LÜTFEN OKUYUN
Öncelikle bu bir kurgudur . Yazdığım şeyler gerçek değildir ve sizinle idolün arasında asla yaşanmayacaktır . Bunun bilincinde olup eğlencesine okuduğunuzda kitabımdan daha çok keyif alacaksınız .Eğer kitaptan etkilenecekseniz lütfen...
Son birkaç haftadır yeni albüm çalışmaları sebebiyle oldukça yorgundu. Üzerine fazla gitmemeye, ne isterse yapmaya çalışıyordun fakat onun gerginliği seni de geriyordu.
Son birkaç gündür yaptığı gibi çalışma odasında durmadan şarkı sözleri yazıyordu. Biraz da olsun kafasını dağıtmak için elinde kendin sıktığın portakal suyuyla odasına gittin. Kapıyı iki kere tıklatın. Cevap gelmesini beklemeden içeri daldın. ama biraz acele etmiştin. Ayakların birbirine dolandığında elinden kayan portakal suyunu tutmaya çalıştın ama tabiki başarılı olamadın. Masadaki bütün kağıtlar ıslanmıştı. İkiniz de öylece kalakaldınız.
" Ne yaptın Y/N?! Bunları yazmak için sabahtan beri kafa patlatıyorum!"
Gözlerindeki öfke seni çok korkutmuştu. Sinirle yere düşen senin üzerine geldi elini kaldırdığı sırada ondan korkarak kendimi korumaya çalıştığını gördü. Hızlıca elini indirip kendi kendine mırıldandı "Ne yapıyorum ben?"
" Ö-özür dilerim SeongJun..."
Sesin oldukça kısık çıkmıştı. Lakin beklemediğin bir anda kendini sevdiğinin kollarında buldun. Narince saçlarını okşayıp. Başına bir öpücük kondurdu. Odanın dağınıklığını umursamadan sımsıkı sarılarak uykuya daldınız...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
*Bic*
Yine her zamanki o klasik kıskançlık kavgasını yapıyordunuz lakin bu sefer klasik olmayan şey olayın fazlasıyla büyümesydi...
" Nasıl olur da o adamla aynı şirkette çalışırsın Y/N ?!"
" Daha kaç defa tekrar etmem gerekiyor, biz yıllar önce ayrıldık. Ayrıca gözümün senden başkasını görmediğini bilmiyor musun Seungmin?!"
Sesleriniz yükseldikçe kalpleriniz uzaklaşıyordu. Uzaklaştıkça da aradaki bağ inceliyordu.
" Adamın sana bakışlarını gördüm Y/N, hayır bundan böyle orada çalışmıyacaksın "
Bu cümleler seni iyice sinir etmişti. Hırsla ellerini saçlarının arasından geçiriyordun ki duyduğun sözlerle donakaldın
"Hala onu sevdiğini hissediyorum.."
Öfkeyle bağırmaya başladın. Kalp bağınız iyice gerilmişti.
" Evet ya ne güzel tahmin ettin. Ona deliler gibi aşığım!"
Söylediklerini ciddiye almıştı.
Cümleni bitir bitirmez yüzün ufak bir sızıyla sağa dönerken bedenin yere düşmüştü.
Seungmin yaptığından anında pişman olmuştu ama utancından yüzüne dahi bakamıyordu. Kafanı kaldırıp yüzüne baktın. Göz yaşları usulca akıyordu.
