Haklıydı. Hemde sonuna kadar. Karşısına çıkmalıydım. Peki nasıl yapacaktım bunu? Ya benimle tekrar konuşmazsa ne olacak. Engeli kaldırıp kaldırmadığına baktım. Allaha şükürler olsun ki kaldırmıştı.Bir an büyük bir cesaret geldi. Yapacaktım. Çıkacaktım karşısına.
Juliet;. Bulut
Juliet;. Kollarını açıp gözlerini kapat.
Juliet;. Geliyorum.
Bulut;. Bekliyorum :)
Telefonu cebime koyup Bulut'un yanına doğru ilerledim. Bulut kollarını açmış bekliyordu. Ona doğru koşmaya başladım. Fakat bir anda başıma sert bir darbe aldım. Başımın dönmesiyle yere yığıldım. Neler oluyordu? Bir yandan tanımadığım insanların sesleri. Diğer yandan Bulut'un haykırışları. Son hatırladığım şey bir arabaya binmemizdi.
Bulut'un anlatımıyla:
Juliet: Bulut.
Juliet:. Kollarını açıp gözlerini kapat
Juliet:. Geliyorum
Evet geliyordu. Juliet'im sonunda geliyordu. Ağzım beş karış açık dışarı çıktım. Gözlerimi kapatıp kollarımı açtım. Ve juliet'imin gelmesini bekledim. Sonunda kavuşacaktık. Sonunda kim olduğunu öğrenecektim.
Gözlerimi kapalı kollarım açık ne kadar bekledim bilmiyorum. Fakat gelmiyordu. Bir şeyler ters gidiyor olmalıydı.
Gözlerimi açıp etrafıma baktım. Parkın başında bir kız bana doğru koşuyordu. Fakat bir anda siyah takım elbiseli adamlar arabalarından indi ve kızı arabaya bindirmeye çalıştılar. Bir şeyler yapmalıydım. Sanırım juliet'im bu kız olmalıydı. Arkalarından ne kadar bağırsamda nafile. Geç kalmıştım. Bir anda aklıma arabanın plakasını almak geldi. Fakat arabanın plakası yoktu. Allah kahretsin. Ne yapacağım ben? Kaçırılan kız arkamdan romeo diye bağırıyordu. Evet. Bu oydu. Bu juliet'imdi. Onu kurtarmalıydım. Hemen arabama atlayıp takip etmeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şımarık Romeo ~ Texting ✔
Teen FictionAsaletim sadece aşkının tapınağına girdiğimde olacak içimde. Bir gün yıkılırsa bedenin başka ülkelerin çamurlu evlerinde: Bil ki bütün denizleri ayaklarına dökeceğim. .