Taehyung'un nasıl bir açıklama yapacağını merakla bekliyordum şuan. Cevabı ne olacaktı yada neydi merakla bekliyordum açıkçası. Umarım bir bahane yada yalan üretmezdi. Yalanlardan nefret ederdim. Ve bunu Taehyung çok iyi biliyordu.
Bu yüzden de yalan söyleyeceğini hiç düşünmüyordum.
Taehyung'un madem ikizi vardı neden bana hiç bahsetmemişti? Tamam, tek olduğunu biliyor ve annesinin babasının ayrı olduğunu biliyordum. Babasıyla hiçte görüşmüyordu, görüşmemişti. Benimleyken. Annesi ile gerçekten iyi anlaşıyordum. Bana oğlu gibi davranıyordu.
Taehyung ikizinden bahsetmediyse bir problemleri olduğu için yada ikisinin aralarında bir mesele olduğu için bahsetmemiştir bana diye tahmin ediyordum.
Ne bileyim.
Düşüncelerim böyleydi. Olumlu yada olumsuz.
"Bir şey söylemeyi düşünüyor musun Taehyung?"
Gözlerini yerden çekmiş gözlerimin içine bakmıştı. Göz gözeydik. Bir şey söyleyecekti, ağzını araladı ancak tekrar kapattı. Birde gözlerini.
Sakin olmak, sakin davranmak istiyordu. Bekliyordum. Zaman tanıyordum bir şey söylemesi için.
Arkasını döndü. Arkasını döndü ve ellerini beline yerleştirdi. Başı yerde, boynu büküktü. Söyleyeceği şey bu kadar ciddi miydi cidden? Tanrı aşkına bu kadar mı gizliydi? Söylemeyecek kadar mı hemde?
Böyle yaparak beni daha da çok merakta bırakıyordu.
Söylemesi için bu kadar düşünmesine yada tedirgin olmasına gerek yoktu. Şuan onun arkasındaydım ve bön bön onun arkasına bakıyordum.
Tam ben konuşmaya başlayacakken o konuşmaya başladı.
"V." dedi başını kaldırıp yeşilliklere bakarak.
Ona yaklaştım biraz. Onu daha iyi ve net duyabilmek için.
"İkizimin adı V, Jimin."
Bu yüzden instagram adı kimv_ idi. Zaten bir tuhaflık olduğunu sezmiştim ama takma isimdir diye umursamamıştım.
Yani.. ben... şimdi. Taehyung ile değil Taehyung'un ikizi ile mi konuşmuştum?
Kahretsin!
Elimle alnımı vurmuştum ses çıkarmadan. Kendime cidden sinirlenmiştim şimdi. Hafifçe gözlerimi kapatmış açmıştım.
O kadar çabalarım, özür dilemelerim, boşuna mıydı? Üstelik beni terslemiş ve soğuk konuşmuş beni engellemişti. Bunların Taehyung'un yapmayacağını zaten biliyordum. Taehyung ile ayrılalı 8 ay olduğu için değişmiştir düşüncesi yüzünden alttan almıştım.
E nerden bilebilirdim ki ikizi olduğunu! İkizi bile bana Ben Taehyung değil V dememişti.
Bir dakika ya?
Harbiden. Ben o kadar mesajlarda Taehyung dememe rağmen ben Taehyung değil V'yim bile dememiş, Taehyung gibi konuşmuştu.
Kim V'den şimdiden haz etmemeye başlamıştım.
Önüne geçtim. Yine.
"Ben o zaman seninle değil V il-"
Evet. V ile konuştun Jimin."
"Taehyung ben bilmiyordum. Mesajlarda senin adını geçirerek mesaj atmıştım. O bana, ben Taehyung değil V'yim bile dememiş, senin adına konuşmuştu."
Hızlı ve sakin bir dille anlatmıştım. Ellerim havada bir şekilde anlatmaya çalışmıştım. Gözlerim yerdeyken birden yüzüne baktım.
Yüz ifadesini nasıl anlatsam..
Şoktaydı.
Yada sinirliydi.
Bilmiyordum. Bildiğim tek şey ruh hali hiç iyi olmamasıydı.
Ellerimi havada değildi artık. Normal halime dönmüştüm.
"Demek benim adıma konuştu.." dedi. Gülerek.
Bu hiçte iyi bir gülücük değildi. Daha çok nefret dolu bir gülücüktü.
"İstersen konuşmalarımızı gösterebilirim?"
"Olur." demişti. Fazla bekletmemişti cevabını.
Ben istemez diye düşünüyordum.
Hızla cebimdeki telefonu çıkarmış İnstagram hesabıma girmiştim. V ile mesajlarımıza girdim ve en başa çıktım. Taehyung'un en baştan okumasını istiyordum. Herşeyden haberdar olsun istiyordum.
Yanıma yaklaşmıştı. Baya yakındık. Konuşmalarımızı okumaya başlayacakken telefonumu ona uzattım. Bana bakmıştı "Al hadi." demiş almıştı telefonumu eline.
Benden birazcık uzaklaşmıştı. Bu kadar yakın olması beni terletmişti.
Ellerimi pantolonumun arka ceplerine yerleştirirken, Taehyung'un tepkilerini izliyordum. Mesajları okurken nasıl tepki verdiğine yani.
Bazen tebessüm ediyor sonrada saniyesinde o tebessümler geri yok olu veriyordu. Benim mesajlarıma tebessüm ediyor olmalıydı. Tebessümlerinin yok oluşu ise V'nin bana yazdığı cevaplar yüzünden olduğunu düşünüyordum.
V ile o kadar konuşmamız olmadığı için 2 dakikaya yakın bitirmişti okumayı. Telefonu elime uzatmıştı.
Ne diyeceğini merak ediyordum.
"Kader bizi buluşturmuş işte." demişti gülerek.
Ne?
İlk başta anlamamış sonradan anlamıştım.
V'ye buluşarak yazmıştım ve oda beni ondan dolayı engellemişti. Sonra bir yada iki gün sonra, yani işte bugün Taehyung ile karşılaşmıştık. Hemde tesadüfen.
Kaderin işiymiş işte.
Telefonumu cebime koyarken konuştum.
"Aynen öyle." demiştim utangaç gülüşüm ile.
"V ile bir daha konuşmamanı istiyorum Jimin."
Bu kadar kolay değil Taehyung.
"Hayır."
"Ne"
"Hayır dedim?"
Ciddileşmişti. Bana ters ters bakıyordu.
Manyak.
"Bir şartla." demiştim.
Madem V ile konuşmamı istemiyordu benimde bu fırsatı değerlendirmem gerekiyordu.
"Telefon numaranı verir misin?"
Öyle değil mi?
•
90 Oy