Cem: bugün online derste coğrafyacı melahat dedi ki
Cem: çocuklar arabistan çöllerinde köpekbalığı dişleri var çünkü orası eskiden okyanustu
Cem: o dişler şimdi fosilmiş tabi
Cem: melahatin de evinde fosilleri varmış ama sonra devlet el koymuş
Nida: AGA BEE AHSBDNCGSHEGSF
Cem: bunu duyunca melahatin el konulan fosillerine bir dakikalık saygı duruşu gerçekleştirdik
Cem: yani kamerayı kapatıp hep beraber ekrana el hareketi çektik
Cem: kadın da anlamıyo ne sesi bu diye çıldırdı sfdgcndgfsbdds
Nida: AGSBJSBDSAHBDS
Nida: bizim sınıftakiler kamerayı kapatıp osurdular
Nida: erkekler her yerde aynı yani
Nida: sonunda kadın artık dedi ki kamerayı kapatanı yok yazarım
Cem: benim için bi onurdur gudubet karı deseydin
Nida: ya harbiden bazen düşünüyorum da
Nida: ortaokuldayken hoca dersi dinlemek istemeyen varsa sınıftan çıkabilir diyodu
Nida: kimse yerinden kıpırdamıyodu
Nida: şimdi dese toplu göç yaparız amk
Cem: göç demişken
Cem: hep evdeyiz ya
Cem: on bir gündür görmedim yüzünü
Cem: size mi göç etsem napsam
Nida: valla bizim evde ne var dersen
Nida: abimin koridora attığı çorapları var
Nida: çamaşır ütü bulaşık
Nida: kumanda savaşları var
Nida: ödenmediği için askıya alınan netflix var
Nida: hemde la casa de papel 4. sezon yayınlandığı gün
Nida: virüsten kaçıcak kadar hayatı seviyosan bizim eve de gelmezsin
Cem: hayatı seviyorum ama
Cem: seni daha çok
Nida: cem
Nida: off
Nida: yani
Nida: bak benden hoşlanıyosundur tamam anladım ama
Nida: sen şöyle şeyler yazınca elim ayağıma dolanıyo
Cem: nida
Cem: abinle lise birdeydik biz
Cem: hani ara sıra sizin eve gelmeye başlamıştım ben
Cem: sen o zaman daha sekizinci sınıf bi velettin
Cem: bazen bana kapıyı sen açardın
Cem: duştan yeni çıkmışsın kafanda havlu böyle minyatür sadrazam gibisin
Cem: parlak parlak gözlerinle bana "yine mi sen?" der gibi baygın baygın bakardın
Cem: benim kalbim hızlanırdı
Cem: yani ne bileyim okuldaki makyajlı etekli kızlar güzeldi de
Cem: ve sen de makyaj ve etekle çok bomba oluyosun bu arada
Cem: ama o an başkaydı
Cem: sen o halinle bi başka güzeldin
Cem: o sıralar seni düşününce aklıma hep o an gelirdi
Cem: ki hala geliyo
Cem: sonra bi baktım seni sadece düşününce bile kalbim hızlanıyo böyle göğsümde tuhaf bi çarpıntı falan
Cem: daha o zaman dedim ki hoşlanıyorum herhalde
Cem: yani ben senden hoşlanalı üç sene oldu zaten nida
Cem: o evreyi geçeli çok oldu
Cem: bakma işi hep dalgaya vuruyorum
Cem: sırf sen benimle beş dakika daha mesajlaş diye şakaymış gibi yapıyorum
Cem: ödevlerin bitsin de biraz konuşalım diye gece on ikiye kadar uyumayıp bekliyorum
Cem: sabah altı buçukta kalkacak olmama rağmen
Cem: bu nasıl anlatılır bilmiyorum
Cem: sana dünyaları almak istiyorum ama yüzüme çarparsın diye korkuyorum
Cem: aslında yüzüme çarpmandan korkmuyorum da
Cem: çarptıktan sonra arkanı dönüp gidersin bir daha yüzüme bakmazsın diye korkuyorum
Cem: mutlu olduğum anlarda (genelde seninle konuşurken oluyo bu) diyorum ki
Cem: keşke mutluluğun bir parçasını ayırıp saklayabilsek
Cem: çünkü bunu yapabilsem o parçayı sana verirdim
Cem: her parçayı sana verirdim
Cem: daha önce hiç aşık olmadım ama
Cem: herhalde aşağı yukarı bunun gibi bir şeydir
Cem: o yüzden
Cem: eğer kalbinde boş bir odacık varsa
Cem: böyle kıyıda köşede bir yer de olur bana yeter
Cem: lütfen beni azıcık sevmeye çalış
Cem: olur mu?
*
Cem yaa :(
Cem'e bayılanları görebilir miyiz?
(ben ben bennn)
Lütfen oy vermeden geçmeyin. Yorumlarınıza da hastayım <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOLİTA || TEXTİNG
أدب المراهقين"Seni alan yaşadı." * Texting Mizah ağırlıklı romantizm :)