Etrafıma bakındım.Haklıydı.Bir labirentteydik.Sanki her şey bizim için özel olarak hazırlanmış gibiydi.Dışarıda bir hayat vardı.Ve biz dışarı çıkamıyorduk.Daha da önemlisi bir tutsaktık.İşleri bittiğinde hepimizi öldüreceklerdi.Brad'e baktım ve:
-Biri bize oyun oynuyor olmalı.Bu...yani demek istediğim tüm bunlar sanki özel olarak kurgulanmış gibi.
Brad beni onaylayarak:
-Yaşadığımız tüm bunlar yeterince imkansız ve garip.Eğer yaşadıklarımızı hikaye olarak yazsaydık herhalde entrikadan bestseller listesine girerdi.,Bir an durdum ve onun ne kadar mükemmel biri olduğunu düşündüm.Böyle bir durumdayken bile espri yapabiliyordu.Ona baktım ve:
-Tamam tamam ama şimdi bunları konuşmanın sırası değil.Buradan nasıl çıkacağız bir fikrin var mı?diye sordum. Bana baktı ve:
-Eskıden gazetelerdeki labirent oyunlarını yapardım.Çok başarılı olduğum söylenemez.
Koluna gülerek vurdum ve:
-Biraz ciddi olur musun lütfen?Şu hale bak.Durmuş gırgır yapıyoruz,dedim.Brad bana baktı ve:
-Öf peki peki o zaman birşeyler düşünelim,dedi.
Etrafa bakındım.Bir sürü gidiş yolu vardı.Peki hangisini seçmeliydik?Bir anda yerin sarsıldığını hissettim.Duvarlar oynuyordu.Telaşla:
-Brad!!Olamaz sanırım labirent yer değiştiriyor.Brad bana baktı ve:
-Evet saat başı değişiyor olabilir.Çabuk ol şu tarftan gidelim!!!diyerek eliyle bir giriş noktasını işaret etti.Hızlıca koşmaya başladık.Yer hala sarsılıyordu.Bu yüzden koşarken başımız dönüyordu.Bir anda sarsıntı durdu.Brad bana bekle anlamında bir işaret yaptı.Tam durunca labirent duvarlarından gelen ses dikkatimizi dağıttı.Neydi bu peki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORKUSUZ
أدب المراهقينGenç kurgu ve macera sevenler için ideal.İsyancı olmak güzeldir...