CALEO-Şelalede bir gün-2

535 18 3
                                    

-Calipso-

Gözlerimi açtığımda şelalenin yanındaki taş parçasının üstünde yatıyordum ve başım çatlamak üzereydi. Hemen ayağa kalkıp Leo'yu aramaya başladım. Önce suyun altına baktım daha sonra ise kıyılara baktım ama Leo orada değildi. Çaresizlik içinde taşın üstene oturup bir yandan ağlamaya diyer yandan da "LEO! LEO NERDESİN" diye bağırmaya başladım. Tam mağrama dönmeye karar vermiştim ki Leo'yu gördüm. Eğer kafamı kaldırıp yıldızlara bakmasaydım onu hiç bulamaya bilirdim. Fakat Leo'nun kımırdadığını göremiyordum. Leo paltolon askısından asılı bir şekilde duruyordu ve ölmüşe benziyordu (ki düşüncesi bile kötü). Hemen Leo'nun bedenini aşağıya indirdim ve yaşayıp yaşamadığına baktım. Nefes almıyordu. Şok geçirmiştim! Gözlerimden yaşlar gelirken kafamı Leo'nun kalbine dayadım ve bir kez daha şok oldum. Leo'nun kalbi atıyordu. Hemen ayağa kalkıp nefes alıp almadığına ve nabzına baktım. Nabızı vardı ama nefes alması aşırı derecede yavaştı. Suni teneffüs yapmaya başlatım. Biraz daha iyi oldu ama halandaha zor nefes olıyordu. Yanımda hiç nektar kalmamıştı. Hepsi mağradaydı. Hiç istemesemde Leo'nun arabasıyla mağraya gitmen lazımdı. Leo'yu arabaya bindirdikten sonra arabayı sürmeye başladım. Bir kaç defa kaza yapıyordum ama kılpayı kurtardım. Araba sürmek amma da zormuş! Mağraya vardığımızda Leo'yu yatağa yatırıp, nektar verdim. Artık beklemek zorundaydım.

2 gün geçti ama Leo halendaha uyuyordu. Git gide daha kötü oluyordu. Ne yapacağımı bilmiyordum. En sonunda yukarıya doğru

"TAMAM EN BAŞTA LEO'YU İSTEMİYORDUM ANLADIK AMA LEO'YU SEVİYORUM LÜTFEN YARDIM EDİN! BELKİDE BUNU SİZ YAPIYORSUNUZ ÇÜNKÜ ADAYA İKNCİ KEZ GELDİ AMA UMRUMDA DEĞİL. LEO'YU İYLEŞTİRİN!" diye bağırdım. Bu kadar şey söyledikten sonra su içmek için mağraya gittim ama Leo orada değildi! Sonra Leo'nun da su içmek için ayağa kalktığını fark ettim. Leo'ya sımsıkı sarıldım ve onu yatağa götürdüm biraz daha dinlenmesi gerekiyordu.

-Leo-

Calipso bana o kadar sıkı sarıldıki biraz daha ölüyordum. Calipso'ya kaç gündür uyuduğumu sordum. Bana 2-3 gündür uyuduğumu söyledi.  Sonra yatağın üstünde bir kağıt olduğunu fark ettim. Kağıtta; "Suya atladığın an Melez Kampı'na geri dönebilirsin. Sadece 2 saat vaktin var. 2 saatin sonunda adayı terk etmessan sonsuza kadar burada kalacak ve bir daha arkadaşlarını göremeyeceksin." yazıyordu. Kağıdı okduktan sonra Calipso'ya uzattım. Calipso da okuduktan sonra cevabımı bekliyordu.

Hem kalmak istiyorum, hem de arkadaşlarımı görmek istiyorum. KEŞKE Calipso'da GELSE! Dur bir dakika belki de Calipso'da benimle gelebilirdi. Belkide aynı anda suya atladığımızda oda benimle gelebilirdi. Calipso'ya benimle gelip gelmeyeceğini sordum. O da bana denemeye deyer olduğunu söyledi. Beraber kıyıya gittik. Calipso'ya hazır olup olmadığını sorunca, bana kendinden emin bir sesle hazırım dedi. Keşke ben da onun gibi emin olabilsem.

Calipso'yu belinden kavrayıp üçe kadar saydım ve beraber atladık...

                  ———___———

Gözlerimi açtığımda kendimi kampın revirinde buldum. Kampa Geri Dönmüştüm. Acaba Calipso'da gelmişmiydi. Uyandığımı gören Jason yanıma geldi ve iyi olup olmadığımı sordu. Tamamım deyip lafı gebeledim. Ona Calipso'yu sorduğumda bana: Ha Calipso mu? Keyfi yerinde canım. Pipes'la beraber etrafı dolaşıyorlar.

O an içim rahatladı ve hemem ayağa kalkıp Calipso'nun yanına gittim. Calipso beni gördüğüne sevinmişti. Piper da bana sarıldı. Piper'a bizi biraz yalnız bırakmasını istedim. Anlatışla karşılayıp Jason'nın yanına gitti. Calipso'ya biraz yürümemiz  gerek dedim.

- Calipso-

Leo'yla tepeye doğru yürümeye başladık. Diğer melezler bizi görüp yanımıza geliyordu. Bu pek sorun değildi, sadece Percy'yle karşılaşmak istemiyorum bir de kız arkadaşı Annebeth'le. Percy'e o kadar kızgın değilim ama istemiyordum işte. Leo'yla konuşmaktan tepenin üstüne çıktığımızı farketmemiştim. Tepe'nin ortasında bir ağaç vardı ve ağacın altında da birileri oturuyordu. Leo yanımda "A O" diye ses çılarınca Leo'nun istemediğini yapıp ağaca biraz daha yaklaştım. Ağacın altında iki çift oturmuş öpüşüyorlardı. Sonra  kim olduklarını görmek için biraz daha yaklaştım. Bir daha geri dönemeyceğim bir hata yapmıştım. Onlar Percy ve Annabeth'di.

Devam edecek...

AŞKIN GÜCÜ --  herosofolympusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin