ESCLAVE & Taekook

-4- SENİ TANIYOR MUYUM?

MEDYA TAEHYUNGUN ODASI

Taehyungun arkasından ilerlerken ses çıkaran tek şey yer döşemelerini gıcırdatan ayak seslerimizdi.

Girişten itibaren 2 kat çıkmıştık yani ev 3 katlıydı bu durumda evin ön taraftan 3 katlı arka taraftan 4 katlı olduğu kanısına varabilirdik çünkü bizim odamızın da penceresi vardı buda evin bayır bir yerde olduğunu gösteriyordu. Ah tanrım ne kadar zeki bir insanım ben.

 taehyungun odası en üst katta bulunuyordu. Ve kattaki iki odadan biriydi . Şaşalı mobilyalarla süslü oda oldukça lüks ve buram buram para kokuyordu.

Hadi ama resmen ben zenginim denmek için yapıldığı aşikardı. Ki her zenginin odası böyle değildi.

Taehyung kendini yatağa bırakarak bir süre uzandı. Bu benim açımdan iyi bir şeydi etrafı inceleyebiliyordum. 

Gözlerim yavaş yavaş odada gezinirken aynalı dolabın önündeki mum çarptı gözüme bu benim en sevdiğim mumdu. Evet yani bir erkeğin kokulu muma zaafı olması garipsenmemeli.Ne zamandan beri kokuların ve güzel kokmanın bir cinsiyeti var ki.

İçimde bir parça buram buram o mumu koklamak istiyordu gidip ısıra bile bilirdim. Ah tanrım gözlerim bu hayalin verdiği mutlulukla kapanırken gözlerimin önüne bir sahne düştü. 

Yatakta oturmuş bir elimde not defterimle güzel şarkı sözleri yazmaya çabalıyordum.Aklıma bir şey gelmediği zaman hayıflanarak ayağa kalkıyor mumun yanlarında dolaşıyordum. O kadar güzel kokuyordu ki şimdi bile dudaklarımın hafiften kıvrıldığını hissedebilirim.

Ah tanrım resmen bir kokulu mumla aşk yaşıyordum annem görse ne çok gülerdi. Evden kaçarken mumlarımı bile alamamıştım.

Bir anlık farkındalıkla gözlerimi açmam bir olmuştu. Resmen gözlerimi kapatmış ve salak salak gülmüştüm.

Ancak bundan önemli olan şey taehyungun bana bakıyor oluşuydu. Gözleriyle beni inceliyor ve bir şeyleri yerine oturtmaya çalışıyor gibiydi.

Sonra kaşları daha fazla çatıldı ve yattığı yerden kalkarak önüme geçti.

Sanırım işte şimdi ıslak toilet terliğine basmıştım. Ne yani başka bir şey dememi mi isterdiniz.

Zaten kısık olan gözleri daha da kısılırken yüzümün her bir karışını incelemişti.

'Dur bir dakika ' dedi.

'Seni tanıyor muyum?'

Beni tanıyor mu ? Aman tanrım yoksa beni tanıyor mu ? Beni daha önce görmüş müydü ya da belki duymuş veya fotoğrafımı görmüş olabilirdi.Bunlar gayet yüksek ihtimallerdi. 

Şaşırtıcı olan benim bu kömür adamı daha önce görmemiş olmam olmalıydı. Keşke seni zenginken görseydim asla kaçırmayacağım güzel bir av olurdun bebeğim.

Ah tanrım asla uslanmıyorum benim ıslak odunla dayak yemem falan gerekli 

Daha fazla adamı bekletmeden konuşmaya başladım 'S-sanmıyorum efendim görmüş olamazsınız'

Kekeledim mi ben demin ahhhh yüce tanrım ıslak odun şart oldu.

'hmm hayır eminim seni bir yerden tanıyorum. Hatta öyle ki çok tanıdıksın'

'İsmin ne söyle bana , tam ismini '

Al işte söylersem kesin beni tanıyacak , belki etrafa sorup soruşturacak , sonra ne kadar düştüğümü görecek , dalga geçecek herkesin yaptığı gibi arkamdan konuşacak ...