Mooonlight Effect

0.4

Sude sabah alarmının sesi ile uyanıp aynı odayı paylaştığı Gece'ninyanına atlayıp uyandırdı yada sadece uyandırmaya çalıştı.Uykuya düşkün arkadaşı Sude'ye götünü dönüp uyumaya devam edecekti ki Sude en huylandığı şeyi yapmıştı 'kulağına dokunuştu!!' Gece anında Sude'yi yataktan itmeye çalışmıştı sadece çalışmıştı çünkü onu iteyim derken kendini yerde buldu.Sude yatakta uzanır halde katılarak gülmeye başladı, bir süre sonra arkadaşına bakmak aklına geldi ve yerde uzanan Gece'ye,

Sude"iyi misin?" diye sordu,kız onaylayan mırıltılar çıkararak ayağa kalktı ve poposunu ovuşturmaya başladı.

-

Selin telefonun çalması ile uykusunu bırakarak telefona uzandı çağrıyı kaydırarak açıp telefonu kulağına koydu fakat hala telefon çalıyordu,gözlerini açıp baktığında bu yan tarafındaki yatağında uyuyan Tuğçe'nin telefonuydu uykusuzluktan zil sesini bile anlamamıştı kız.telefonu açtı ve kulağına koydu arayanın Sude olduğunu telefonu açınca fark etmişti bu kız kendini kaybetmez ise iyiydi bugün.

Sude"uykucular uyandınız mı ?"diye sormuştu direk.

Selin"senin sayende uyandım bebeğim ama Tuğçe hala uyuyor şimdi uyandıracağım"demişti telefondakine,

Sude"iyi yaparsın ben Kereme mesaj atacağım 'kafanıza göre takılın biz otele dönünce sizi ararız bavulları alıp gidicez' diyeceğim "demişti Selin onu onaylayıp telefonu kapattı.

Yatakta uyuyan arkadaşını Sude'ye kıyasla daha sakin uyandırmıştı, birkaç sessiz sesleniş ve zarif dokunuşla uyanmıştı kız . Hemen hazırlanmaya başlamışlardı bugün bu işler bitmeliydi.  

-

Kızlar hazırlanmış menejerlerinin gelmesini bekliyordu.

bir süre sonra gelen menejerleri ile ilk önce kalacakları yurda gelmişlerdi ,çok güzel bir yedi ve güvenli BigHit para saçıyordu, yurt çok büyüktü.

yurdu dolaştıktan sonra kızlar odaları belirlemişti,Gece alt katta olan odayı almıştı kimse minik bir odada kalmak istemeyeceği için Gece'in odası ile bağlantılı odayı kitaplık,sövale gibi şeylerle dolduracaklardı.

Sude yukarı katta solda kalan odayı aldı , hemen sağında kalan en büyük odayı da uzun süredir arkadaş olan Selin ve Tuğçe aldı.

-

Kızlar yurtları için mobilyalar almıştı odalarını tasarlamıştı tabi, saat 5'e gelmişti alışveriş sonunda .Kızlar kendi odalarının renklerini değiştirmek istemişlerdi bu yüzden onlar Türkiye'de iken odaları boyanıcaktı.

-

Emre yetersiz ingilizcesi ile yoldakilere yol tarifi soruyordu ama nafile tam olarak bir cevap alamıyordu kimseden kızlar neden onları da yanına almaşlardı ki yani neden(!) Can dayanamayıp,

Can"kanka yeter artık sorma kaybolduk işte!"diye sitem etmişti.Kerem bıkkınlık ile 'kızları arayalım'diye fikrini söylemişti.

Kerem telefonunu çıkarıp Selin'in numarasına basıp kulağına götürdü,daha nerede olduklarnı bilmeyen üç genç kenarda bir yere çömmüş kızların onları bulmasın bekliyorlardı.

Selinin telefonu açması ile Kerem,

Kerem"aşko biz kaybolduk,bizi bulun! pls" demişti. 

Selin"neredesiniz söyleyin sizi almaya gelelim arabadayız zaten"dedi Kerem hemen'bilmiyoruz ki nerede olduğumuzu yavrum'dedi.Selin yorgunluğun verdiği sinir ile ,

Selin"Gerizekalı canım arkadaşım benim"derin bir nefes alıp"konum atamıyor musun acaba?!!" diye çığırmış telefona ki arkadaşını sağır etmişti ama neyse ki Kerem'in aklı başına gelmiş ve 'haaa doğru' demişti.

Kerem "konum"

Selin telefonuna gelen konumu menejerine uzatmıştı neresi olduğuna bakıp gitmesi için.

-

Can karşı yoldan gelen siyah büyük arabaya bakıp yanındaki Emre ve Kerem'i dürtmüştü.hepsi arabaya bindikten sonra otele yol aldılar havalimanına gitmeleri gerekiyordu sonuçta.

grup bavullarını menejerin yardımı ile bagaja yüklemiş ve yola koyulmuşlardı,

Kerem"İSTİKAMET TÜRKİYE!" diye neşeyle cırlayınca kızlar akışına bırakmış gülüyordu,Can ile Emre'de sırıtarak ona bakıyordu.

-

Menejer kızlara haftaya gelmeleri için alınan biletlerin numaralarını vermişti ki kendi paralarını harcamadan rahat bir şekilde geri Kore'ye gelebilsinler.

Kızlar menejer ile vedalaşıp uçağa binmek için kapılara gitmişlerdi.

-

Yolculuk uzun sürecekti, grup gün boyu yorulduğundan yolculuğun yarısını ölü gibi uyuyarak geçirdi.