bana inanmayan gözlerle baktı.

Herkesin aklını bir kız karıştırabilir ama benimkini karıştıramaz mı yani?!

"Tamam, özür dilerim. Devam et. "

Göz devirdim.

"Biliyorsun istifa etsemde bir zamanlar ünlüydüm ve o bana hiç 'Aman Tanrım Suga! Oppa buraya bak! Opaaa~ ' gibi şeyler söylemedi veya işte ünlü olmama takmadı."

Sesimi incelterek konuşmama, gülmemeye çalışırken kafasıyla onaylayıp devam etmemi belli etti.

"Çok sevecen ve tatlı birisi. Heycanlı, hayattan zevk alan birisi."

"Nasıl açılacağını mı bilmiyorsun?"

Ağzım açık ona bakarken kafamı ve ellerimi iki yana salladım.

"Hayır, hayır. Sorun o değil. Kız işitme engelli."

Geriye yaslı bedeni dikleşip ciddiye bürünürken nefesimi verdim.

"İşaret dili öğreniyorum. Hatta baya ilerledim de. Şuan arkadaşız ve ben-ben ahh bilmiyorum. Doğal olarak benimle bir ilişki düşünmez."

"İlişki? Hyung abayı yakmışsın. Ve derdin şu işitme engeli mi?"

Sessizce parmaklarıma ritim tutturmaya başladım. Evet tek sorunum o idi.

"Hyung, bak sana bir söz söyleyeceğim. Ezberlemedim ama şuan yaşadığın duruma göre çevireceğim. Iyi dinle. "

Kafamı kaldırıp söylemesini bekledim. Hatırlamak için gözlerini bir süre tavana dikip bana döndü.

"'Birinin bir huyunu/kusurundan hoşlanmıyorsan, elbet hoşuna gidecek başka huyları vardır' tam olarak böyle değil ama bu anlamda işte. İletişim kuracağınız bir sürü yol var ve sen en önemlisini öğrenmişsin. Hala bir sorun olması senden kaynaklanıyor."

"𝑯𝒆𝒚 𝑩𝒆𝒏𝒊 𝑫𝒖𝒚𝒖𝒚𝒐𝒓 𝑴𝒖𝒔𝒖𝒏?!"᯽𝑴𝒀𝑮Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin