Dost acısı

42 25 2
                                    

Hâlâ inanamıyordum . Ellerimden kayıp giden en sevdiğim arkadaşım hayatmıydı, yoksa çocukluğum mu? Elimden kayan  ileriye dönük hayallerimiz miydi? Yoksa onun yok oluşumuydu? Beynimi kemiren sorular beni mahvederken bir yandanda hayat'ın yokluğu beni bitirmişti. Sanki kimsesiz kalmıştım, canımdan can gitmişti . Eksik hissediyordum. Bedenim hiç durmadan koşmak istiyordu , nedenini bana sormayın ! Bende bilmiyorum. Ayaklarim şişene kadar bedenim yorgun düşene kadar , düşene ve dizlerimi kanatana kadar koşmak . Yaşamak anlamsızlaşmıştı, Bir an acaba ölürken çok acı çektimi diye düşündüm . Canı yandimi , bunları düşündükçe canım daha çok yanıyordu . Benim ruhumda onunla birlikte acı çekiyordu. Acısını paylaşmak istiyordum her zaman yaptığım gibi Ama olmuyordu çünkü onun acısı çok büyüktü. Ben sonunda kilometrelerce yolu koşarak hayat'ın evine ulaşmıştım. Zaten o sırada kendimde değildim , birde onun yaşadığı evi görünce anılarım depreşmişti dizlerimin üstüne çöktüm ve canım çıkana kadar ağladım. Beni görenler yanıma geldiler kaldirmaya çalıştılar ama nafile , ben kalkmak istemiyordum.  Zaten yeterince yere çakılmışken yerin dibine girmek istiyordum . Kimse beni anlamıyordu. Bir an gözlerimi kapattım sandım meğer bayılmışım . Hastanede buldum kendimi , serum takmışlar iğneyi çektikleri an uyandım . Sersemleşmiştim. Ailem etrafimdaydi , sanki hayat degilde ben ölmüşüm gibi bakıyorlardı bana. Annem kendine gel artık en yakın arkadaşının cenazesine bu hâlde mi geliceksin dedi. Sanki resmi bir yerdi mezarlık. Sanki bir iş görüşmesine gidicektim, ben onun cenazesine bile gitmek istemiyordum . Onun toprağa girdiğini , görmek ömür boyu unutamiycağim bı kabustu. Ama gitmek zorundaydim beni orda görmezse çok üzülürdü . Bir yandanda onu yalnız bırakamazdim. Cenazeye gittim Ama onun orda gömüldüğünü izleyemedim . Yapamazdim. Onun kadar güçlü değildim . Annem artık gitmemiz gerekiyor cenaze bitti dediği zaman yıkılmıştım . Onu nasıl yalnız bırakırım anne , o daha çok küçük dedim. Annemde benimle beraber ağlamaya başladı . Herkes gitti , bu kadar kolay mıydı . Bir anda yapayalnız kalmıştı canımın içi. Ben onu bırakmadım saatlerce başında bekledim onunla sohbet ettim , ben delirmedim. o beni duyuyordu . Biliyorum hatta gülüş sesleri kulaklarimda .  Annem yanıma yaklaştı ve artık gitmemiz gerektiğini ölenle yaşanmıycağını söyledi.  Ben her cümleyle yıkılmaya devam ediyordum. Ama bildiğim tek şey  dost acısının asla geçmeyen bir yara olduğuydu.

AYNI OTOBÜSTE FARKLI ÜTOPYALARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin