"Sana diyorum sana!"

56 6 0
                                    

Yer:"Emniyet müdürlüğü"

Saat:"10.20"

Soo Jin:"Müdürün bizi neden çağırdığını biliyor musunuz?"

"Acilmiş nedenini sormayın bilmiyorum" Toplantı odasının kapısını açıp içeri girdik teker teker ben Tayfun amcanın hemen yanındaki koltuğa oturmuştum diğerleri ise hemen yanımdaki koltuğa oturmuşlardı "Sorun nedir?"

Tayfun amca:"konuklarımız gelince başlayacağız"

"Peki"

Bir süre sonra içeri ağzımı açık bırakacak kişiler girmişti sinirle ayağı kalktım neden sinirli olduğumu bile bilmiyordum ama sinirli hissediyordum kendimi ne oluyordu hiç bir fikrim yoktu kapı tekrar açılmış içeri bu sefer on iki kişi birden girmişti Tayfun amcaya döndüm eliyle oturmamı istemiş oturmuştum da

Tayfun amca:"Evet burada neden toplandığımızı merak ediyorsunuzdur uzatmayı sevmem bu yüzden direkt konuya giriyorum bu saatten sonra birlikte çalışacaksınız"

Min Joon:"Peki Bangtan şirketi ne olacak?"

Yoongi:"Şirketi kardeşlerimiz devralacak biz ise bize düşen görevleri halledeceğiz"

"Peki ya siz siz ne yapmayı düşünüyorsunuz? siz de mi onlar gibi yapacaksınız"

Suho:"Sen bizi yanlış anlamışsın galiba bizim bir şirketimiz yok biz istihbarat ekibiyiz"

"Biliyor musun Suho hım ya da Kim Jun-myeon mu demeliydim hiç yalan söyleyemiyorsun istihbarat ekibinde hiçbirinizin adı geçmiyor yalan söylemekte başarılı olabilirsin ama gözlerin her şeyi açığa çıkarır yalan söylemede başarılı olamazsın" Ayağa kalktım "Kim Jun-myeon on dört yaşında ailesi gözlerinin önünde öldürüldü annen ölmeden önce kız kardeşini ve seni evinizin gizli bir katında sakladı ama sen orada saklanmak yerine o adamları izledin ailenin öldürülüşünü o adamlar gittikten sonra kız kardeşine bakmakla yükümlü oldun on sekiz yaşında kardeşini başka bir ülkeye yolladın orada eğitim görmeye başladı ve aileni öldürenleri yakalamak için onları aramaya başladın ama hiç birini bulamadın sonra bir adam senin o haline acıyıp seni yanına aldı ve bu sayede hem onların gücü ile o adamları bulacaktın ve öldürecektin ama planın başarısız oldu ve bir gün aileni öldüren adamları tanıyamayıp onların içine girdin onlar senin aileni öldürmüşken sen o adamları tanımadın sonra silah ticaretine başladın ve on bir yakın arkadaşa hatta kardeşe sahip oldun ve-" Hızla yerinden kalkarak karşımda durdu fazla sinirliydi ve yumruklarını sıkıyordu

Suho:"Sen.Bunları.Nereden.Biliyorsun"

Her bir kelimeyi dişlerini sıkarak söylemişti galiba fazla ileri gitmiştim derin bir nefes aldım"Sizi araştırdım ah söylemeyi unuttum ben bir heackerım sizin bilgilerinize girmek zor oldu ama başardım"

Tayfun amca:"Suho doğru söylüyor Okyanus istihbarat ekibin'deler artık yaptığın çok kötü bir şey Okyanus izinsiz bir şekilde bilgilerini okumuşsun bu bir suçtur"

"Biliyorum ama iyi ki bakmışım bazı ip uçları buldum belki işine yarar"

Suho:"Benim senin yardımına ihtiyacım yok. Sen kim oluyorsun da benim bilgilerime bakıyorsun hangi hakla"

Aslında doğru söylüyordu hangi hakla yapmıştım bu işi ama pes etmeyecektim elime kumandayı alıp projeksiyon'un başına geçtim ama Suho yerinde durmamış yanıma gelip beni omzumdan itmişti.

Suho:"Sana diyorum sana!"

"Ne diyorsun bana" Diyerek dalga geçmiştim ama o bunu daha da sinirlendirmesine yol açmıştı gülümsedim çabuk sinirleniyordu bunu gizlemesi gerekiyordu ama başarılı olamadı " Üzgünüm Suho ama fazla zayıfsın çok çabuk sinirleniyorsun özellikle de konu aile olunca bunu saklayamıyorsun bunca yıl duygularını saklamayı başarmışsın ama şimdi benim karşımda duygularını gizleyemiyor'sun burada sadece seni test ettim ve sonuçlarıma göre duygularını gizlemede başarısız oldun ve ben bunu yapamayan kişilerle takım olamam" Tayfun amca neden bizi buraya çağırdığını biliyordum çocukları test etmemi istemişti

Polis Merkezi Tehlikeli İşlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin