-Şırınga-
Yazar : Luskitty
3.BÖLÜM
GÜNÜMÜZ4 OCAK 2015
Ocak ayı girmiş,kış kendini daha çok göstermişken soğuğa inat kafamda olmayan beremle,sessizce,bilmediğim bir sokakta yürüyordum.Nerede olduğumu bırakın,nasıl burada olduğumu bile bilmiyorum.En son ne yaptığımı bile hatırlamıyorum.Gözümü açtım ve işte buradayım,yürüyorum.Bu bilinmezlik her adımda canımı sıkarken,korku da aynı şekilde içimde büyüyordu.
Soğuktu.Ellerimi ısıtmak amacıyla birbirine sürterken bembeyaz karlarda kırmızı lekeler dikkatimi çekti.Sanki bana yol göstermek için oradaydılar.Takip ettim.Girdiğim bu yolun sonu nereye çıkardı bilmiyorum ama iyi olmadığı kesindi.Ama ne yapabilirdim ki?Tek bir yaşam belirtisi bile olmayan bu sokakta öylece dikilemezdim.O yüzden kırmızı izleri takip ettim.Keşke etmeseydim...İzlerin son bulduğu yerde bir şey yatıyordu.Korktum ama yine de yaklaştım.Gözlerim kocaman açılırken sadece yerde yatan şeye baka kaldım.O benim kedimdi.Ve kardaki kırmızı izler de kan.
Hava gibi buz kesilirken etrafı inceleme dürtüme engel olamadım.Evler vardı ama terk edilmişti.Ağaçlar vardı ama sanki canavar gibiydi.Titredim.Bu soğuktan değil korkudandı.Duvarda ki yazıyı okuduktan sonra oluşan korkudan.
"Nasılsın Kyungsoo?Uzun zaman oldu.Ben iyiyim.Senin için geleceğimi söylemiştim değil mi?Buradayım.Artık ödeşme zamanı."
Koştum.Ölü fareler ve gazete haberi aklıma yavaş yavaş gelirken kurtulamayacağımı bile bile yine de koştum.Bugünün geleceğini biliyordum.Asla pişman olmadığım hatamın bedelini ödeyeceğimi biliyordum.Ama şimdi değil.Bugün değil.
O karşımdayken değil.....
"Bir yere mi gidiyordun?"
Bu sesi ikinci kez duyuyordum.Bu gözlere sadece ikinci defa bakıyordum.3 yıl geçti.Koskaca 3 yıl.Hiç değişmemiş demek kendimi kandırmak olurdu herhalde.Değişmiş.Çok değişmiş.En çokta bakışları.Daha nefret dolu.Daha korkunç...
Dizlerimin titremesi,nefesimin teklemesi koştuğum için değil mi?Kalbimde bu yüzden hızlı atıyor.Gözlerim de bu yüzden bulanıklaşıyor.Tamam,korkuyorum.O bana böyle baktıkça ben,daha çok korkuyorum.Lanet olsun!
"N-ne i-istiyorsun?"
Kahkası bile korkunç olur mu insanın?Sesimin titrememesi ya da düzgün konuşmam mucize olurdu herhalde.Ama korksam bile,bunu belli etmek beni sinirlendiriyordu.En azından dik durabiliyordum.Buna minnettardım.
"Oh,ne istediğimi çok iyi biliyorsun."
Biliyordum.İntikam istiyordu.
Bu sahnenin hayalini defalarca kurmuştum.Hayalimde de soğuk ve korkunçtu ve yine bana bu gözlerle bakıyordu.Hayal kurarak korkan bir insan olsam da gerçeğin hayalle bir ilgisi olmadığını şimdi daha iyi anlıyordum.Kendimi olabilecek her kötü sona hazırlamıştım ama bu farklıydı.Karşımda hayal ettiğimden bile daha korkunç Chanyeol vardı.İçimde ki korku soğuğa inat beni sıcak tutarken hala gözlerimin içine bakıyor tepkilerimi ölçmeye çalışıyordu.Belli etmemeye çalışsam da titreyen vücudumu görüyordu.Soğuktan olduğunu anlamayacak kadar zeki biriydi ama ben ise,ona yenilmeyi kabuk etmeyecek kadar cesaretli...
Yoksa bu durum nasıl açıklanır?O yavaş yavaş yürüyerek üzerime gelirken hiç kıpırdamadan durmam,aptalca.Kaçabilirim.Bu şehri terk edip güney de bir yerlerde yaşayabilirim.Ama ben aptal gibi dikiliyorum!O kanı çekilmiş yüzüme bakıp sırıtırken ben hala aptal gibi olduğum yerde duruyorum.Bu cesaret gösterisine son vermem gerekiyor ama ne ayaklarım ne de beynim dinliyor beni.O kadar ele geçirdi ki korku bedenimi.Sadece bekliyorum.3 yılın tüm korkularını,kabuslarını,sabaha kadar ağladığım tüm anları tekrar yaşar gibi donarak bekliyorum.
Nasıl bir cehennemin beni beklediğini,çok iyi biliyorum."Korkuyor musun küçüğüm?"
Dalga geçmesine mi yoksa kafamı sorduğu soruya cevaben sallamama mı sinirlenmeliyim?Hipnoz olmuş gibiyim.Beynim bana onun azılı bir katil olduğunu devamlı hatırlatırken ben korkmaktan başka hiç bir şey yapamıyorum.Beni öldürebilir,biliyorum.Ama öldürmeyecek,bunu da biliyorum.
"Bence de,korkmalısın"
Fısıltı gibi çıkan sesiyle daha korkunç oluyordu.Ne yapmalıydım?Cidden,düşünemiyordum.
"B-bana ne y-yapacaksın?"
Çaresizce sormak ne kadar acizce.Oysa o günü hatırlıyorum da...Polis merkezine giderken ne kadar da havalı hissediyordum kendimi.Ben.Kyungsoo.Hayatı boyunca ilk defa düzgün bir şey yapan.Gururluydum.Kimsenin yapamadığı şeyi yapmıştım.Çeşitli suçlardan aranan katili suç üstü basmış ve yakalanmasını sağlamıştım.Hiç pişman olmadım.Ama daima korktum.Onun ömür boyu hapis yatacağına o kadar emindim ki hayal kursam bile hayal deyip geçtim.Belki de bu yüzden bu kadar şaşkındım.Bilemiyorum.
"Sana ne mi yapacağım?"
Daha ne kadar korkabilirim?Ben bu kadar korkak değildim.Neden ondan bu kadar çok korkuyordum ki?Bana yaklaştığı her saniye bozulan kalp atışlarımın sesini duyuyordur eminim.Elini yanağıma koymasıyla gerilen vücudumdan da zevk alıyordu biliyorum.Ona olan korkum onu gittikçe besliyordu ve ben bunu bildiğim halde korkmama engel olamıyordum.Bu kadar zayıf olmamalıydım.Kendimi bu kadar küçük düşürmemeliydim.Ona yenilmemeliydim.
Ve kendimi kandırmamalıydım...Bunların hiç birini yapamazdım.O parmaklarını saçlarımda gezdirirken bile kim olduğumu unutuyorsam,asla ona kafa tutamazdım.Nasıl yapabilirdim ki?Kendimden utanıyordum.
Parmakları hala saçımda gezinirken buna bide sıcak nefesi eklenmişti.Ondan daha çok korkmamı istiyordu.Başarıyordu da.Her hareketiyle bedenim kaslıyor,gözlerim sulanıyordu.Tırnaklarımı bastırdığım avucum yanarken görüş açımı kapatan omuzuna boş gözlerle bakıyordum sadece.İlk ve son kez nazik davranıyordu,biliyorum.Sondu.Ensemde ki saçları tutarak acımadan çekmesi,bunun en iyi örneğiydi.
Bağırdım.Canım çok yanmıştı.Ağlamamak için kendimle savaş verirken düştüğüm durum için de lanetler yağdırıyordum.Yüzünü ve öfke saçan gözlerini görebilmem için yüzlerimizi aynı hizaya getirse de bakamıyordum.Bakarsam daha çok korkardım.Aslında...yüzüne bakmama gerek yoktu.Soğuk ve kalın sesini duymak bile daha çok korkmam için yeterliydi.Ya söyledikleri?Başımdan aşağı kaynar su dökülmüş gibi yanıyordum.Yanmaya devam da edecektim,yine biliyordum..
"3 yılın hesabını vereceksin Kyungsoo!Orada geçirdiğim her günün tek tek hesabını vereceksin!Nasıl bu kadar cesaretli olabildin ki?Beni tanımıyorsun bile.Neyse ki sözümü tutan biriyim.Geleceğimi söylemiştim.Geldim.Ve şimdi ödeşme zamanı.Cehennemime hoşgeldin..."
BÖLÜM SONU
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-Şırınga- [BİTTİ]
Teen Fiction-Şırınga- TANITIM Yazar : Luskitty 4 OCAK 2015. Ocak ayı girmiş,kış kendini daha çok göstermişken soğuğa inat kafamda olmayan beremle,sessizce,bilmediğim bir sokakta yürüyordum.Nerede olduğumu bırakın,nasıl burada olduğumu bile bilmiyorum.En son ne...