☆ İyi Okumalar ☆
Of anne ya! Beni neden uyandırmadın ki? Şu an okula koşuyorum, depar atıyorum. İnşallah yetişirim. Zile son 3 dakika... Koş Masal koş... 2 dakika... Koş Masal koş... 1 dakika... Dur Masal dur. Nefeslen.
Şu an okul kapısının önündeyim ve zil çaldı. Evet artık rahat rahat sınıfıma gidebilirim. Evet gidiyorum. Bu arada kendimi tanıtayım. Adım Masal Demir. 17 yaşındayım, mavi gözlüyüm, beyaz tenliyim, düz, uzun, sarı saçlarım var. Ve tatlıyım:) Yemek isteyen var mı? Neyse ders başladı susayım ben. Ehehe...
**
Sonunda zil çaldı. Bu 40 dakika ölüm gibi ya. Geliyor ama geçmiyor. Zil çalınca sıra arkadaşıma yani en iyi arkadaşıma "Ya Selin biz bu sayısalı seçmekle iyi mi yaptık acaba? Okul açılalı 2 hafta oldu. Ortada bir x'ler, y'ler dönüyor, bir de benim başım dönüyor. Of ya. İflas etti beynim iflas." dedim. Selin ise sakince " Abartm Masal. Ben gayet iyi anlıyorum ama." " Kanka yalnız ben de her sene takdir belgesi alsam ben de anlarım. Ehehehe."
Abi kızda nasıl bir beyin varsa çalışmadığı halde takdir alıyor. Biz de çalıştığımız halde(!) s*ktirname alıyoruz. Ehehe. Öyle bir başarı. Ortaokulda annem "Ne aldın?" derdi. Lisede "Sınıfı geçtin mi? " diyor. İşe bak arkadaş.
Neyse konumuza dönelim. Biz konuşurken yanımıza Sarp ve Pars geldi. Evet bunlarda sınıfımızın biricik ikizi. Kahverengi gözlüler,sarı saçlılar ve beyaz tenliler. Tıpa tıp aynılar. ' Nasıl ayırt edebiliyorsunuz?' diye sorarsanız Pars'ın dudağının üstünde küçük bir ben var. İşte ondan.
Sarp bana döndü, Pars da Selin'e döndü ve aynı anda ikisi de "Benimle çıkar mısın?" dediler. Biz trene bakan öküz gibi kaldığımız için hiçbir şey diyemedik. İkisi birlikte kahklarla gülmeye başladılar. "Noluyo lan?" dedim ben de. Onlar ise hala gülüyordu. En sonunda gülmeyi bıraktılar ve "Şaka yaptık." dediler. "Arkadaşlarla doğruluk mu cesretlik mi oynuyorduk da. Kızdınız mı?" dedi Pars ensesini kaşıyarak. "Yok oğlum ne kızması? Birazcık mini minnacık bir şok geçirdik. Onun haricinde bir şeyimiz yok" dedim. Selin de beni onayladı. "Aynen öyle. Bir daha olmazsa seviniriz." dedi. Onlar da baş sallayıp gitti. Zil çalınca biz de derse döndük. Daha doğrusu Selin derse döndü. Ben kafamı sıraya koydum ve etrafı seyretmeye başladım. Belli belirsiz bir çocuğun bana baktığını fark ettim ama umursamadım. Zaten çocuğun adını bile bilmiyorum. Yeni geldi. Daha doğrusu gelmiş. Geldiği gün ben okulda yoktum.
**
Birinin adımı seslenmesiyle irkildim. "Ne oldu Selin?" "Kanka gidiyoruz." "Nereye lan?" "Evee." "Ha. Tamam kanka. Ehehe." Demek bugün de okul bitmişti. Ama haftaya yeni başladık.
Eve yürüyerek gitmeye karar verdik. Evlerimizin arasında mesafe vardı ama olsun. Benim evim okula 10 dakika mesafedeydi yürüyerek. Selininki ise 20 dakika idi. Kafasını dinlemek istediği zaman yürüyerek gitmek ister. Sanırım o günlerinden birini yaşıyor. "Selin? İyi misin?" diye sordum ama cevap vermedi. "Selin?" deyince bir hıçkırık sesi geldi. Selin'e döndüm. Ağlıyordu. Bir şeyler olmuştu. Ama ne? " İyi misin kanka?" Başını sağa sola salladı. "Tamam o zaman. Gel şuraya oturalım. Sakinleşince konuşuruz. " diyerekten banka oturduk. Selin bana göre daha soğukkanlıydı. Kimseyle kolay kolay konuşmazdı. Zaten onunla en başta anlasamamıştık. Sonradan anladık birbirimizi ve arkadaş olduk. Arkadaşlığımız ilerleyince dost olmaya karar verdik. 3 yıllık bir dostluğumuz var. Ara sıra tartışmalarımız olabiliyor. Ama üstesinden geliyoruz her şeyin.
Selin'e baktım. Başı omuzumdaydı. "Daha iyi misin?" diye sordum. Yerinde dikleşti. Başını aşağı yukarı salladı ve "Evet." dedi. "Sağol " "Ne yaptım ki?" dedim ve güldüm. O da güldü. "Hep gül Selin." dedim. "Hep."
Sarıldık. Ağladığının sebebini sormadım. Çünkü anlatmak istediği zaman anlatacaktı biliyorum. "Selin anlatmak istersen ben her zaman senin yanındayım. " dedim. Birbirimizden ayrıldık ve "Tamam ." dedi. Sonra yolumuza devam ettik. Ben ortamı yumuşatmak için "Ee kanka Gencer'le nasıl gidiyor?" Gencer Selin'in erkek arkadaşı ve 1 aydır çıkıyorlar. Gencer Selin'in peşinden o kadar çok koştu ki Selin sevmediği halde kabul etti. Mecburluktan ve sevmeye çalışıyor. "Sevemiyorum be kanka olmuyor. Ben böyle yaptıkça o bana daha çok bağlanıyor. Bu da canımı sıkıyor. Bir bahane bulup ayrılmam lazım. Yoksa ikimizde çürüyüp gidecez." dedi ve bana döndü. Tebessüm etti ve "Ee sende yok mu bir şeyler?" dedi ve göz kırptı. "Yok kanka." dedim. Konuyu çevirmek için "Aa kanka bizim eve gelmişiz. Ben kaçar. " dedim ve Selin'i öpüp eve doğru yürümeye başladım. Arkamdan "Kaç bakalım Masal Hanım kaç. " dediğini duydum ve ona dönüp el salladım. İyi ki varsın Selin.
**
Eve girdim. Saatte baktığımda 16.00 dı. Annemgil henüz gelmemişti. Annemgil saat 18.30 da geliyorlardı. Annemle babam aynı işyerinde çalışıyorlar. Zaten işyeri bizim :). Babam işyerine o kadar o kadar çok uğraştı ki çalıştı çalıştı ve bayağı bir ilerleme kaydetti. Bir süre sonra annem de babamın yanında çalışmaya başladı. İşyerimizin alanı : Tekstil (Moda).
Bir şeyler atıştırdıktan sonra odama geçtim. Üzerimi değiştirdikten sonra yatağa kıvrıldım.
Odamda hafif siyah ve beyaz renk hakim. Kapının sol yanında çalışma masam, onun üstünde de kitaplığım var. Çalışma masamın yanında banyom var. Banyomun yanında yine kitaplığım var. Odaya girdiğiniz an karşısında yatağım var. Tabi bir de balkonum var.
Telefonumu elime aldım ve bir mesaj geldiğini fark ettim. Hemen açtım.
Gönderen : Anonim
Biliyor musun güzelsin.
Bu kim lan? Sapık alarmı. Sapık alarmı. Tabi ben bozar mıyım?
Masal: Biliyorum. Ehehehe.
Anonim: Artık bir anonimin var güzel kız.
Masal: Biliyorum. Ehehehe.
Anonim: Beni merak etmiyor musun? :)
Masal: Biliyorum. Eheh... Ay bir dk. Kimsin sen cidden? Ehe..
Anonim: Çok yakından birisi. Ehehehe.;)
Of çok gıcık ya. Benim bir sürü yakınım var hangisi ki acaba? Saate baktım. Saat henüz 17.00 di. Annemgilin gelmesine henüz 1.30 saat vardı. Onlar gelene kadar biraz televizyona bakabilirim.
**
"Hoş geldiniz."
"Hoş bulduk kızım. "
"Hoş bulduk kızım. "
Annem ve babamı öpüp annemle mutfağa doğru ilerledik. Annem yemek derdine düşmüştü. "Anne." dedim. "Ya sen çalışmasan mı? " "Aa noldu ki kızım?" dedi gülerek. "Anne gelince yoruluyorsun bir de yemek derdine düşüyorsun ya ondan." . Annem gülerek "Düşünürüm kızım. " dedi. " Ben odama çıkıyorum o zaman." "Peki kızım. Yemek hazır olunca çağırırım. " Annemi öpüp odama çıktım.
Odama çıkınca balkona çıktım ve masaya oturdum. Etrafı izlemeye başladım. Buradaki insanları çok fazla tanımıyordum. Karşımızdaki eve sanırım yeni birileri taşıyacaktı. Kafamı aşağıya eğdim. Ah evet hatta taşınıyorlardı. Sanırım çocukları yoktu. Aşağıdan annem "Yemek hazır Masal." dedi. Ben de sanki annem duyacakmış gibi "Tamam anne." dedim. Ayağa kalktım ve ve aşağıya son bir kez baktım. Yabancı bir çocuk da kafasını yukarıya kaldırdı. Yani bana baktı. 2 saniyelik bakışmanın ardından hemen gözlerimi kaçırdım. Çünkü gözlerinden ateş çıkıyordu. Ve çok çekiciydi. Ne diyorum ya ben.
Aşağıya indim. Yemeğimi yiyip tekrar odama çıktım. Çünkü o bakışlarda aklım kalmıştı. Belki görürüm diye evlerine baktım ama göremedim ve yatağıma yattım. Biraz kitap okuduktan sonra uyumuşum.
**
Sabah gözümü mesaj sesiyle açtım. "Kim bu ya sabah sabah? " diyerek telefona baktım. Anonimin yazdığını gördüm.
Anonim: Günaydın.
Masal: Günaydın. Anonim Bey.
Yataktan kalktım ve lavaboya girdim. İşlerimi hallettikten sonra saate baktım. Yuh Anonom daha dersin başlamasına 1.30 saat var. Of. Üzerimi giyineyim bari. Okul kiyafetimi giydikten sonra kahvaltıya indim. Saat 08.10 du. Ve annemgil 20 dakika sonra gideceklerdi. Tabi onlardan yarım saat sonra da ben. Kahvaltı masasına otururken annem ve babama "Günaydın. " deyip öpmeyi de ihmal etmedim. Kahvaltımı yaptıktan sonra annemleri yollayıp odama çıktım. Telefonu elime aldım ve Anonim' den mesaj geldiğini gördüm.
Anonim: Erkencisin.
Masal: Sayende.
yazıp Selin'e mesaj yazdım.
Bal Böceğim'e: Bebeğim bugün okula biraz erken gidelim mi?
Bal Böceğim'den: Tmm bebeğim ben çıkıyorum o zaman. 10 dk' ya oradayım.
Bal Böceğim'e: Ok.
Anonim'e döndüm tekrar.
Anonim: Daha sayemde çok şey görüp yapacaksın. ;)
Masal: Kimsin sen? Adın ne?
Anonim: Boşver. Daha her şey için çok erken.
Masal: Ne erkeni ya. Tanımadığım biriyle yazışmak istemiyorum.
Anonim: Tanıyacaksın.
Masal: Tanımıyorum ama.
Anonim: İyi.
Masal: Ok.
Öf öf. Nelerle uğraşıyorum ya. Yine mesaj dırırın.
Bal Böceğim 'den: Aşağıdayım.
Uçar adım aşağıya indim. "Hadi gidelim bebeğim. " dedim ve göz kırptım. "Kanka sende bir şeyler var bugün. " dedi ve o da bana göz kırptı. "Düş önüme de anlatiyim. " dedim. Gülerek yürümeye başladık. " Kanka şimdi bana bir çocuk yazdı..."
**
Sınıfa girdik ve gülerek sıramıza oturduk. O sırada dünki çocuğa bakmak için arka sıraya baktım. "Ateş gözlü çocuk. "
"Ne oldu kanka?"
"Yok bir sey kanka, yok bir şey. " diyerek önüme döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz Mavisi
HumorBir yanda ateşler içinde yanan Masal Demir... Bir yanda o mavi gözlerin etkisine girmemeye çalışan Enis Ateş... Diğer yanda ise denizin içinde boğulan Anonim Bey... Bu onlarin hikayesi. Başlama tarihi: ♡23.04.2020♡ Kapak tasarımı @bendis_q ya aitt...