aynadakine-
önünde uçsuz bucaksız bir yol var.
bu yolda nasıl yürünür bilmiyorsun.
sanki öylece durmuş birinin sana eşlik etmesini bekliyorsun.
belki de kaba taslak bir harita.
meğer olay kuyudan çıkmak değilmiş.
sen duvarlara tutunmadan,
sokak lambalarına ev demeden,
o karanlık dipsiz yollarda başını eğmeden yürümek istiyorsun.
yürü, bu yol senin.164-