Aldığım koku bana eski evimizdeki ahırı hatırlatıyordu . Mayhoş ekşi ve aldığınızda yüzünüzü buruşturacağınız türden. Bu karanlık ahır gibi olan at arabasında sarsılarak ilerlerken köle pazarına gittiğimiz bariz bir gerçekti.
Herkesin farkında olduğu ancak görmezden geldiği gerçek.
sonunda vakit gelmişti demek.
Karanlığa alışan gözlerim bir süre sonra etraftaki nesneleri seçmeye başlayınca içerideki kadın fısıltıları ve erkek homurdanmaları da daha bir anlamlı olmuştu.
Kafamda kurduğum düşler ile gözlerim bir yere sabit dururken kolumda hissettiğim dürtülme ile kafamı sol tarafıma çevirmem bir olmuştu . Karanlık sebebiyle yüzünü seçemediğim ancak erkek olduğunu anladığım biri yavaşça ve ikimizin dışında kimse duymayacak şekilde konuşmaya başladı .
' Merhaba ben jimin ismin ne?' sorduğu sorudan olsa gerek bir süre yüzüne bakmış daha sonra cevap vermiştim
' Ben de jungkook ' sonuçta ismimi öğrenmesinde bir sakınca yoktu herhalde.
Çıkardığı ah.. sesiyle daha sonradan bir şeyi farketmiş gibi kafasını aşağı yukarı sallamış ve
' Gerçi artık isimlerimizin bir önemi yok . Nede olsa bir daha kimse bize bu şekilde seslenmeyecek.'
'Neden ki isimlerimize ne olacak '
içerisinin daha fazla aydınlanmasıyla bu çocuğun yüzünü daha net görebilmiştim siyah saçları küçük ama sevimli gözleri düz burnu ve minik pembe dudaklarıyla oldukça sevimli gözüken bu oğlan dönüp bir daha bakılacak tiptendi.
' Seni satın alacak kişi senin sahibin olacak ya da daha doğrusu sen onu köpeği olacaksın desem daha doğru olur. '
derin bir nefes alarak konuşmaya devam etti .
' sana ismini sormayacak en iyi şekilde sana yeni bir isim verir ya da hizmetçi köle tarzı şeylerle seslenir. Bu seni satın alacak kişiye bağlı bir şey dua edelim de iyi insanlar olsunlar . seks kölesi olmamız muhtemel ' diyip ufak bir kıkırtı bırakmıştı.
Neden güldü ki yani bu hoş bir şey değil . Ya da benim farkına varmadığım yönden bu acı bir kıkırdama.
'Böylelikle ismimi öğrenen son kişi sen oldun öyleyse jimin tanıştığıma memnun oldum . '
İkimizde birbirimize gülümseyerek baktık jiminin ise pazara çıkmadan önce omzumu patpatlayarak bana son söylediği şey
' Bende yol arkadaşım ' olmuştu . Daha sonrasına ne o bir şey söyleme zahmetine girdi ne de ben bir şeyler söyledim .
.......................................
Arabadan inerken gözümü kamaştıran güneşe alışmaya çalışmış aynı esnada da etrafı süzmüştüm. Şu an da çoğu kez alışverişe geldiğim meydandaydık .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESCLAVE & Taekook
FanfictionSevgili Kim Taehyung köle pazarında gördüğü tavşan dişli çocuğu kendine hizmetçi olarak satın almıştı. Ama bilmediği tek şey bu çocuğun bir hizmetçiden çok asil bir soylu olduğuydu. Peki adını bile bilmediği acılar içindeki bu güzel yüzlü çocuk daha...