Eighth Year Love

~5~

Yaşadığı yeri ve büyüdüğü ortamı düşünürsek Harry'nin bu zamana kadar rahat bir uyku çektiği söylenemezdi. Merdiven altında geçen işkence dolu seneler.. Penceresinde parmaklıkla ona zindan gibi gelen odası.. Ve yumuşak olmayan sert ve gıcırtılı yatağı.. Alışkındı ama şuan da yattığı yer, sert ve gıcırtılı yatağını özletmişti. Hogwarts'taki yatağının ne zamandan beri bu kadar rahatsız olduğunu düşünürken gözlerini araladı. Parmaklarının arasındaki kalemi gördüğünde uyumadan önce yapmaya çalıştığı ödev geldi aklına. Kalemi bırakıp destek alarak başını kaldırdığında tutulmuş beli ve ağrıyan boyunla sandalyede uyuya kaldığını farketti. Vücudunu sağa sola çevirerek esnetmeye çalıştığında gözleri yan tarafında uyuyan sarışına takıldı. Merlin.. Hala Draco'nun odasında mıydı? Önündeki sarışına ait olan ödevi sessizce çantasına koyarken bir yandan da Blaise'i kontrol ediyordu. Kimse uyanmadan burayı terk etmeliydi. Masayı gelmeden önceki haline getirdiğinde ödevini almış, pelerinine iyice sarınarak kapıya yönelmişti. Hava aydınlandığına göre saat bir hayli geç olmuştu. Koridorda kimse olmaması ümidiyle yavaşça kolu indirdiğinde gözlerini boş koridorda gezdirmişti. Görünmezlik pelerini olsa bile kendi kendine açılan bir kapıyı kimsenin görmemesi gerekiyordu. Hızlı bir adımla kendini dışarıyı attığında kapıyı kapatmış ve derin bir nefes almıştı. Elindeki ödevine bakarken dudaklarında yarım bir gülüş belirdi.

"Sağol Malfoy.."

Fısıltıyla konuştuğunda kendi odasına doğru yöneldi. Ron'un uyanık olup olmadığını bilmediğinden bir süre sadece içeriyi dinledi. Ses gelmediğine kanaat getirince kapıyı açarak içeriye girdi. Bakışları arkadaşının yatağına kayarken Ron'un da hala uyuduğunu görmüştü. Görünmezlik pelerinini üzerinden çekip yatağına fırlatırken bir yandan da hızla üzerini değiştirmeye başladı.

"Ron!!!"

"Ron kalk!!"

Harry, bir türlü uyandıramadığı arkadaşının neden bu kadar ağır uyuduğunu sorgularken yanına gelmişti.

"Ron çok ciddiyim!! Eğer şuan da kalkmazsan 8 sene boyunca aldığın en düşük notu alacaksın!! Koca bir sıfır!!"

Harry hala uyuyan arkadaşına hayretle bakarken yanındaki su dolu bardağı eline almıştı.

"Taktik için sağol Blaise.."

Yüzünde koca bir gülümsemeyle suyu döktüğünde Ron derin nefeslerle uyanmış, yüzündeki ıslaklığı eliyle silmeye çalışıyordu.

"Üzgünüm dostum. Başka şansım yoktu.."

"Harry!!"

"Evet benim, tanışmamış mıydık?"

Harry kahkahalarıyla kendi yatağına doğru giderken Draco'dan yürüttüğü ödevini masaya bırakmıştı.

"Bunu ödeteceğim biliyorsun değil mi?!"

"Her zaman bekliyor olacağım Ron ama şimdi kalkıp ödevi yap yoksa geç kalacaksın."

Ron hızla kalkıp masaya ulaştığında önünde duran dolu kağıda baktı.

"Dostum sen bir harikasın!!"

"Biliyorum, biliyorum ama sen yine de daha sık söyle Ron.."

Ron gözlerini devirdiğinde egosu tavan arkadaşını bırakıp ödev kağıdını incelemeye başladı. Harry ise masanın üzerindeki çapulcu haritasını ve dün gece cebine sıkıştırdığı mektubu yanına almış ve kapıya yönelmişti.

"Nereye gidiyorsun?"

"Halletmem gereken bir işim var. Kahvaltıyı bilemem ama derse kesin yetişirim. Ödevimi getirmeyi sakın unutma Ron!!"