Farkında Değildim

5

Cumartesi. Mert kalkar kalkmaz takvimde gördüğü yazıydı bu. Mert biraz daha uyuyabilirdi. Ama annesinin mutfakta telefonda konuştuğunu duyunca kapıda bekleyip dinlemeye başladı annesi fark etmemişti daha. Annesi okul müdürüyle konuşuyordu. Tuğçe hanım birşeyler açıklamaya çalışıyordu birkaç dakika sonra telefonu kapattı. Mert
- Ne oldu benim müdürüm mu  yoksa senin müdürün mu?
- Yok ya benim müdürüm adam diyor ki ' Perşembe günü dersiniz yoktu ama cuma günü dersiniz vardı. Neden gelmediniz' bende işim çıktığını söyledim.
- En azından seni arayıp soran müdürün var baksana benim müdür bir kere bile aramaz beni, dedi gülerek
- Allah aşkına Mert bir okulda en fazla  15 tane öğretmen oluyor. Öğretmenlerin yokluğu hemen belli oluyor. Ama bir okulda 500 den fazla öğrenci var bunlardan günde 40 tanesi gelmese herhalde müdür akşama kadar sizinle konuşacak değil ya, dedi Tuğçe hanım gülerek
Tuğçe hanım ekledi
- Baban nerede benim yanımda degildi sabah kalktığımda.
- Biz babamla balkonda oturmustuk gece. Belki orda uyuya kalmıştır. Ben uyumaya gittiğimde biraz daha oturacağını söylemişti. Ben bakayım.
Mert balkona çıktığında ise babasının haline acıdı. Adam yıkılmış diye düşündü ama bunu haketti dedi kendince. Babasını uyandırdı koluna girdi yatak odasına götürdü. Zaten tatildi sonra yapar kahvaltıyı diye düşündü. Annesine durumu anlattı.Oda
- Tamam ona sonra hazırlarım dedi.
Mert o kadar mutsuzduki eskiden bir ailesi vardı. Belki birkaç ay sonra o ailede dağılacaktı. Yaşıtları üniversite sınavına hazırlanırken o nelerle uğraşıyordu. Mert kahvaltıyı yaptıktan sonra hemen odasına gitti. Kendini uykuya vermeliydi yoksa kafayı yiyerdi. Mert hemen odasına çıktı. Mert 'ya annem ölürse o zaman beni işede almazlar babamla yaşamak zorunda kalırım ve en kötüsü babamın o kadınla evlenip evlenmeyecegide belli değil tabi birde babama son zamanlarda çok saygısızca davrandım kesin bunun cezasını verir' diye düşünüyordu ama son aklından geçen için kendi kendine sesli bir şekilde 'iyikide öyle davrandim' dedi. Mert Tuğçe hanım ölürse yaşayamicani düşüyordu . Annesine o kadar bağlanmıştı ki her hayalinde annesiyle birlikte olmak vardı mesela iş sahibi olunca ayrı bir eve çıkıp annesiyle birlikte yaşamak o hayallerinden biriydi Kasım beyin Tuğçe hanıma olan kötü davranışları Mert'in bu hayali kurmasına vesile olmuştu. Mert kravanla Türkiye turu yapmak istiyordu tabiki yanında anneside olacaktı. Daha annesiyle birlikte çok az müzeye gitmişti.Tugce hanım denizden korkuyor üstelik  yüzme bilmiyordu ona daha Mert yüzme öğretecekti.
Annesine bu kadar bağlanmasının bir sebebi de babasının Mert'e sürekli kırıcı davranmasiydi. Küçükken Mert babasiyla birlikte lunaparka girmişti babası tüm gezdikleri saat boyunca ' Senin yüzünden hiç kafama göre bir oyuncağa binemedim üstelik senin yüzünden o kadar işimi erteledim.' demişti. Mert bu olayı hatırladıkça bir insanın kendi kanından canından olan çocuğa böyle piskolojisini bozabilecek sözler nasıl ederdi. Artık Mert küsmekten bile yorulmuştu. Babasından nefret ettiği kesindi. Mert annesinin iyileşmesi için herşeyi yapacaktı vazgeçti uyumakatan hemen aşağıda kitap okuyan annesine
- Anne seni ameliyati edecek doktorun ismi ne
-Ne oldu napacaksin?
-Gidip adamı dogrucam sonra da et kavurması yapacağım Anne Allah aşkına yav ne yapabilirim adama
- Bir an gerçekten yapacağını zannettim dedi gülerek
Mert sabırsızlanarak 
-aaa hadi anne
- Alsancak Hastanesi -  Mehmet Çetin
Mert zaten merdivenlerden inerken taksiyi aramıştı hemen evin önüne çıktı taksiyi beklemeye başladı. Bir tarafadan da internette de Mehmet Çetinin nasıl bir cerrah onu araştırıyordu. Taksinin geldi Mert'in bindi ama sanki taksici bir garipti adam full siyah giyimis gözlükleri kahve rengi ağzında dış çöpü ve vites kolunda siyah bir tesbih Mert anlamıştı bu adam ağır abiler dendi
-

Alsancak hastanesine gidebilir miyiz -Tamam koçum,dedi kalın bir ses tonuyla Mert kokmustu  kafasında adamın uyuşturucu sattığını falan düşünmeye başladı sonra kendi kendine içinden " oğlum saçmalama adamın ses tonundan giyinisinden neler çıkardın?abartiyorum galiba"  dedi . Mert bunları düşünürken taksici birden