SOKAK C:38

1.Bölüm

İlk hikayem arkadaşlar. Harf veya yazım hatası varsa affedin.

İyi okumalar ❤️

Medya: Parktaki çardak

_________

Arkamdan birinin bana vuracağını anladığım da yere yatırıp yumrukladığım yakışıklı çocuğu bıraktım. Bayılmıştı zaten. Hızla ayağa kalkıp arkamda ki kişinin yumruk şeklindeki elini tuttum ve döndürüp arkasından beline sabitledim. Kızın acı çığlığı sokakta yankılanırken diz kapağım ile, diz kapağının arkasına sertçe vurdum. Böylece diz çökmesini sağlamış oldum. Kızın tutmadığım eliyle sol cebinden bir şey çıkardığını fark ettiğimde artık çok geçti çünkü o çoktan bıçağı, onu tuttuğum elime saplamıştı bile.

Bu sefer benim çığlığım sokak da yankılanırken en yakınım da olan Anıl bana korku dolu gözlerle bakıp "Selin!" Diye bağırdı. Önümde ki aptal kızla ilgilenmek zorunda olduğum için ona elimle iyiyim tarzı işaret yaptım. Kız ayağa kalkıp savunma pozisyonu almıştı bile. Elimin acısı beni hırslandırırken hızla sağlam olan elimle suratına bir yumruk çaktım.

Kız yere düşerken elinde ki bıçak da başka bir tarafa savrulmuştu. Üzerine çıkıp yumruklama ya devam ederken "Bu elimin ortasında bir delik açtığın için!" Deyip bir yumruk çaktım. "Bu Eda'ya sarkan arkadaşını koruduğun için!" Deyip bir yumruk daha çaktım. "Bu güzel ve orospu olduğun için!" Deyip bir yumruk daha çaktım. "Bu öyle genel" Deyip yumruğumu kaldırmıştım ki biri yumruğumu tuttu. Kafamı kaldırıp yumruğumu tutan kişiye baktığımda bunun hiç tanımadığım bir çocuk olduğunu fark ettim bana ciddi bir şekilde bakıp "Bırak onu! İyi benzettin." dedi gayet sakin bir ses tonunda. Başımı altımda ki kıza çevrildiğimde gerçekten kötü olduğunu gördüm.

Hızla elimi çocuktan kurtarıp ayağa kalktım ve siyah deri ceketimin içine giydiğim siyah kapişonlumun yakasını düzeltip, pantolonumun dizlerini ellerim ile silktim.

Eğildiğim için önüme gelen siyah uzun saçlarımı ellerimle geriye atarak doğruldum.

Bizim çocuklara baktığımda; Mert yerde daha önce benim bayılttığım bir çocuğu yumrukluyor hem de kendi kendine konuşuyordu "Sen kimsin lan? He? Köpek! Seni var ya böyle benzetirler işte!" Deyip bir yumruk daha attı. Bu görüntü kıkırdamama sebep olurken. Anıl 'a baktığımda başka bir çocuğa kafa gömüyordu. Kırılma sesiyle yüzümü buruşturdum. Eda'ya baktığımda ise başka bir çocuğun sırtına çıkmış kafasını ısırıyordu. Bu görüntü kahkaha atmama sebep olmuştu.

Anıl önünde ki çocukla işini bitirince hızla Eda'nın yanına gidip onu belinden tutup yere indirdi ve arkasına aldı. Tekrar Eda'nın sırtına çıkıp kafasını ısırdığı çocuğa döndü ve bir yumruğu ile yere serdiğinde. Çocuk acıyla yerde kıvranıyor hemde eliyle çenesini tutuyordu.

Eda Anıl'ın arkasından "bir daha ki sefere seni daha büyük bir diş izi bekliyor kötü çocuk. Adımlarını dikkatli at. Hem senin kafan ne kadar sert ya? Dişim acıdı." Deyip eliyle acıyan dişini tuttu biz söylediğine anırırken. Anıl sert bir şekilde Eda'ya bakıp "bir daha benden başkasına dokunursan asıl sende büyük bir iz olur!" Deyip bize 'sesinizi
kesmezseniz sizi de döverim' bakışı attığında üçümüz de susmuştuk.

Sonra... Bi dakka bi dakka. Ben üçümüz mü dedim? Sol tarafıma baktığımda Mert'in yanımda olduğunu gördüm. Ne ara baygın çocuğu dövmeyi bırakıp da yanıma geldi gerçekten anlamamıştım.

Sağ tarafıma baktığım da az önce yumruğumu tutup kızı bırakmamı söyleyen çocuk vardı. 'Hazır karşıya bakıyorken biraz incele bareeg' diyen iç sesime ayak uydurup şöyle bir baştan aşşağıya süzdüm.