same old love•yoonmin

14

geciktiğim için üzgünüm genel sorunlar yaşıyorum bu aralar

çok uzatmayacağımı ve kısa bir süre sonra bitireceğimi belirteyim ama yine de araya ufak kaos katayım, m içeren bir şeyler yazarsam iftardan sonra paylaşırım

hayırlı ramazanlar ve keyifli okumalar🌸

medya:marina and the diamonds/lies

14•Hakedilmeyen Yaşanmışlıklar

Şirketten çıkıp kendimi dışarı attım. Taemin'in arabasını gördüğümde gülümseyerek yanına gittim. Bir sahil kenarına geldik ve arabayı park etti. Dışarıda fazla bulunamadığımız için iki kahve alıp arabada oturmaya karar vermiştik.

"Sunmi ile konuşmaya başladık ve şu an her şey gayet güzel gidiyor. Şu an senin dışında şirketlerin bile bu durumdan haberi yok ama eğer iş ciddiye binerse, ki umarım olur, şirketlerimize söyleyeceğiz."

Gülümseyerek kahvemden bir yudum aldım. Onun adına mutlu olmuştum. Önceki buluşmamızda bir performans için iş birliği yaptıklarını ama ondan hoşlandığıno söylemişti. Şimdi konuşuyor olmaları beni mutlu etmişti.

"Taemin, umarım hep mutlu olursun. Ondan bahsederken bile gözlerin ışıldıyor. Şu an size imrendim." Kıkırdadı ve bakışlarını kısaca dışarıda gezdirdi.

"Sanki siz Yoongi hyung ile birlikte değilmişsiniz gibi konuşma Jimin. Tanrım, sahnede o kadar yakınsınız ki, hayranların delirmesine şaşmamalı. Şirket bu durumu biliyor mu?"

Dudaklarımı büzüp başımı iki yana salladım. "Hayır, daha söylemedik. Başımızda ilişki yasağı zaten var ama bu aramızda olursa, ne söyler bilemiyorum."

Beni onaylar gibi başını salladı. Ardından bir süre daha sohbet etmiştik ve telefonum çalmaya başlayınca saatin oldukça geç olduğunu fark etmiştim. "Efendim?"

"Tanrı aşkına Jimin, sabah çıkarken bana dedin ki, öğleden sonra geleceğim. Akşamın sekizi oldu, hala ortada yoksun."

"Ah, özür dilerim sevgilim. Sadece Taemin aramıştı ve birlikte sohbete dalmışız. Ben az sonra geleceğim eve."

Sinirli ses tonunu fark etmiştim. Ardından aramanın bittiğine dair sesi duyduğumda, telefonu suratıma kapattığını fark etmiştim. "Sorun ne?"

"Yoongi, öğleden sonra şirkette işim biteceği için, sabah evden çıkmadan önce ona hemen geleceğimi söyledim. Geciktiğim ve haber vermediğim için sinirlenmiş olmalı."

Başıyla onayladı ve arabayı çalıştırdı. Eve doğru giderken Yoongi'yi tekrar aramıştım fakat cevaplamamıştı. Derin bir nefes verdim ve evin önüne gelince Taemin'e sarılıp teşekkür ettim. Önemli olmadığını ve aramızı düzeltmemizi umduğunu söyledi.

Arabadan indim ve o uzaklaşırken içeri girdim. Hoseok hyung salondaydı ve gözlerini kapatmış, uzanıyordu. Hızlı adımlarımı odaya yönelttim. "Yoongi?"

Odada yoktu. Dışarı çıkıp çalışma odasına, pratik odasına baktım. Mutfakta Namjoon hyung ile karşılaştım. "Hyung, Yoongi'yi gördün mü?"

"10 dakika kadar önce evden çıktı ve bize bir şey söylemedi. Haberin yok muydu?"

Başımı iki yana sallarken bir elimi saçlarımdan geçirip sıkıntıyla derin bir nefes alıp verdim. "Büyük ihtimalle yeni aldığı o eve gitti. Bence onu biraz yalnız bırakmalıyız. Yarın geri döner."