Bad Boy Shelley

Bölüm 14

HATIRLATMA

"Seni ilk gördüğüm yerde geberticem Dimitri!"

NEW PART

Bütün gece uyumamış duvarları yumrukluyordum. O piç benim kızımı kaçırmıştı. Peki nerden öğrendi Sally'yi oraya götüreceğimi ? Yanımda çalışam adamı mı vardı?

G9zlerim uykusuzluktan kızarmış ellerim morarmış bir şekilde koltukta oturuyordum. Dağılan saçlarımı geriye attım. Kafamı koltuğun arkasına yasladım.  O anda James içeri girdi. Onu hiç takmadan tavanı izlemeye devam ettim.

"George kendine gel artık!! Bu şekilde Sally'yi bulamazsın." Rahatımı bozmadan  derin bir nefes verdim. Düşünüyordum. Nerde olabilirler diye. James bana dayanamayıp bahçeye çıktı. 

5 dakika sonra James hızlı bir şekilde tekrar içeri girdi. "O lanet kıçını  kaldir. Sanırım yerlerini öğrenecek bir yol buldum. " James bunu soyledigi anda kafamı hizla kaldırdım.  "Nasıl yani?" James beni kolumda tutup ayağa kaldırdı ve bahçe kapısına doğru çekiştirdi. Bir adamımı işaret ederek konuştu.

"Şunu görüyor musun? Telefonuyla konuşurken birşeyler duydum. Eminim o Dimitri'nin adamlarından biri"

James bunları söylediğinde gözlerim kocaman oldu ve bir anda sinirle doldum. Tam o piçe doğru adım atacakken James beni durdurdu. "Sakin ol dostum onun için daha güzel planlarım var."

Yüzündeki piçimsi sırıtışı görünce kendimi kontrol ettim. Eminim James'in harika bir planı vardır. 

"Peki planın ne?" diye sordum. "Emin ol çok seveceksin." yüzünde yine o piçimsi sırıtış vardı. Son kez o adama bakıp arkamı döndüm. Ardından az önce oturduğum koltuğa yayıldım.

James de yanıma oturdu. "Bu piçin bir köstebek olduğunu biliyoruz. Bir kaç adam toplayıp bir depoya götürelim. Hem etrafta onu izleyen adamları varsa bunu anlamazlar. Bir takas var deriz ve inu görevlendiririz. Ona güvendigimizi sanar salak. Hem Sally'nin yerini öğreniriz hem de bir piçi daha dünyadan silip iyilik yaparız."

Son cümleyi söylerken göz kırptı. Çok mantıklı ve bana göre bir plandı. O depoda ona neler yapabileceğim hakkında bir sürü fikir kafamda dolanıyordu.

Başımla planı onayladım. James büyük bir mutluluk ile koltuktan kalktı. "Hadi şu planı başlatalım"dedi göz kırparak. Ona gülümseme ile karşılık verdim. Tam gidecekken aklım grlen bir soru ile onu durdurdum. "James ! O piçin adı ne? "

Hatırlamak için biraz düşündü.  "Sanırım Adrian" Piç dimitri ve sik beyinli adamı Adrian. "Tamam" diyip kafamla onayladıktan sonra James beni hiç sorgulamadan arkasını döndü. 

James bahçeye çıkıp adamları etrafına topladı. Eminim şuan sahte takasımızdan bahsediyordur. James tam benim kafadandı. Neredeyse 5 yaşından beri arkadaştık. Hep yanımdaydı. Bana destek olurdu. Sally konusunda da o bana destek verdi. Ona çok şey borçluyum.

O anda kendimi berbat ve kirli hissettim. Koltuktan kalkıp merdivenlere yöneldim. Üst kata çıkıp banyoya girdim. Sıcak bir duştan sonra havluyu belime sarıp banyodan çıktım.

Üstüme siyah tam kol V yaka bir tişört giydim. Altına siyah dar kotum ve botlarımı giydim. Saçlarımı havluyla kuruttuktan sonra düzelttim. ( yazar bunu hayal ederken kalp krizi geçirdi). Sonra Sally'nin çok beğendiğini söylediği parfümü sıktım. Deri ceketimi dolaptan alıp odadan çıktım.

Telefonum nerde diye düşünürken salondaki orta masada olduğunu farkettim. Telefonuma doğru yönelip aldım. Saate baktıktan sonra dar kotumun cebine attım. Neredeyse akşam olmuştu. James  bahçe kapısından içeri girip gülümsedi. "Hazırız George. Evden çıkmak içinde bir kaç bişe uydurdum. "

James'e dönüp onu daha dikkatli dinlemeye başladım.  "Belki adamları bizi izler diye sen takastayken biz bardaki haracımızı alacağız dedim. Böylece evden çıktığımızda bizden şüphelenmicekler. Bir kaç adamı da yanımıza alacağız.  Tedbir amaçlı. "

James anlatacaklarını bitirdiğinde kendinden emin ve rahatlamış bir hali vardı. Elimi omzuna koyup gülümsedim.  "Teşekkürler James sen olmasan ne yaparım bilmiyorum." James de bana gülümseyip ukala bir tavır takındı. "Ahh bende bilmiyorum." İkimiz de güldükten sonra beraber dışarı çıktık. Arabaya doğru yürümeye başladık. Ben ve James aynı arabada gidecektik. Diğerleri bizi arkamızdan takip edecekleridi.

Depoya vardığımızda hızla arabadan indim. Yüzüme çarpan soğuk havayı önemseden gözlerimi kısıp etrafı izlemeye başladım.

Adrian bizim verdiğimiz arabayla deponun ön kısmı a gelince bakışlarımı ona çevirdim. Biz deponun arka kısmındaydık. Vakit kaybetmeden en önde ben diğerleri arkada olacak şekilde depoya girdik.

Deponun nerdeyse hepsi boştu. Ortadaki loş ısık ortamı aydınlatıyordu fakat yeterli değildi. Karanlık tarafta durdum. Eminim beni göremezdi. James de hemen arkamdaydı. Digerleri bir çember oluşturmuş ve silahları elindeydi.

Adrian içrri girdiğinde kendinden emin görünüyordu.  Oysa birazdan ona yapacaklarım hakkında en ufak bir fikri yoktu. Adrian "Kimse yok mu ?" diye seslendi. Oyuna başladık.

"Burdayım" dedin sert bir sesle ve bir adım öne çıktım. Adrian şaşkın bir şekilde bana bakarken ben ona en sert ve soğuk bakışlarımı yolluyordum. Adrian olanları anlayınca silahını çıkaarttı. O anda James dahil diģer adamlarım ellerinde silahla bir adın öne çıktılar. Adrian'ın yüzü o anda korku ile doldu. "Ne istiyorsunuz?" diye çıkıştı. "Bence sen ne istediğimi gayet iyi biliyorsun. "dedim soğuk bir sesle. "Hayır bilmiyorum." diye cevap verince James "Sally ve sikik patronun nerde?" diye sordu.

"Ben nerden bileyim nerde olduklarını?"cevabını verince dayanamayıp bir adım daha attım. Sert ve kendimden emin bir sesle konuştum. "Ya şimdi soylersin  ya da kurşuna dizilirsin." Tek kaşımı kaldırırken korktuğundan eminim. Silahı elinden bıraktı ve konuşmaya başladı. "Peki tamam. Sally ve Dimitri gölün ordaki evdeler. " gözlerimi kıstım. Ona doğru yürüdüm ve omzuna sert bir şekilde çarparak yanından geçtim. "Tabi Dimitri kızı öldürmediyse" dediğinde yerimde durdum. Şuan aşırı gergindim. Arkamı dönmemle suratına yumruģu geçirmem bir oldu. " Eğer öyle birşey olursa önce seni sonra da o Dimitri köpeğini gebertirim anladın mı?" James beni tutup kulağıma eğildi. "George, verdiği adres yanlış olabilir."

Mantıklı olduğunu anlayınca Adrian'ın üstüne çıktım. Bir yumruk daha geçirip yakasından tuttum. "Ve eğer adres yanlışsa seni gebertene kadar döverim. Ayrıca da bıkmam." Diyip yakalarını sert bir şekilde bıraktım.  Ayağa kalkıp kapıya doğru yöneldim.  James de hemen arkamdan geldi.

Kurtarıcağım seni Meleğimm. Sakın korkma...

Selammm ben geldimm. Okul nedeniyle yeni bölüm yazamadım. Umarım begenirsiniz. Öpüldünüz :*

SINIR: 10 VOTE  30 YORUM