8-Intikam

1.2K 81 108
                                    

İYİ OKUMALAR....


Şirket oldukça güzeldi ve insanlar beni çok iyi karşılamıştı. Burdaki işleri ben devraldım ancak liseyi bitirip birde üniversite okumalıymışım.
Mimarlık eskiden beri istediğim bir bölümdü ancak okuyabileceğime hiç ihtimal vevermezdim.

Bizim lisede devam edecek Zeyneple Ayşenin işini orda halledecektim. Ama teyzem ve Ali için daha baska planlarım vardı. Ben onlara gitmeyecektim. Onlar bana gelecekti.

Eray da bizim liseye başlıyordu. Yarın okula gidecektik. Bu nedenle heycanlıydım. Şirketle ilgili bilgileri aldıktan sonra çıktık ve eve geldik.

Telefonumla oyun oynayıp vakit geçirdim. Sabah olduğunda ise aldığımız okul üniformalarını giydik.

Daha sonra arabaya bindik ve Eray okula sürmeye başladı.

"Ehliyet almalıyım artık!"
Diye isyan ettim. Bende araba sürmek istiyordum.
"Tamam bugün okuldan sonra gidelim,"

Okula gelince arabayı park ettik ve indik. Bahçeye girmemizle bahçede bir fısıltı kopmuştu. Herkes birbiriyle konuşmaya başladı.

"Gözdeye bakın. Gözdeye!"
"Oha ne olmuş buna?"
Tarzında birçok muhabbet vardı. Onları umursamadan okula girdik.

Haftasonu gelip Erayın kaydını yapmıştık. Devlet lisesi olmasına rağmen puanı çok düşüktü ve rüşvetle halletmiştik işi.

Aslında en iyi özel liselerde okuyabilirdik. Sırf intikam için burdaydım.

Sınıfa girince gözler yeniden bize döndü.
En arka cam kenarındaki sırama oturdum. Eray da yanıma.

Az sonra içeri Zeynep girdi. Beni görmeyi beklemiyordu ki yerinde dondu kaldı. Daha sonra sinirle yanıma gelmeye başladı.

"Senin ne işin var burda!"diye çığırdı.

"Okuluma okumaya gelemez miyim?"
Dedim ona pis bakışlar atarak.
"Annemin yapacaklarından sonra gelmeye yüzün olacak mı bakalım"

Diye güldü.
"Yüzsüz!"
Diye bağırıp elindeki bardağı dökmek için kaldırdı.

"Artık değil kavaşe!"
Dedim ve elindeki bardağı alıp kendi yüzüne döktüm . O çığlık atmaya başlayınca bende bağırdım 
"Kim yüzsüzmüş?"
Onu itince yere düştü.

Arkasında duran kuyrukları Hilal v Kübra hemen üstüme atıldılar.
Toplanıp beni döverlerdi genelde. Alışmışlardı birşey yapmadan durmama ve bu onları şaşırtmıştı.

Hilalin saçına yapışıp kafasını dizime gömdüm. Burnu kanarken yere düştü. Ardından Kübranın saçına asılıp yüzüne yumruk attım. O da elimde kalırken yerde bana korkuyla bakan Zeynepe döndüm.

"Sen orospunun tekisin. Kuzenim olduğun için senden utanırken. Artık seni kuzenim olarak bile görmüyorum "
Dedim ve kafasını tutup sıraya vurmaya başladım.

Sonrasında hiçbirşey olmamış gibi sırama oturunca bana bakan korkulu gözler dışında Eray beni tebrik etmişti.

Elini omzuma atıp
"Dövüs dersi vermeliyim bence sana "
Ona kafa salladım bu iyi olurdu.

Yan tarafta ise bana kıskançlıkla bakan Arda beni şaşırttı. Bugüne kadar ezikleyen bakışları bugün kıskançlığa dönmüştü. Salak işte.

"-"-"-"-"-"-"-"-"-"-"-"-"-"-"-"-"-"-"-"-"-

Okul çıkışı Eraya yürümek istediğimi söyledim ve onu arabayla eve yolladım.

Içimden bir ses Zeynep okuldan gittikten sonra herşeyi annesine yetiştirdi ve onlar da benim peşimde diyordu. Bilerek ara sokaklara daldım. Peşimdelerse onlara bir şans vermek istedim.

Biraz ilerleyince sokak iyice ıssızlaşmıştı.

"Gözde!"
Diye bağırdı teyzem arkamdan. Yanlış hissetmememe iyice gülüp arkama döndüm. Ali Teyzem ve Ayşe.

"Sonunda seni yalnız yakalayabildik. Ne yaptın da bağladın onu kendine?"
Diye sordu yürürken. Ondan korkmamı bekliyordu. Çok beklerdi. Bu saatten sonra artık bana hiçbir şey yapamazdı.

"Orospuluk yapmıştır. Çocuğun işi bitince atar bunu kenara "dedi Ali. Sinirle gülmeye başladım. Ama esen rüzgar iyi şeylerin olmayacağını gösteriyordu.

Iyice yanıma gelince
"Orospu"
Diye teyzem elini kaldırdı ama vuramadan çoktan tutmuştum. Elini sıkarken teyzem çığlık atıyordu.

Ali daha fazla dayanamadı ve teyzemin elini tutan elimi tuttu.

Öbür elimle onun teyzemin elini tutan elimi tutan elini tuttum.

(Hadi bu cümlelerin içinden çıkın (:   )

Ardından elini ters çevirip kırma noktasına getirdim. O acıyla çığlık atarken teyzem yere düştü. Bize dehşetle bakan Ayşeyi umursamadan Alinin kafasını dizime gömdüm.

Onun burnu kanarken geri ittim ve yere düştü.

Teyzem elini tutup yerde otururken yanına yaklaştım ve saçına yapışıp yerde sürükledim.
Kafasını hızla yere vurmaya devam ettim.

Ayşe çığlık atıp kaçmıştı bu hareketimle. Onu sonraya bıraktım ve teyzemin kan içindeki yüzüne gülerek baktım.

Aliye döndüm. Ona ayrı bi öfkeliydim.

"Demek beni fuhuş çetesine sattın. "
O geri geri giderken gözündeki korkuya gülüyordum.
Yüzüne tekme attıgımda burnu kırılmıştı sanırım. Onun acısını biliyordum.
"Acıyor dimi"
Dedim gülerek.
"Asla benimki kadar acımayacak !"
Diye bağırdım.

Yağmur yağmaya başlamıştı. Sanırım firtına çıkmıştı. Aşırı esen rüzgara inat daha çok bağırdım.

"Gözde! GÖZDEE!"
Diye bağırma sesiyle beni sarsan Eraya döndüm.

Teyzem ve Ali yerde acıyla çırpınıyordu.
Ve bu acı az önce benjm yaptıklarım yüzünden değildi.

"Gözde durmalısın!"
"Benim kadar acı çekiyorlar mıdır?"
"Gözde bana bak!"
"Bana çektirdikleri acının çeyreğini hissetsinler bari"
"Gözde lütfen bana bak"
"Benim çektiğim acıyı görmeliler. Bana yaptıklarını ödemeliler"

Suratıma inen tokatla kendime gelmiştim. Ardından bana hızla sarılan Erayla vücudum rahatlamıştı. Rüzgar yavaşlamış yağmur dinmişti.

Geriye ise yerde ölü gibi yatan Teyzem ve Ali kalmıştı.

"Ölmüş!"
Erayın dediğiyle ona döndüm.

"Teyzen ölmüş!"




16.04.2020

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 16, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Bilinmez (Melez)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin