ÜÇ DİLEK

3 0 0
                                    

Yusuf İle Züleyha Mesnevisi sonÜÇ DİLEK

ÜÇ DİLEK

(Züleyha'nın Yusuf'a Kavuşması)

Yusuf bu günlerden bir gün
Gezip teftiş ederken memurları
Dolaşıyordu Kahire'nin caddelerinde
Halk onu görmek için çıkmıştı dışarı
Geçeceği caddeye varmak için
doldurmuştu sokakları
Kalabalıklar taştı caddelere sığmadı
coştukça coştu
Manzara gerçekten görkemli
gerçekten hoştu
Görülmeye değerdi

Züleyha yaşlı ve hasta
Züleyha aşk acısıyla sarhoştu
Züleyha bu gün bambaşka
Züleyha bu gün bir hoştu
Duymuştu Yusuf'un gelişini
Dedi ben de gideceğim
Mutlaka gitmeliyim oraya
Hizmetçisi dedi
A güzel hanımım
Sen nasıl gidecek
Nasıl gidebilirsin ki
Bu halinle oraya
Sen kendini
Genç Züleyha mı zannediyorsun
Eskisi gibi sağlıklı ve güçlü
Değilsin artık
Yaşlı ve hastasın
Halin dermanın yok
Yok artık sende
Oraya gidebilecek
Güç kuvvet kalmadı yok
Gün gün tükeniyorsun
Bir an olsun aynaya bak
Ne zamandır aynaya bakmayı unuttun
Olsun dedi Züleyha
Ben Yusuf'u görmeliyim
Yıllar var ki hep bu günün hayalini kurdum
Durdum
Bu hayalle yaşadım güç buldum
Şimdi tam amacıma ulaşacakken
Sen kalkıp ne diyorsun
Olsun olsun
Ne olacaksa olsun
Ben Yusuf'umu göreyim de
Ondan sonra olsun
Tek ben Yusuf'u benim canım olan Yusuf'u
Göreyim de öleyim isterse ondan sonra
Ölümüm onun yolunda olsun
Onsuz olmaktansa
Onun yolunda ölmek yeğdir bana
Aşkla kalktı hasta yatağından Züleyha
Giyindi süsülendi püslendi
Kokular süründü
Aynalara baktı
Nasıl güzel miyim dedi eskisi gibi
Yusuf beni beğenir mi
Gençliğimdeki güzelliğim yerinde kalmış mı
Ah hanımım nerde
Olsun olsun dedi Züleyha ben yine de gideceğim
Yusuf'uma görüneceğim
Aşkımım hatırasına
Ondan üç dilek dileyeceğim
O beni kırmaz bilirim
Kırmayacak göreceksin
O merhametli ve vefalıdır bilirim
Kırmayacak beni de acıyacak bana
Sevgiden değilse bile merhametten
Kabul edecek dileğimi
Züleyha bu gün neşeli bu gün bir başka
Alıp eline bastonunu çıktı yola
Bir kolunda hizmetçisi düşe kalka gidiyordu
Gidiyordu merasim yerine ve diyordu
Yusuf şimdi beni görecek
Acıyacak halime
Ve mutlaka kabul edecek dileklerimi

Züleyha vardı merasim yerine
Uzun yolu yürüyerek
Gördü halkın taşkın halini
Dedi bunlar mı Yusuf'u seviyor
Daha fazla gerçekten ben mi
Hele Yusuf bir ikbalden düşsün göreyim
O zaman dönüp yüzüne bakar mı bu halk göreyim
Ya ben öyle miyim
O nu bir köleyken sevdim ben
O benin kölem iken
Kul köle oldum ona ben
Ayaklarının altına attım tüm şanımı şöhretimi
Aziz'in karısı olduğumu unuttum
Asil bir kadın olduğumu unuttum
Umursamadım Mısırlı kadınların
Beni ayıplayacaklarını
Azizin beni sokağa atabileceğini umursamadım
Tek ne olacaksa olsun dedi
Yusuf benim olsun ben Yusuf'un
O köleyken ben ona köle oldum
Ben sultanken gönlümün sultanı yaptım onu
Ben ona kul köle oldum
Kul köle oldum ben ona
Dün nasılsam bu gün de öyleyim
Daha dün gibi aşkımın kölesiyim
Ben dün nasılsam bu gün de öyleyim
Yarın da öyle olacağım
Bakalım halk yarın Yusuf ikbalden düşse
Ne yapacak
Yine öyle sevecekler mi Yusuf'u
Ben de bu sevgi oldukça
Değişmez bir şey değişmeyecek
Züleyha Yusuf'u ezel ebed sevecek

Birden Yusuf göründü atlı
Ardından yüzlerce asker pusatla
Atlıydı Yusuf taç başında
Pusatlıydı askerler işbaşında
Yusuf'ta alayiş muhteşemdi
Kalabalık etrafında sanki mahşerdi
Bandolar çalıyordu ardı sıra
Alkışlar yükseliyordu artarda
Çığlıklar çılgınlıklar sevinç naraları
Görülemeye değirdi
Merasim muhteşemdi
Muhteşemdi her şey
Her şey bir görkemdi
Şaşaalıydı her şey
Şaşaalı ve mutantan
Allah müjdelemişti Yusuf'a bu günleri
Ta kuyudayken
İşte müjdelenen bu günlerdi
Zindanda bir perde açılırdı bazen
Görülen bu günlerdi
Cennete dönerdi o zaman kuyu ve zindan
Cennete dönerdi cehennem Yusuf o zaman
Gülerdi
Ve gülerdi gökler
Gülerdi yer ve zaman


İşte şimdi
O günleri gördü Yusuf ve güldü
Sevinçle doldu mutluydu
Mutluydu ama bir şeyler eksikti hissetti
Züleyha yoktu yalnız
Züleyha neredeydi
Hem Aziz de göçmüştü dünyadan
Züleyha artık serbestti
Dul bir kadındı artık dul bir kadın ve bakire
O güzelim Züleyha
Yaşlanmıştı belki de
Olsundu
Züleyha onu sevmişti gerçekten
Ondaki güzelliğe vurulmuştu gerçekten
O güzellik hem maddi hem maneviydi gerçekten
Züleyha Yusuf'a vurulmuştu gerçekten
Yusuf'un hem görünen hem görünmeyen güzelliğini
Yusuf'un peygamberliğine
Ve erdemliliğine

Törenin tam da can alıcı yerinde
Duyuldu bir ses derin ve ince
Yusuf diyen bir ses dertli ve narin
Duymadı kimse
Duyan yalnızca Yusuf'tu
Sessizce

Fark etti Yusuf bu sesi fark etmedi kimse
Kimse duymadı bu sesi yalnız Yusuf'tu duyan
Oydu Züleyha'ydı Yusuf'tu yalnız duyan
Sanki yeni uyanmıştı duyduğu bir çığlıktı
Yusuf'tu derin uykudan bu çığlıkla uyanan
Ses verdi Züleyha sen misin
Yusuf diyen ses neredesin
Görün bana göster yüzünü
Ne zamandır görünmemektesin
Buyur Yusuf işte buradayım seni görmekteyim
Ama sen beni göremezsin
Çünkü sen yükseklerdesin
Önlerdesin el üstündesin
Bense arkalarda, aşağılardayım
Unutuluş denizinde boğulmaktayım
Tut beni çıkar katına
Sarayda benim seni tuttuğum gibi el üstünde
Bu gün halkın elleri üstüne yükseldin
Bense unutuluş denizinde yüzmekteyim
Tut beni al çıkar beni bu karanlık kuyudan
Dün kuyuda sendin bu gün benim
Beni sen anlarsın en iyi
Kuyuya düşmek nedir
En iyi sen bilirsin
Sen merhametlilerin en merhametlisi
Sen şerefte en ileri halkının önderi Allah'ın peygamberi
Ey Yusuf tanıdın mı beni tanınmaz hale geldiğimden beri
Kimse tanımadı beni ben sevdim seni
Ve bu hale geldim işte
Üzüntüden ve acıdan
Belim kambur oldu
Kalmadı güzelliğimden bir eser
Korkarım sen de tanıyamayacaksın beni bu gözlerinle
Tanıyabilirsin oysa bakarsan aşk gözlükleri
Ve sevgi gözleriyle
Gönül gözünle bakarsan göreceksin beni
Züleyha'yım ben seni aşkla seven ölümüne seven
Sana ilk inanan senin getirdiklerine gönül veren
Senin için ölümü göze alan ben senin davana gönül veren
Her şeyini sana veren ben
Ömrünü gençliğini ve güzelliğini
Senin yoluna kurban eden heba eden yok eden
Ey Yusuf tanıdın mı beni
Ey Yusuf tanı beni
Kulak ver bana
Beni bu yalnızlıktan kurtar
Ey Yusuf tanıdın mı beni
Kimsenin tanımadığı Züleyha bendeni
Ey Yusuf bilirsin ki ben seni
Seviyorum ezelden beri
Benim sevgim ebedi
Üç dileğim var senden birincisi
Bir dua et de kurtulayım bu halden
İkincisi gençleşeyim güzelleşeyim
Seni sevdiğim ilk günkü gibi
Mademki peygambersin belli ki sen de seviyorsun beni
Ama ihanet etmek istemedin Aziz hayattayken
İhanet etmedin velinimetine
Sen de beni seviyorken
Karşı koyamıyorken benim sevgime
Benim sevgim seni de sarıyorken
İçten içe gönlünde yer ediyorken
Çünkü yol vardır seven kalpten sevilen kalbe
Bir de kavuşalım artık birbirimize benimle evlen
Nasılsa Aziz ölmüş ben dul kalmışken üstelik te tertemiz bakire
Sana yazılmış sana ayrılmış senin için yaratılmış senin için hazırlanmış bir güzellik bir munis eş ezelde
Son dileğim bu işte söz sende dilersen ez geç beni dilersen
Erdir vuslata bu aşk evrenini
Evet, son dileğim başka bir şey istemem
Yusuf dua etti geldi Züleyha'nın
Bu üç dileği de yerine
Züleyha o anda gençleşti güzelleşti kavuştu sıhhatine
Yusuf aldı onu yanına terkisine
Götürdü sarayına getirdi dileklerini bir bir yerine
Oturttu tahtında eski yerine bin bir gece düğünüyle
Evlendiler kavuştular iki eski aşık bir birine
Züleyha kavuştu sevgilisine
Yusuf kavuştu Züleyha'sına
İki aşık birleştiler
Bir daha ayrılmamacasına
Kandılar ebedi aşka
Doydular vuslata
Ve ulaştılar ilahi aşka birlikte

Ahmet KEMAL
10.04.15 CUMA

Ahmet Kemal


A A Şiirleri YUSUF VE ZÜLEYHA 6

ZÜLEYHA


Züleyha bu Yusuf'a sevdalanmıştı
Sevdalanmıştı da
Ölümü göze almıştı ayıplanmayı da
Aşıkta utanmak ne gezer
Aşk geldi mi başa akıl gider
Utanma gider
Aşk olunca tüm dertler biter demiş
Ekâbir
Ben diyorum ki aşk öyle bir derttir ki
O gelince tüm dertler biter
Aşk olmazsa evren olmaz
Yaratılış olmazdı
Bu yüzden Züleyha mazurdur
Ayıplanmaz
Kutlu bir aşktır Züleyha'nın aşkı
Züleyha bu aşka mecburdur
Züleyha bu Aziz'in karısı
Yusuf'a sevdalı
Züleyha Yusuf'a sevdalı
Yusuf Allah'a sevdalı
Züleyha bu davada
Erkeklerden daha erkek
Züleyha aşkında gerçekten iddialı
Züleyha bu ezelde yazılmış
Aşk kitabında adı
Züleyha bu aşk demek
Aşk destanıdır soyadı

07.04.15
Ahmet KEMAL

_

Ahmet Kemal


MUHTASAR  İSLAM TARİHİWhere stories live. Discover now