2.bölüm

10.4K 359 17
                                    

Arkadaşlar yorum ve beğenileri unutmayalım rica ediyorum
Sizleri seviyorum 🌼💙

💙🌼💙🌼💙🌼💙🌼💙🌼💙🌼💙🌼💙

Odama çıkmıştım balkonun kapısını araladım ve kafamı uçsuz bucaksız denize çevirdim. O kadar güzel duruyordu ki adeta beni alıp içine çekicek gibiydi ben buraları nasıl bırakıcaktım hiçbir fikrim yoktu

En nihayetinde özlemim ağır basmıştı
Gitmeye karar vermiştim ama bunu babama söylemeyecektim onu mutlu etmek istemiyordum ve onun icin hicbir şey yapmak istemiyorum ama annemi ,abilerimi, arkadaşlarımı ve memleketimi çok özlemiştim. Ama oraya gittiğimde burdaki yaşamı özleyecektim hem de çook...

Bavullarım hazırdı yarın sabaha uçağım vardı ve ben hâlâ nasıl gideceğimi düşünüyordum.

Düşünürken uyup kalmıştım

Sabah 6:00' da kalkıp duşa girdim. Dizimin iki karış üstünde siyah ve güzel kısa kollu dantel detaylı bir elbise giymiştim altınaysa siyah kalın topuklu bantlı ayakkabılarımı giymiştim hafif bir makyaj yapıp saçlarımı fönlemiştim. Görsünler bakalım SELİN HANIM AĞALARINI

Siyah büyük arabama binmiştim arka koltuğa yerleştim şoför koltuklarında 3 adamım değiş tokuş yaparak gideceklerdi dinlenmek amaçlı yanımda ise en güvendiğim ve hatta yakın arkadaş dediğim adamım sait önümüzdeki koltukta da 3 adamım vardı koltuklar karşı karşıyaydı ve 18 saatlik yolculuk başlamıştı. 2 saat geçmişti ve sait bana seslendi "selin hanım babanıza haber vermicek misiniz?" Dedi. Sadece tekken bana selin der.
Bende "bilmiyorum sait giçbir şey düşünemez oldum" dedim

Ama sonra aramak istedim çünkü verdiği vakit geçmişti bugun 3. gündü ve yola çıkmıştı belkide beni almak için...

Telefonumu çıkarttım ve 'babam' diyen yere tıkaldım ve aradım
Çalıyor...çalıyor...

"ALO?!" diye kükredi adeta
"geliyorum ben yola çıktım 2 saat oldu çıkalı dedim 5 gibi orda olurum" dedim.
"Afferim vallah beni şaşırttın kızım"
Dedi.
"Kapatıyorum baba" dedim ve gözümü devirdim bu adama her şekilde sinirlerimle oynuyordu  benim ama artık karşısında eski selin yoktu!

Uyup uyanmıstım 2 defa mola vermiştik yemek yemek icin durmamıştık ama yanımıza hatice teyzemin hazırladığı börek çöreklerle idare etmiştik.

Ve sonunda

MARDİN İL SINIRI
Tabelasını gördüğümde içim sıcacık oldu etraf çölü anımsatacak şekilde sapsarı güneşse tepede hâlâ saat dediğim gibi 5 civarlarıydı hızlı gelmiştik.

Heyecanlıydım neden bilmiyorum ama kalbim kıpır kıpırdı bir tarafımsa hâlâ neden geldiğini unutma diye tekrarlıyordu bana

Sonunda mardine giriş yapmıştım plakam 34 hzm 0034 idi çarşının içinden geçiyorduk plakayı gören bi daha bakıyordu sonuçta istanbul plakaydı
O kadar güzeldi ki buralar cok fazla değişmişti

Konağın önüne gelebildik saatler sonunda yıllar önce ağzım yüzüm kanlar içinde bu kapıda kalıvermiştim atılmıştım bu konaktan şimdi ise mardin hanım ağası ve bir de doktor olarak dönüyordum. Kapı açıldı ve indim.

Havanın kokusunu ciğerlerime kadar çektim

Nasıl özlemişimm...

Konağın kapısında ki adamlar beni görünce hemen kafalarını eğip dügmelerini iliklemişti içlerinden biri geldi kafamı ona doğru çevirdim ve bu kişinin cevat abi olduğunu gördüm yıllar sonra saçları beyazlamıştı konağımızın en sadık kişilerindendi ama o bana saygı duymamıştı babam gibi...
şimdiyse önümde kafasını eğiyordu icimden bi hah çektim

'Okyanus gözlü HANIMAĞA'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin