O kadın yine beni bir psikoloğa götürmüştü.
10. psikoloğum olacaktı.
Bu sessiz duruşum, ağzımdan hiç bir kelime dahi çıkmamış olması, soğuk bakışlarım yüzünden hepsi beni istememişti. Sanki onlar benim umrumda?
O kadın dediğim kişi kim mi?
Anne olduğunu bilmeyen bir kadın. Evet annem.Ona 'anne' dememiştim.
Onunla hiç konuşmamıştım bile. Ben bu hayatta kimse ile yüz yüze konuşmamış biriydim. Arkadaşım dostum hiç bir şeyi olmayan zavallı bir kız çocuğuyum.
Doğduğu günden beri benden nefret eden, defalarca ölmemi isteyen kadın anne olduğunu anlayıp onunla konuşmamı istiyordu. Sırf bu yüzden sürekli beni psikoloğa götürüyordu.
Babama gelirsem..
Sanırım, yani ne diyebilirim ki?
Baba demek zoruma gidiyor aslında.. O adam demeyi tercih ederim.
Her neyse.
O adam, yine de bana biraz bile olsa değer vermişti küçük yaşlarımda.
O vicdansız kadın beni her gün döverken beni o kadının ellerinden alıyordu.
Ama bu yeterli bir şey mi? Hayır.
Bu yaptığı iyi bir şeyin başındaydı, ama onunda bana yaptığı kötü şeyler vardı.
Tecavüz.
Evet, tecavüz etti.
Ondan iğreniyorum.
Ondan nefret ediyorum.
Ölmüş olmasına rağmen ondan nefret ediyorum.
Ve her zaman bu nefret sürecek.Okul dönemim...
Sanırım hiç bahsetmek istemeyeceğim bir konuydu.Hiç arkadaşı olmamış bir kızdan, hiç aile terbiyesi görmemiş bir kız, okul hayatında nasıl olurdu düşündünüz mü?
Hiç arkadaşım olmamıştı. Öğretmenlerim soğuk bakışlarım ve somurtkan yüzümü görmemek için beni hep en arka sıraya atıyordu.
Peh.
Sadece,, lisedeki edebiyat hocam hariç.
Sanırım beni o halde kabul eden tek kişiydi.
O diğer hocalardan farklıydı. Sessiz oluşum, somurtkan yüzüm onun için bir problem değildi.
Aile geçmişimi öğrenmişti bir şekilde, hala nasıl olduğunu bilmiyordum tabi.
Bana değer veriyordu, beni mutlu etmek için çabalamıştı. Mutlu edilmeye çalışılmak güzel bir duygu sanırım.
Aslına bakarsak, tam olarak hangi duygu hangi duyguyu gösterir bilmiyorum. Duygu nasıl bir şey onu bile bilmiyorum ki?
Okul arkadaşlarım aldıkları notlara gülüp ağlarken, aldığım nota hiç bir zaman umursamazdım.
Gecelerde elime çocukluk fotoğraflarım geçti. Fotoğraflarımı çekmiş olmaları beni ne kadar şaşırtsada sanırım sevinmiştim.
O zamanlar bile somurtkan birisiymişim.
Size hiç gülmedim ve ağlamadım desem inanır mısınız?
Aslında inanıp inanmamanız beni ilgilendirmiyor.
--
Neden yazdığımı bilmiyorum .d
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikolog|Tzukook|
FanfictionKadın ayağa kalkıp bana baktı, gözlerimi ona diktim ve odadan çıkışını izledim. Ve o sırada bana seslenen bir ses vardı. "Ben Jeon Jungkook."