Sabah kalkınca yataklar bomboştu.Saatin kaç olduğuna bakmak için kafamı uzatınca bir baktım ki saat 6.30 olmuş.Oysa ki 5'te orada olmamız gerekirdi.Saçımı bile düzeltmeden kalktım ve üstüme bir hırka geçirip hızlı adımlarla arenaya doğru ilerledim.Arenaya vardığımda herkes tek ayak üstünde duruyordu.Eğitmen bana sertçe bakıyordu.Az sonra konuşmaya başladı:"Günaydın prenses.Odanıza kahvaltınızı da getirmemizi ister misiniz?"diye sordu alaycı bir yüz ifadesiyle.Arenadaki bana sinirli bakıyordu.Eğitmen:"Bunlar seni tam bir buçuk saattir bu pozisyonda bekliyor."dedi.Söyleyecek laf bulamıyordum.Çok haklılardı.Bir kaç saniye sonra bir şeyler gevelemeye başladım:"Ben...şey...herkesten çok özür dilerim."sesim boğuk çıkıyordu.Eğitmen az sonra konuşmaya başladı:"Evet herkes eski haline dönebilir."Arenasaki herkes rahatlamış şekilde yere çömeldi.Bir kızın yanına yaklaştım ve:"Şey..ben...çok üzgünüm.Çok yorulmuş olmalısınız."dedim.Kız bana döndü ve sertçe:"Yorulmak mı?Şaka mı yapıyorsun?Resmen öldük!" Dedi.Aslında adını soracaktım ama vazgeçtim ve arkama döndüm.Kız arkamdan:"Bu arada adım Stefani."dedi.Ben de kıza döndüm ve:"Bende Ronnie."dedim.Ardından eğitmen herkes kalksın anlamında bir işaret yaptı ve çok yüksekte duran ipi işaret ederek:"Bu parkurda dengenizi ölçeceğiz.Daha önce televizyonlarda izlediğiniz gibi hokkabazlar bu ipin üstünden takla atarak geçiyor.Sizin de yapmanız gereken ipin bir ucundan öteki ucuna gitmek.Tabii bir de bıçak olacak.Birisi o ipten geçerken diğeriyse o ipi kesmeye çalışacak."Bir an içim ürperdi.Eğitmen tekrar konuşmaya başladı:"Connor,sen Joanne geçerken
ipini keseceksin.Susan,sen Selly'nin ipini kesmeye çalışacaksın.Edward,sen ise Ronnie'nin ipini kesmeye çalışacaksın.Geriye kalanları sonra ayarlayacağım.İlk önce Joanne başlıyor,Joanne ipin üstüne geç."Joanne korkuyordu.Hemde çok.Ama Connor'ın suratındaki yüz ifadesi hiç öyle değildi.Ona döndüm ve:"Belki biraz yumuşak davranabilirsin.O henüz çok küçük."dedim.Connor hiç oralı olmadı.Joanne ipin üstüne titrek adımlarla yaklaştı.Ona iyi gidiyorsun anlamında bir işaret yaptım.Ama tabiiki bu kendini iyi hissetmesini sağlayamazdı.Sonunda ipin üstüne çıktı.Connor sabırsızlıkla onu haklamayı bekliyordu.Joanne ipin üstünde ilerlemeye başladı.Connor ilk bıçağını attı.Joanne'nin saçının yanından geçti.Connor tekrar bıçak attı bu sefer bacağını sıyırdı.Tekrar attı bu sefer Joanne'nin yüzündeki ifade değişti.Surat ifadesine korku yerine intikam geldi.Cebinden bıçağını çıkardı.Connor tekrar bıçak attığında kendi bıçağıyla Connor'ın bıçağını çakıştırdı.Herkes hayretler içinde onu izliyordu.Connor tekrar bıçağı atana kadar Joanne ipi geçti.Aşağı indiğinde ona sımsıkı sarıldım ve:"Bu inanılmazdı.Başardın!!"dedim.Joanne:"Senin sayende.Bana korkularımla yüzleşmeyi sen öğrettin."dedi.Connor çok sinirlenmişti.Kendi kendine söylenmeye başladı.Eğitmen ise:"Hiç fena değildi aferin ufaklık."dedi.Sıra bana gelmişti ipin başına geçtim.Edward'da çok hırslıydı.Elinde bıçağı döndürdü ve :"Hadi bakalım." Deyip bıçağı attı.Daha hazırlanamadan atmıştı bıçağı.Bıçak tam hırkamın yanından geçti.İçimdeki korku git gide artıyordu.Edward tekrar bıçağı attı bu sefer dengemi kaybeder gibi oldum.Yere düşersem şüphesiz kesin ölürdüm.Bu yüzden dengemi hemen topladım.Connor tekrar bıçağı attı bu sefer bıçak kulağımı sıyırdı.Kulağımın kanadığını hissedebiliyordum.Bir an öleceğim sandım.Canım çok yanıyordu ama dayandın.Connor bıçağı tekrar attı.Bu sefer bıçağı havada yakalayıp bıçağı Connorun ayağına sapladım.Ve ipi geçtim.Eğitmen başarıma şaşırmıştı.Joanne bana gülümseyip:"Başardın." Dedi.Eğitmen araya girip:"Bu sayılmaz.Bu...bu....kurallara aykırı."dedi.Ben ise:"Kural olmadığını söylemiştiniz."dedim.Bir şey söylemedi.Herkes ipi geçtikten sonra Tom adında bir çocuk ipten düşerek öldü.Eğitmen hepimize yataklarımıza gidebileceğimizi söyledi.Yatağa gittiğimde bugün kü olanları ve Joanne'yi düşündüm...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORKUSUZ
Teen FictionGenç kurgu ve macera sevenler için ideal.İsyancı olmak güzeldir...