Emir beni arıyordu. Emir beni arıyordu. Kafamın içinde aynı cümle yankılanıp durdu biraz daha beklesem kapatacaktır ama hala açma konusunda emin değilim. Korkuyordum galiba, sesini duymak daha da bağlanmama sebep olabilirdi. Ve sonra içimden bir ses bana şu soruyu sordu. Daha ne kadar bağlanabilirsin? Cidden ben o kadar bağlanmış mıydım, neden bağlanmıştım? O da sonuçta diğerleri gibi bir arkadaş değil miydi? O beni kurtarmıştı ve bırakmayacağına söz vermişti.
Arama kapanmadan açtım ve kulağıma götürdüm."Biraz daha bekletseydin beni evin önünde bulurdun. Şimdi bunu söyledim diye bir daha açmamazlık yapma. Sonuçta herkes benim gibi birinin evine gelmesini ister."
Nasıl bir giriş olmuştu bu. Ben ne derim diye düşünürken o çok rahattı.
"Emir saçmalama istersen. Sen neden aramıştın?"
"En son bir konu konuşuyorduk açmadığın için unuttum. He servis konusu. Hem daha rahat konuşabilmek için hem de sesini duyabilmek için aradım kötü mü etmişim?"
Hem de sesimi duyabilmek için. Sesimi duymak için. Belki de bütün kızlara aynısını söylüyordu Sonuçta kızlarla takıldığını bana söylemişti.
"Hayır iyi oldu."
"Sen de benim sesimi duymak istiyorsun yani."
"Ya Emir. Ciddi olamaz mısın hiç?"
"Tamam konumuza gelelim servisle gitmek istemiyorsun galiba. Okullarımızın arasında beş dakika olduğunu düşünürsek ben seni sabahları okula akşamları evine bırakabilirim."
"Tabii ki hayır senden böyle bir şey isteyemem, kimseden isteyemem"
"Zaten sen istediğin için değil ki ben istediğim için."
"Sen neden böyle bir şey isteyesin ki?" "Seninle daha fazla zaman geçirebilmek için olabilir."
"Bilmiyorum. Babamlar ne der ki."
"Babanla zaten tanışmıştık. Sevdi bence beni. Yarın sabah seni almaya gelirim hem babana da teklifimi sunmuş olurum."
"Emir, sana yük olmak istemiyorum"
"Gece, iyi geceler hadi uyu. Sen uyu da büyü, bu konuyu da uzatma sen bana yük olamazsın."
"Peki iyi geceler."
Yaklaşık 2 dakika Sessizlik oldu ve sonra yine Emir bozdu
"Kapatmayı düşünmüyor musun?"
"Kapatıyım demi?"
"Bana kalsa kapatma derdim. Ama uyuman gerekmiyor mu?"
"Hayır."
"O zaman konuşalım. Buluşmamızda nerde kalmıştık. He senin sevgilin yoktu. Eski sevgilinle neden ayrıldınız?"
"Neden bunları merak ediyorsun ki? Neyse anlatırım. Eski sevgilim yok."
"Ne?"
"Yok işte"
"Kimseyle çıkmadın mı?"
"Hayır Emir uzatma. Sen kaç kişiyle çıktın ki?"
"Baya oldu ama dediğim gibi kimseyle ciddi değildim. Sadece takılıyorum. Hala öyle. Bu değişmez heralde. Aşık olabilecegim birini tanımıyorum."
"Hmm."
"Hmm." Minik bir kahkaha atmıştık. Beni taklit edince.
"Ben de kimseyle o yüzden çıkmadım. Kimseye aşık olmadım çünkü. Ama senin gibi takılmıyorum da. Insanların duygularıyla oynamam."
"Emin ol takıldığım kızlar onlarla sadece takıldığımı biliyorlar. Tek amacım" sözünü kestim.
"Tamam ben anladım. Bence bana daha fazla kızlarla ilişkilerinden bahsetme."
"Erkeklerle ilişkim yok ki. İlişki konusu kapandı demeki." Kendi esprisine kendi gülüyordu. Ve biliyorum ki cok güzel gülüyordu. Ekledi.
"Sen kıskandın mı?"
Cevap veremedim.
"Birileri kıskanmış bakıyorum."
"Sadece anlam veremiyorum. Tamam sen gerçekten aşık olmuyorsun. Anladım ama yine de kızları böyle kullanman bence hiç hoş değil komik olan gerçekten onların da bundan haberi var. Ve aynı şekilde ben de bir kız olduğuma göre beni de mi kullanıyorsun? Neyse tamam hadi bu konuyu kapatalım seni de sıkmıyım."
"Çok dengesizsin. Ve benimde dengemi bozuyorsun. Ama cevap vermem gerekirse, seni kullanmıyorum. Biz arkadaşız."
Emirle 2 saate yakın konuştuk. Yarın okul olduğu için uyumamız gerekiyordu. Sabah beni saat kaçta alacağını söyledi ve kapattık.Ne oluyordu? Bu son günlerde en çok sorduğum soru ama haklıydım. Bir anda Emir hayatıma girmişti. Ayazla aralarında olan problemde benim de ilgim vardı ama bu konuyu hiç açmıyordum. Emirle iyi gidiyorduk. Benden hoşlanmıyordu. Sadece arkadaştık. Aşık olabileceği biri yokmuş. Peki ben onu seviyor muydum?
Hayır ama onun yanında olmak, onunla olmak beni mutlu ediyordu. Beni koruması hoştu.
Ve ben onun yanında olan yerimi kaybetmek istemiyordum.Sabah olduğunda Emir kapıda bekliyordu.
"Günaydınlar" diyerek gülümsedi.
"Günaydın Emir. Sabah sabah ne bu enerji"
Sırıttı sadece. Arabaya bindik ve okula yarım saatte vardık.
"Bunu her sabah yapmak istediğine emin misin? Gördüğün gibi sabahları pek iyi olmuyorum."
"Sorun yok böyle de güzelsin."
"Teşekkür ede.."
"Gece" Bu Ayazdı. Emire doğru dönüp "Bu kızdan uzak dur Emir. Benim etrafimda olan herkesden uzak dur. Anlıyor musun? Özellikle Gece'nin peşini bırak. Alakan olmasın. Anladın mı beni!"
Korkmuştum. Çok bağırmıştı. Ve yine ne oluyordu.
Ayaz kolumdan tutup beni okula doğru çekmeye başladı. "Sadece konuşmak istiyorum. Lütfen gel." dedi. Yalvarır gibi.
Ben sadece Emir'e baktım ve "Teşekkür ederim. Konuşuruz." dedim. Sanki Ayaz'ın söylediklerini hiç duymamışız gibi.
Ayazın elinden kurtulduğumda sınıfa girmiştik.
"Emir'i tanımıyorsun. Emir olmaz Gece. Onunla arkadaş bile olamazsın. Emir sana zarar verir. Beni dinle ve yol yakınken bırak onu. Çünkü onunla olmaz."
"Ne diyorsun sen ya?"
"Haklıyım Gece lütfen beni dinle ve onu unut. Seni üzer, o kendini de üzüyor. İkiniz olmazsınız. Yakınımda olan kimseye zarar vermesine izin vermiyorum. Ama pislik biliyor. Ve bilerek sana.." sustu.
"Bilerek bana mı? Devam et bana ne?"
"Seni seviyorum. Seni sevdiğimi biliyor. Bilerek yapıyor. Seni sevdiği falan da yok. Bana inadına yapılmış bir şey."Bütün kelimeler tek tek yüzüme çarpılmıştı. Tek tek. Hepsi acı veriyordu. Hepsini unutmak istedim. O beni kullanmıştı. Oynamıştı benimle. Ben ona güvenmiştim. Ayaz devam etti ve beni söyledikleri daha fazla nasıl etkileyebildi?
Kat kat acımı arttırmıştı söylediği şey. Korkmam gerekiyordu. Ama Emir'di o.Benimle oynayan Emir.
"Emir katil Gece. Emir sana zarar verir. O herkese zarar verir. Seninle zaten sadece bana olan inadından beraber oldu. Seni sevdiğimi biliyor. Sana bunu böyle söylemek istemezdim ama..."
Bundan sonra söylediği şeylerin hiç birini dinlemedim. Anlamadım. Aklım almıyordu. Hiç birini. Sadece arkamı dönüp sınıftan çıktım. Sonra okuldan. Bir taksiye atladım ve eve gittim. Aklım hiç bir şeyi almamıştı. Ne düşündüğümü ne hissettiğimi bile bilmiyordum. Hiçbir şey göründüğü gibi değildi.
Ben ona güvenmeyi seçmiştim ama o benimle oynamıştı.
Emir bir katil mi? Yeni anlamaya başlamıştım. Söylediklerini yeni hatırlamaya başlamıştım. Ama anlamıyordum. Katilse ne işi var dışarda? Kimin katili? Emir değildir. Olamaz.
O sırada şarjı bitmiş olan telefonumu şarja takmıştım. Her şeyi o kadar yavaş yapıyordum ki. Sanki telefonu şarja takmam saatlerimi almıştı. Aklım o kadar doluyken. Yeni şeyleri alamazdı. Duşa girdim. Belki ben hayal görüyorumdur.
Duştan çıktıktan sonra giyindim ve yatağıma uzandım. On dakika duvarı izledim. Aklıma bu kadar şey varken ne yapmam gerekiyordu. Neye şaşırdığımı bile bilmiyordum. Her şeyin oyun olmasına mı yoksa Emirin katil olmasına mı? İnanamıyordum.
Telefonumu aldığımda mesajlar kısmında onu gördüm.
Emir: Gece
Emir: Ayaz ne anlattı sana?
Emir: Ona inanma lütfen ben sana her şeyi anlatıcam. Hırsından yapıyor kıskançlığından.
Emir: Söylediği şeyler gerçek değil.
Emir: Gece
Emir: Lütfen bana cevap ver.
Emir: Galiba sana ona inadımdan seninle yakınlaştığımı söylemiş. Gece bana güven Öyle bir şey yok. Sana çok değer veriyorum. Böyle bir şey icin ayrılamayız. Onun dediği şeyler gerçek değil.
Emir: Gece
Emir: İyi misin cevap ver.
Emir: Size geliyorum.
Gece: Gelme.
Emir: Sonunda.
Emir: Gece iyisin değil mi?
Emir: Sana tam olarak ne dedi.
Gece: Oyun muydu? Şuan sen ne dersen inanacağım ce sadece bir kere soruyorum, tek cevap istiyorum.
Emir: Değildi.
Emir: Hiçbir şey oyun değildi. Gerçekten konuşmak için, arkadaş olmak içindi her şey.
Gece: Emir bir katil dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE 'tamamlandı
Ficção AdolescenteSıkılırsan güneşten, gece oluruz erkenden.. Hiç duymadığınız bir aşk hikayesi mi? Hep istediğimiz? Ama sadece aşk yok. Gece ve Emir'in aşkına engel olan şeyler de var. Emir'in katil olması gibi. Duyması bile zor gelirken onlar bunu yaşıyor. Klasik...