(FLASBACK)
Bir kaç gün orada kalmıştım.Beni her konuda yetiştirmeye başlamışlardı.Onlara alışmıştım. Babamdan intikam almam için yardım ediyorlardı..
................................................
Işte o gün gelmişti.Garaja geçtiğimizde dilim tutulmuştu.
Yeşilin yanına koşarak gittim.Onlar gülerken ben renk ile aşk yaşıyordum.Felix=Benimle gelecek gibi duruyorsun?
-Eğer bu bebek seninse evet seninle geleceğim.
Hepsi tekrar gülerken onlara bakarak bende gülümsedim.Onları kendime benimsedim galiba.
.................................
Araba durduğunda eski olduğu bir fabrikaya gelmiş olduğumuzu gördüm.Arabadan inip oraya doğru yürümeye başladık.
Jisung=Hazır olduguna emin misin?
-Evet.Neden?
Jisung=Sana bir şey olsun istemiyorum.
Onlarda beni mi benimsemişlerdi.
Gülümsedim.-Söz veriyorum elimden geleni yapacağım.
Oda bana gülümsediğinde belimden tutulup çekilmemle kimin yaptığına bakmak için kafamı kaldırdım.Felix oppa...
Felix=Hepimiz dikkat edelim.Hadi içeriye girelim.
Hepimiz içeriye girdiğimizde hiç ses yoktu.
Merdivenlerden yukarıya doğru çıktık.Felix en öndeydi çünkü bana bir şey olmasından korktukları için beni ortalarına almışlardı.
Felix'in silah olarak gücü vardı,Jisung'un ise vücut gücü vardı.Üzerinde kocaman harflerle"PARK JIN YOUNG" yazan kapıyı kırarak içeriye girdik.
Ne yani tek başına bir mafya mı olur?Bunun korumaları felan yok mu?
Yerde yatan bedeni görmemle telaşa kapılmıştım.Kendisi sandalye de keyif çatıyordu ve galiba yerdeki kişi kendi adamıydı...Bu nasıl bir şeydi?JYP=Vay vay vay Felix?
Gözleri beni bulduğunda sandalyesinden hızlıca kalktı.Jyp=H-hwanghon sen?
-Yaptığın iğrençlikleri öğrendim ve şuan senden intikam almak için buradayım.
Jisung kulağıma fısıldadı.
Jisung=Bunu yapabilecek misin?Elinde ki silahla onu vurabilecek misin?
Beni hafife alıyorlardı.
-SON SÖZÜNÜ SÖYLE!
Jyp=Seni öldürmemekle hata etmişim.😏
Gözümü bile kırpmadan ateş ettiğim silah tam da kalbinden vurmuştu.Iyi bir atıcıydım ve hiç bir zaman hedeflerimi ıskalamazdim.
Ikisi de bana şaşkınca bakıyordu.
-Bakmayın öyle hadi burda daha fazla durmayalım.
Hepimiz arabalarımıza binip malikaneye dönmüştük.Jisung onu nasıl vurduğumu anlatırken gülüyordum.Sanki ben mükemmel bir şey yapmışım gibi anlatıyordu.
Hyunjin ve Woojin omma beni kutladıktan sonra ayağa kalktım.Bana sorar gözlerle bakan çocuklara döndüm.
-Bana intikam için yardım ettiniz.Teşekkür ederim.Ama şimdi sizi rahatsız etmek istemem.Hoşçakalın.
Daha evin kapısına ulaşmamıştım ki Felixin beni kendine çekip sarılmasıyla afalladım...
Woojin=Eğer sen de istersen bizimle yaşayabilirsin.
Jisung=Seni kız kardeşim olarak benimsedim Hwanghon lütfen bizimle kal.
Hyunjin=Bunu söyleyeceğimi tahmin etmezdim fakat sana gerçekten ısındık.
#################
(FLASHBACK END)Kıpkırmızı saçları alnına yapışmıştı.Ilk anılarımız aklıma geldiğinde şunu fark ettim. Onlardan uzak kalamayacağımı ve onlarında benden uzak kalamayacağını...
Felix=Hwanghon!!
Oda ağlıyordu.Peki ya neden?Ben ağladığım için mi,beni sevdiği için mi yok sa kaybetme korkusu mu?
Kollarını açmıştı ve hemen önümde duruyordu. Salıncaktan atladım ve hemen boynuna sarıldım.
Arkadakilere de baktım.Jisung'u anlıyorum o duygusal biri fakat Hyunjin ve Woojin omma neden ağlıyordu?Onlar da mı beni kaybetmek istemiyorlardı?
Zihnimdeki düşünceleri tamamen sildim şuan omzumda hıçkırarak ağlayan koca bir bebek vardı.
-Felix oppa neden ağlıyorsun.Lütfen ağlama.
Gözleri ağlayınca daha da kayboluyordu sanki.
Düşündüğüm şeye bak be.Felix=Özür dilerim.
Ağzından çıkan tek kelimeden sonra daha sıkı sarıldı.
-Oppa eğer seviyorsan neden boğuyorsun?
Arkadakiler buna gülerken onlara da kollarımı açtım.Hepsi sanki bunu bekliyormuş gibi ortalarina beni alarak sarıldılar.
Onları seviyorum...💛💛
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YOU ARE STEAL MY HEART/Lee Minho
Fanfic●○TAMAMLANDI○● >> /Başlangıç tarihi=04.04.2020 \Bitiş tarihi=21.05.2020 !!UYARI!! Ana karakterler B×G